Meşru İSE makbulümüz; muhabbetten zarar gelmez.
Kalbin kan’a duydugu İHTİYAÇ asla tükenmez.
Sine’si sevgiyle ÇARPAN kul nasıl şükretmez.
Adem, HAVVA Örnek olmuş tükenmesin sevdalar…
Bir gönül ki belli olmaz KAPILIR bir gün.
Diken arasında goncagül durdugu GİBİ.
Kalp sızısı ARTAR yalnızlık bitmeyen hüzün.
Huzuru bulmuşum DUA’YA doyan avuç misâli…
Toprak susayınca beklentisi HARET değilmi.
Kerem, Aslı’ya DOYDU desem yanlış söylerim.
Güneş ziyasını yaydıkça yeter ĞAYRI denirmi.
Unutulan garip kalır; yalniz, TEK başıma neylerim…
Yüce dağlar KAZILMIŞ işiten Ferhat’tır demiş.
Gönlünde ŞİRİN sevdası onulmaz düştügü yara.
Irmaklar, dereler, çaylar imeceyle EL ELE vermiş.
Can katalım demişer bağrı yanık ÇORAK toprağa…
Hava gibi su misali gereklidir tabii ki.
Yollar YAKINLAŞIR sen yanımda oldukça.
Yanımda değilsen MAL, mülk neye yarar ki.
Gözüm görmez bil ki; kulak SES’İN duymazsa…
Allah utandırmasın huzur DURAĞI olsun.
Sevgiyle çarpan KALBİN İman’la dolsun.
İki CİHAN Saadeti gönül göz’ünü doldursun.
İflaf olmaz Sermed’im; KİN, garez’le bakanlar…