Selamını kesmeyen bir dosttur özledigim.
Çok şeymi bekliyorum hayattan yoksa ?
Bir samimi sırdaş, yarân sözün ettigim,
Sırf menfaat düşünmeyen dosta muhtacım…
Günlerim kabir sessizliginde hızla geçiyor,
Farkım şuki ölüden; ayaktayım yaşıyorum.
Olaylar benligimi kemirip harap ediyor.
Nasıl direniyorum dertlere anlamıyorum..?
Eksigime, yarımlıgıma, bakmadan kusur’uma,
Ona buna hata bulup, tenkit etmek hoş geldi.
Dokuz köyden kovarlar kalırsan tek başına,
Sadakat’la baglı kalanı gönlüm baştacı etti...
Kahrolası gurur, kibir önce sahibini yaralar.
Aslı yoktan iftirayla düşünmeden kara çalar.
Hafif bir boşluk sezmesin şeytan anında dalar.
Ah bu fırsat kollayanlar insanlıktan vaz geçiyor…
Fitne sırnaşık belayımış yer buluyor kâlplerde.
Tereddüt, şüphe sıgınagı tohum eker kardeşlige.
Yumak yumak zehir saçar hem dipte en köşede.
Dostlugu berhava ederek gönül’lerde yerleşiyor…
Sermedim önce nasihati kendime bildiririm.
Küstürdükçe can dostumu, düşmanı güldürürüm.
Samimiyet sınavını bilmem nasıl sürdürürüm,
Ümit, korku arasında yaşantım böyle geçiyor…
Sermedkadir…LU…11.04.1997…