FITRAT… Kardeşlerim… FITRAT… Manâ itibarıyla; Yaratılış, yapı, karakter, tabiat, MİZAÇ, peygamberlerin sünneti, kalb-i selîm, ÂDETULLA demektir. Ayrıca HİLKAT, tabii eğilim, hazır olmak, huy, cibilliyet, İÇGÜDÜ, istidât gibi mânâlara da gelir. Terim olarak fıtrat: „Allah Teâlâ’nın mahlûkatını kendisini bilip tanıyacak ve idrâk edecek bir hal, bir kabiliyet üzere yaratmasıdır… Rabbimiz Rum suresi ayet.30.da mealen şöyle buyurmaktadır: ***Resûlüm Sen yüzünü hanîf olarak dine, Allah insanları hangi fıtrat üzere yaratmış ise ona çevir. Allah’ın yaratışında değişme yoktur. İşte dosdoğru din budur; fakat insanların çoğu bilmezler…*** Fıtrat; ilk yaratılışı kavramlaştırdığı gibi, sürüp giden her yaratılışı da anlamında toplar. Yani herhangi bir şeyin bir maddeden veya ilk yaratılıştaki gibi yokluktan ilk icadı ve ilk çıkışına fatr, bunun ortaya çıkış biçimine ve taşıdığı özellikleriyle birlikte görünüşüne fıtrat denir. Yaratığın fitrat üzerinde kazandığı öz niteliklerine de tabiat denilmiştir. İslâm, insanların temiz fıtratlarına uygun hareket etmelerini emreden bir Din’dir… Rabbim bizleri tabii fıtratın dışına çıkanlardan eylemesin…Sallu…
2. Kardeşlerim… İnsan ve ona ait organlar FITRAT üzere kaldıkları sürece, Allah Celle şanuhu’ya teslim olurlar. Eğer onlara dış etkenler tesir etmezse, onların fıtratında âlemlerin Rabbine teslimiyet vardır. Bu bakımdan İslâm fıtratın dinidir. İslâm, fıtrat olarak Allah’a teslim olma kabiliyetinde yaratılan organların bu teslimiyetlerini sağlar. Ancak, hayatına İslâm’ın hâkim olmadığı kimseler şeytanın saptırmasıyla bu kabiliyetlerini ters yönde kullanırlar. Sahihi Buhari adlı muhteşem hazırlanmış HADİS mecmuasında bizlere ulaştırılan Hadisi şerif mealen şöyledir: ** Her çocuğu annesi fıtrat üzere dünyaya getirir. Onun bu hali konuşma çağına kadar devam eder, sonra anne-babası onu hırıstiyan, yahudî, mecusi (ateşe tapan) yapar. Eğer anne-baba müslüman iseler, çocuk da müslüman olur…** İnanıyoruz ki; İslâm’a göre, inanmanın ve ibâdet etmenin iki kaynağı vardır. Bunun birincisi insandaki bu *FITRAT’TIR*. İnsanın yaratılışı, tabiatı, doğası Allah’ın dini İslâm’ı kabul etmeye, onu uygulamaya, Allah’ın emirlerine uymaya; kısaca yalnızca Allah’a ibâdet etmeye uygundur. Rabbim bizleri SIRATI MÜSTÂKİM üzere yaşayanlardan eylesin…Sallu…
3. Kardeşlerim… Allah Celle Şanuhu, insanın aslını FITRAT ÜZERE böyle temiz ve saf kılmıştır. İnanmanın ikinci kaynağı, insanın kendi çabasıyla ve iradesiyle inanması, İslâmı hayat nizamı olarak seçmesi, ya da kendi arzusuyla İBADET ederek sevap kazanmasıdır. Allahu Teala, FITRATA zıt özelliklerin ve anlayışların bulunduğu yerlerde elçileri aracılığıyla Din gönderir ve insanları öz fıtratlarına uygun davranmaya çağırır. İnsanın kendi fıtrat’ına uygun olarak Allah’ı bir bilip O’na kulluk etmesi emredilmiştir. Rabbimiz Nahl Suresi ayet.78.de mealen şöyle buyurmaktadır: *** Siz, hiçbir şey bilmezken Allah, sizi analarınızın karnından çıkardı; şükredesiniz diye size kulaklar, gözler ve kalpler verdi…*** inancımız O’dur ki; Bütün insanlar SAF, temiz, İslâma meyilli bir şekilde yaratılmışlardır. Ancak onu eğitim, çevre ve dış etkenler değiştirir, FITRAT!TAN uzaklaştırır, ya da fıtrata uymayan davranışları yapmasına sebep olur. İnsanı itaat etmeye de isyan etmeye kabiliyetli yaratan Rabbimiz, bizleri Fıtrattan ayrılmayan, bozulmayan HAK’KA ve hakikate uyanlardan eylesin…Sallu…
4. Kardeşlerim… İnsanlar; güzel, DOĞRU, Hakk’a uygun, ADALETLİ, isâbetli iş yapıyorlarsa, merhametli, ŞEFKATLİ ve iyiliksever iseler, hatalarından dolayı pişman oluyorlarsa, insanları, hayvanları, tabiatı, çocuklarını, düşkünleri seviyorlarsa, ANA, Baba’larına ve başkalarına iyilikte bulunuyorlarsa; FITRAT’LARININ gereğini yapıyorlar demektir. Kötü, çirkin, yanlış iş yapanlar, zâlim ve merhametsiz olanlar, günaha düşenler ve İSYAN edenler, inançsız olanlar veya yalancı tanrılara ibâdet edenler temiz FITRAT’LARINDAN uzaklaşanlardır. Rabbimiz İsra Suresi ayet.77.de mealen şöyle buyurmaktadır:*** Senden önce gönderdiğimiz peygamberler hakkındaki kanun da budur. Bizim kanunumuzda hiçbir değişiklik bulamazsın…*** Rabbimiz Tarihin her döneminde, insanları Peygamberleri aracılığı ile kendi fıtratlarına uygun davranmaya dâvet etmiştir. Bu fıtrat da Allah’ın insanlara gönderdiği İslâm’a inanıp ona uygun yaşamaktır. Bu bakımdan *FITRATA* müdâhale; örneğin, vücudun şeklini değiştirmeyi, kadınların erkeklere, erkeklerin kadınlara benzemesini, canlı türlerine onları bozmak üzere el atmat hiç bir devirde hoş görülmemiştir… Rabbim bizleri Kur’an ve Sünneti seniyye nuru ile YOL bulanlardan eylesin…Sallu…