GÖK  CİSİMLERİ… BURÇLAR…

BURÇLAR… GÖK  CİSİMLERİ… Astronomi, Zamanımıza gelene kadar İnsanoğlunun  en  çok ilgi ve merak duyduğu konuların  neredeyse başında GÖK cisimleri gelmektedir. Kısaca GÖK cisimlerinin özellikleri, dağılımı ve hareketleriyle ilgili bir bilim olarak izah edilen Astronomi aynı zamanda İnsanlık tarihi boyunca Zaman kavramını inceleme hususunda da en güvenilir ve etkili çalışmaların nüve’sini, Öz’ünü teşkil etmiştir. Astronomi muhtemelen temel fiziksel bilimlerin en eskisidir denilebilir. Ayrıca Kozmoloji bölümünde ifadesini bulan yaratma işlemi Allah Celle şanuhu’nun harikulade dünyası’nın büyüklüğı ve genişliği hakkında bir fikir vermiş olmalıdır. Rabbimiz Mü’min Suresi ayet.57.de mealen şöyle buyurmaktadır: *** Elbette göklerin ve yerin yaratılması, insanların yaratılmasından daha büyüktür. Fakat insanların çoğu bilmezler…*** Kardeşlerim… Astronomi çalışması, diğer konulardan da­ha fazla, insana Kainatın sınırsız büyüklüğü­nü ve Rabbimizin kudret ve gücünü hatır­latır. Göklerin ve gök cisimlerinin çokluğu, son derece disiplinli ve düzenli bir şekilde Allah Celle ve alâ tarafından kontrol edilir ve yönetilir. Bütün olayları daİma kontrol eden, yöneten ve tanzim eden Âlemlerin Rabbinin, varlığını inkar edilmez bir şekilde ortaya koyan bir amaç birliği ve tam bir dü­zen vardır. Bizler bu düzen, şaşmaz bir Sistem ve milimetrik işleyen Nizamı ancak hayranlıkla izleme gayretindeyiz.Elhamdulillah…Sallu…  

 

Kardeşlerim… Biz burada, Kur’anı Kerim’in ne astronomi ne de astroloji kitabı olmadığını ve bu şekil de incelenmemesi gerektiğini baştan söyleyelim. Fiziksel dünya’da türlü şekillerde olan yaratma olayı, KÂİNATIN çeşitli sema’lara dağılması, gök cisimlerinin, galaksi’lerin hareketleri ve onların özel nitelikleri gibi şaşırtıcı tecelliler, Değişmez hayat kitabımız Kur’anı Kerimde tasvir edilmiştir. Ama bu tasvir, astronomi veya astroloji dersi vermek için değil, Yaratıcı’nın şanı, AZAMETİ, idaresi ve organizasyonunu belirtmek için yapılmıştır. Onlar, değişik gök cisimlerinin tek başlarına ve KÂİNAT’LA beraber olan hareketleri arasındaki fev­kalâde bir denge ve AHENK hissini telkin eder­ler. Kâinattaki harika organizasyonu ve di­siplini KÂİNATIN birliğini ortaya koyarak gös­terir. Bununla beraber, bu ifadeler insanı yönetim ve yönlendirme birliğine yani yaratıcının birliğine TEVHİD’E yönlendirir… Rabbimiz Enam Suresi ayet.97.de mealen şöyle buyurmaktadır: *** Kara ve denizin karanlıklarında yolunuzu bulasınız diye yıldızları sizin için yaratan O’dur. Şüphesiz biz, bilen bir toplum için âyetleri geniş bir şekilde açıkladık…*** Ne harika bir anlatım ve Üslup baştanbaşa, İnsanlık için kılavuz, rehber bir İLAHİ  yol gösterici… Kur’anı Kerim, İnanan insanı sonsuz olan İlâhî ibadet sistemine ve Allah Rasulünün (sav) yoluna ŞERİATINA davet edici ve öğüt verici  özelliktedir…Ne mutlu İnananlardanım diyene…Sallu…

 

BURÇ…Rabbimiz Kur’anı Kerimde, gökte BURÇLAR yarattığını buyurur. BURÇ; yüksek köşk, bina ve kale anlamlarına gelir. Sema’daki burçlar ise; gökte durumları birbirlerine göre aynı kalan yıldız toplulukları demektir. Alimlerimiz, ayetlerde geçen sema’daki burçları tefsir ederlerken, bunları büyük yıldızlar, ya da sema’nın kapıları diye tercüme etmişlerdir. Gökte yıldızların araştırılıp üzerlerinde düşünülmesi için BURÇ taksimlerini İdris Aleyhiselamın yaptığı ifade edilmektedir. Yerin haritasında şehirler, kasabalar ve bunlardaki yüksek bina’lar, nasıl bir alamet ve işaret ise, gökteki yıldızlar ve yıldız takımları da böyle bir işarettir. Güneş’in bir yıl içinde görünürde içinden geçtiği farz edilen gök kuşağı ve bunun yanlarında bulunan takım yıldızları ki adına ZODNAK takım yıldızları da denilmektedir, Burçlar kuşağını oluşturur. Rabbimiz Hicr Suresi ayet.16.da mealen şöyle buyurmaktadır:*** Andolsun biz, gök’te birtakım burçlar yarattık ve bakanlar için onu süsledik…*** Kardeşlerim… Bizler her şeyi anladığımızı, bildiğimizi İDDİA edemeyiz. Ögretildiği kadarıyla İKTİFA ediyoruz. Aslında Allah’ın azameti yanında daha büyük ve daha küçük diye bir şey olmaz. Allah için daha kolay, daha zor diye bir şey söz konusu değildir. Allah için zor diye bir şey düşünülemez. Rabbimiz, OL der ve  her şey oluverir… Allahım sen her şeylere kadirsin…Sallu…

 

Kardeşlerim… Modern astronomi ve astrofizik, kâinatta kusursuz bir nizamın, yıldızlar, galaksi ve gezegenler arasında ince hesaplı, büyük bir bilgiyle işlenmiş fevkalâde tanzim, tedbir ve dengelerin bulunduğunu göstermektedir. Sema’nın tüm içindekiler, küçük gezegenlerden yıldızlara ve büyük galaksilere kadar bir düzen ve denge içinde birbirlerinin çevrelerinde dönerek yol almakta ve birbirlerinden açılıp genişleyerek boşlukta yolculuklarını sürdürmektedirler. Semavatta bu varların arasında bir de Burçlar kuşağı var… Burçlar kuşağı:30 derece uzunluğunda 12 bölgeye ayrılmıştır. Bu 12 burcun teşkil ettiği alana Burçlar bölgesi denilir. Güneş’in ilkbahar’dan itibaren bir yol boyunca, sırasıyla takip ettiği takım yıldızlarına eskiden beri; Hamel – KOÇ BURCU, Sevr – BOĞA BURCU, Cevza – İKİZLER  BURCU, şeretan –YENGEÇ BURCU, Esed – ARSLAN BURCU, Sünbüle – BAŞAK BURCU, Mizan – TERAZİ BURCU, Akreb – AKREP BURCU, Kavs – YAY BURCU, Cedi – OĞLAK BURCU, Delv – KOVA BURCU, Hût – BALIK  BURCU isimleri verilmiştir… Rabbimiz Furkan Suresi. Ayet. 61.de mealen şöyle buyurmaktadır: *** Gökte burçları var eden, onların içinde bir kandil (güneş) ve nurlu bir ay barındıran Allah, yüceler yücesidir…*** Son sözümüz şudur ki; Allah Celle Celaluhu mübarektir, Allah Celle şanuhu  yücedir. Rabbimiz gök’lerde BURÇLAR yaratmıştır. Göklerde YILDIZ kümeleri yaratmıştır. Ve yine gök’lerde GÜNEŞİ aydınlatan bir kandil, bir çırağ, bir aydınlatıcı kılan Allah Celle ve Alâ’dır. Ve AY’I da bir nûr, insanlar için aydınlatıcı kılan Allah Celle Celaluhu’dur, Ne mübarektir…Ne yüce’dir… Sallu…

 

Sermedkadir…LU…25.04.2020…

Schreibe einen Kommentar

Deine E-Mail-Adresse wird nicht veröffentlicht.