SEMBOLLER… SEMBOL, Şiar, ALÂMET ya da PAROLA veya SLOGAN Aynı manayı taşıyan ifadelerdir. Sembol ve Şeâir; bazen ibâdetin kendisine, bazen de yerine denir. Örnek verecek olursak: EZAN, cemaat ile namaz, bu cümleden olarak Cuma ve Bayram namazları ve Hacc ibadeti dinin şeâirinden, yani alâmet’lerindendirler. Aynı şekilde câmiler, MİNARELER, Hacc’daki ibâdet ve haccın özel yerleri de alâmet ve işaretlerdendir ki, * SAFÂ ile MERVE * de İslamın sembol ve şiarlarındandır. Bunların yanında, besmele, tehlil, tekbir, tesbih, tahmîd, salavât, istiğfâr, İSLAM BAYRAĞI, ÂLEM, SANCAK İslamın en önemli belirtilerinden olan seömbollerindendir, şiarlarındandır. Mutlak surette bilinmelidirki; SEMBOLLER, şiarlar şuur’ları uyandırmak içindir. Rabbimiz Bakara suresi ayet.158.de mealen şöyle buyurmaktadır:***Gerçekten Safâ ile Merve Allah’ın alâmetlerindendir. Onun için her kim hac veya umre niyetiyle Kâ’be’yi ziyaret ederse, bunları tavaf etmesinde ona bir günah yoktur. Her kim de gönlünden koparak bir hayır işlerse, şüphesiz Allah iyiliğin karşılığını verir, o her şeyi bilir…*** Rabbim bizleri Şeratın emirleri doğrultusunda yaşayanlardan eylesin…Sallu…
2. SEMBOLLER bilinmelidir ki; Dış görünüşlerinden çok daha büyük anlam ve değer taşırlar. İslâm’ın şiarlarına karşı mücâdele edenler aslında şuursuz nesiller yetiştirmenin gayreti ve çabası içerisindedirler diyebiliriz. Çünkü şuursuz nesilleri kullanmak ve gütmek daha kolay olur. İslâm bilindigi gibi tevhid dinidir. Onda kulla Allah arasında aracı yoktur. İslam dini gözlerin erişemediği Allahı, hayal etmesi için, insan düşüncesinin belirliyecegi, insan hikmetinin yöneleceği gözle görülür, elle tutulur put ve benzerlerini de kabul etmez.. O yüzden ne aracı, ne put, ne de heykel veya imtiyazlı dinî bir zümre bahis konusu olamaz. İslâm dini, düşüncede yüceliği, irâde ve niyette temizliği, amel ve tatbikatta ihlâsı, isteyen bir dindir ki, düşünce ve inançta bundan daha üstünü tasavvur olunamaz. Kurban, Hac, Selâm, Başörtüsü, Sakal aynı zamanda dinimizin en önemli SEMBOL ve şiar’ları arasındadır. Rabbimiz İbrahim suresi ayet.1.de mealen şöyle buyurmaktadır:*** Elif, Lâm, Râ. Bu Kur’ân öyle büyük bir kitaptır ki, insanları Rablerinin izni ile karanlıklardan aydınlığa, her şeye galip ve hamde lâyık olan Allah’ın yoluna çıkarman için onu sana indirdik…***Rabbim bizleri Kur’anı kerimin nuru ile nurlandırsın inşaallah…Sallu…
3. SEMBOLLER… BAŞÖRTÜSÜ İslamın sembolü ve şiarı’dır. Kadınlar için Allah’ın emirlerine uygun olarak örtünme, İMAN alâmetidir, İslâm şiarıdır. Ruhumuz gibi, vücudumuz üzerinde de Allah’ın hâkimiyetini kabul edişin, belgesi olan bir ibâdettir tesettür. Örtünme; çağımızın zulüm hakimiyetine karşı cihadı, başörtüsü de hürriyet bayrağıdır. Başörtüsü ve onunla beraber İslâmî tesettür, hicap, iffet, haya, müslüman hanımların şiarıdır. Başörtüsü, Allahın emri olması yanında, nice hikmetleri de olan, müslümanın vazgeçemeyeceği bir semboldür. Bunu bilen İslâm düşmanları başörtüsüne, kızıl görmüş boğa gibi saldırmaktan vazgeçmiyor, onu toplumun belirli yerlerinden, kamusal alanlardan uzaklaştırmak için bütün güçlerini kullanıyorlar. Rabbimiz Ahzab suresi ayet.59.da mealen şöyle buyurmaktadır. ***Ey peygamber…Hanımlarına, kızlarına ve müminlerin kadınlarına hep söyle de cilbablarından (dış elbiselerinden) üzerlerini sımsıkı örtsünler. Bu onların tanınmalarına, tanınıp da eziyet edilmemelerine en elverişli olandır. Bununla beraber Allah çok bağışlayıcıdır, çok merhamet edicidir…*** Rabbim bizleri AKIL ve VAHİY birlikteliği içinde hareket edenlerden eylesin…Sallu…
4. SEMBOLLER… SEMBOL ve şia’lardan biriside, Sakal veya Benzeri İslâmî Görüntüdür. Bizler dış görüntüyü asla basite alamayız. Örneğin, Bir hanımın müslüman olup olmadığı, ya da İslâma teslimiyeti, dışarıdaki davranış ve kıyafetinden aşağı yukarı belli olur ve de olmalıdır. BU konu ŞEMAİL olarak kitaplarımızda ifadesini bulmaktadır. Örneğin Kılık kıyafette bâtıl din ve ideoloji bağlılarına benzememek, İslâm’ın üzerinde hassâsiyetle durduğu bir mevzûdur. Zira zâhirî benzemeler, kaynaşmalara ve rûhen yakınlaşmalara sebep olmaktadır. Kezâ, saç, sakal, bıyık şekilleri bir olan ve bu birlikleri hususuyla bir kaynaktan kaynaklanan ve bir gâyeye yönelik olan kişilerde de aynı rûhî yakınlaşmaları görebiliyoruz. İslâm, mü’minlerin bâtıl din ve ideoloji mensuplarıyla kaynaşmasını câiz görmediği içindir ki, kılık kıyafet mevzuunda müslümanları bağlayıcı emirler ve yasaklar koymuştur. Rabbimiz Â2raf suresi ayet.26.da mealen şöyle buyurmaktadır:*** Ey Âdemoğulları, size çirkin yerlerinizi örtecek giysi, süslenecek elbise indirdik. Hayırlı olan, takva elbisesidir. İşte bu(nlar), Allah’ın âyetlerindendir, belki düşünüp öğüt alırlar…***Rabbim bizleri İTİKAD, İman, şekil, görüntü İslamın Razı olduğu şemaili benimsiyenlerden eylesin…Sallu…