Aile Huzur Yuvasıdır

Muhterem müslümanlar

Bu günkü hutbemizde Huzurlu yaşamanın yolu üzerinde duracagız inşaallah. Öncelikle şu hususu belirtelimki; Huzurlu ve güvenli hayatın teme yapısı ailedir. Müslüman toplumun en sağlam kurumu da ailedir. Dünyada ailenin en sağlam temellere oturduğu toplum da şükürler olsun rabbimize ki, Müslümanlardır.

Ancak, son yıllarda iletişim vasıtalarının yaygınlaşmasından, yabancı kültürlerin, menfi yaşam tarzlarının, nefse yönelik olumsuzlukların propaganda ile câzibeli hâle getirilmesinden ve benzeri sebeplerden dolayı İslam ümmetindede aile yapımızda maalesef önemli çatırtılar görülmektedir. Bu da toplumumuzu korkunç facialara sürüklemektedir. Önü ve önlemleri alınmazsa yıkıntı kaçınılmaz olur Allah korusun. Bilinmelidirki, Aile çökerse toplum da çöker.

İçinde yaşadıgımız toplum Aile kurumuna yeterli ilgi ve alakayı göstermedigi gibi, Aile kurmaktanda şiddetle kaçıyorlar. Lakin bizler onlar gibi degiliz. Bizler Müslümanız, elhamdülillah… Gayr-i müslimlere benzemeyiz. Çünkü bizim elimizde Kur’ân, önümüzde âlemlere rahmet olan Peygamber Efendimiz (sav)var. İnancımız o durki; Bu degerlere sahip fert ve toplumların problemleri asla çözümsüz kalmaz.

Kur’ân-ı Kerim bize bizim için en büyük örnek ve önderin Peygamber efendimiz (s.a.v.) olduğunu beyan eder. Huzur yolumuz budur. O’nu örnek alacağız. Bilmemiz gerekenler ise, Hz. Muhammed (s.a.v.):Nasıl bir aile reisiydi?Nasıl bir eş idi?Nasıl bir babaydı? İnsanlara davranış tarzı nasıldı?Sosyal ve beşeri ilişkileri nasıldı?Bir devlet başkanı olarak nasıldı? Ekonomiye nasıl bakardı? Siyaseti, ticareti nasıl yapardı? Kısacası yaşam tarzı nasıldı?Bütün bunları bileceğiz, örnek alacağız, fiilen uyacağız; O’nun tarzını hayatımıza tarz edineceğiz.

Bizden önce yaşayanlar O’na uydu, huzurlu bir hayat ve mutlu bir aile yaşantısıyla selâmete erdi. Sıra şimdi bizde, bizler de Peygamberimize uyduğumuz oranda mutlu ve huzurlu olabiliriz inşaallah.Mutlu, mesut, huzurlu,İyi bir yaşantı istiyorsak:Aile yapımıza sahip çıkmamız icabetmektedir.Aile temelinizi sarsacak bir takım şeytani yollara kesinlikle sapmızacagız…

Aile fertlerimize dinimizin korunmasını emrettiği ölçülerle sahip çıkıp. Ölçüyü bozmamaya gayret sarfedecegiz.Eşimiz, oğlumuz, kızımız ve elimizdeki diğer imkânlarımızın bizlere korunmak ve ölçülü kullanılmak üzere bir emânet olarak bahşedildigini asla aklımızdan çıkarmayacagız…Hanımınıza, kızınıza Peygamber Efendimizin, hanımlarına ve kızlarına davrandığı gibi davranınız..

Evinizde Peygamberimizin eşlerine yardımcı olduğu gibi yardım ediniz. Şeytan kafalıların uydurduğu „kılıbık, maço, ligth erkek“ gibi tavırlara saparak sapıklık rezaletine düşmeyiniz…Akşam evinizde mutlaka aile bireylerinizle biraraya gelerek sohbet ediniz. Meselelerinizi hep bir arada iken gündeme getirip çözümünü de birlikte bulmaya çalışınız… Aile fertlerinizle istişareyi asla ihmal etmeyiniz…Aile içi saygınlığı bozacak tavır ve davranışlardan uzak duracagız, asla kaba ve haşin davranmayınız…

Kötü alışkanlıklardan aile fertlerinizi koruyunuz. Aile eğitimi adı altında evinizde hiç olmazsa bir saatlik eğitim programı uygulayınız ya da faydalı buldugunuz sohbet ortamlarına katılmayı itiyat haline getirmeliyiz… Örnek ailelerle dostluk bağları oluşturunuz…Aile bireyleri olarak hepimiz ibadetler hususunda titiz davranmak ve hassasiyet sahibi olmak durumundayız.

Örnek ve önderimiz, Peygamber efendimiz (sav) ailesine ve çevresine yumuşak davranırdı unutmayalım ve Ona layık ümmet olmaya gayret edelim. İnanıyoruzki; insan, aile ortamından alacağı huzuru hiçbir yerde bulamaz ve alamaz. Sâlih ve sâliha bir eş olmak cennet hayatı gibi hayat yaşamak demektir. Eşiniz ve aşınız helâl olursa mutlu olursunuz, huzur bulursunuz.Allah’ın yardımı kendisinin koyduğu prensip ve kurallara dosdogru hükümlere uyanlaradır. Bizler bu yardıma, Allaha ve onun şanlı Rasulüne itaat etmekle ulaşabiliriz.

İnanıyoruzki gerçek huzurun yolu da budur… Bir Hadis mealiyle konumuzu baglayalım inşaallah.Ebu Saîd (radıyallahu anh) anlatıyor: Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm): „Kim „üç kız“ veya „üç kızkardeş“ veya „iki kız kardeş“ veya „iki kız“ yetiştirir, terbiye ve te’diblerini –egitimlerini -eksik etmez, onlara iyi davranır ve evlendirirse cenneti hak etmiştir.“ Kütübi sitte. Rabbimiz yukarıda okumaya çalıştıgım ibrahim suresi ayet.41.de mealen şöyle buyurmaktadır: ***Rabbimiz Hesabın görülecegi günde, beni, ana – babamı ve inannaları bagışla…*** Allahım bizleri Kuran ve Sünneti seniyyeye sımsıkı sarılanlardan eyle.Amin.

SERMEDKADİR.

Schreibe einen Kommentar

Deine E-Mail-Adresse wird nicht veröffentlicht.