KAYNAĞINI   HAYAT   BİLDİK…

Zirvelerden AŞAĞIYA süzülerek çağlayan.
Duygu  yüklü  halinle  gözlerimde  parlayan
Hem coştukça TAA içimi serinletip yıkayan.
Kaynağın  ne  kadar  TEMİZ; temizleyensin…

 

Pırıltılar  oluşturur  ŞAVKIN  yüze  vurunca.
Hayat  BİTER  ne zamanki akışların  durunca.
Hayat bulur tarla, bahçe, insan sana doyunca.
Kaynağın  ne  kadarda  SERİN; serinletensin…

 

Anam beni görünce anında GÖZ pınarı doluyor.
Kâlb’den gelen sevği,ŞEFKAT bir işaret oluyor.
Seni yudumlayan CANLI ne  de  güzel  soluyor.
Kaynağın bir  hava  gibi;ALDIĞIMIZ nefes’sin…

 

Bendinden BOŞALINCA pervasızca coşarsın.
Hasretle  çatlamış  DUDAK’LARA  koşarsın.
Kadehe, bardak’lara  billur  gibi DOLARSIN .
Kaynağında  DURGUN  sonra  çağlamaktasın…

 

Sen olmazsan KURAK kalır çöl misali topraklar.
Kökler SANA doymuyorsa sararıyor  yapraklar.
Muhtaç tabii  EV, köşk, konak, hemde  saraylar.
Zengin, fakir  her CANLININ  baştacı  sensin…

 

Akarsın  ULU Dağın  tepe’sinden, başından.
Yol bulupta iniyorsun  toprağından, taşından.
Şükür EKSİK olmadın Sermedin sofrasından.
Kaynağını HAYAT bildik;Rabbimden vesile’sin…

 

Sermedkadir…LU…11.11.2012…

Schreibe einen Kommentar

Deine E-Mail-Adresse wird nicht veröffentlicht.