MEKRUH…

MEKRUH… Manâ itibarıyla MEKRUH; HOŞ GÖRÜLMEYEN, beğenilmeyen, hoşa gitmeyen, ÇİRKİN ve KÖTÜ iş manalarında kullanılan bir terim’dir. *MEKRUH*; Allah ve Rasulünün, yapılmamasını, BAĞLAYICI OLMAYAN bir şekilde istediği bir iş veya fiildir. Bu kavram, *KERAHAT* kelimesinden türemiştir. KERAHAT ise, hoş görmemek, çirkin görmek, HOŞLANMAMAK ve kerih görmek anlamlarına gelir. *MEKRUH* Haram diye bildiğimiz kesinlikle yapılmaması gereken kötü fiillerin bir DERECE aşağısıdır. İşlenmesi hakkında kat’i bir nehiy bulunmayan ancak terkedilmesi sevimli olan fiillere *MEKRUH* denir. Meselâ: Bir vacibin veya sünnetin terkini içine alan fiiller mekruhtur. Aslında haram ile MEKRUH arasında yakınlık vardır. Her ikisi de YASAK olan şeyleri ifade etmek için kullanılır. İslâm DİNİ bir şey hakkında haram veya MEKRUH hükmü vermişse, mü’minlerin o işleri yapmamaları gerekir. Rabbimiz En’am Suresi ayet.151.de mealen şöyle buyurmaktadır: *** De ki: Rabbinizin size neleri haram kıldığını okuyayım: O’na hiçbir şeyi ortak koşmayın, ana babaya iyilik edin, fakirlik korkusuyla çocuklarınızı öldürmeyin, sizin de onların da rızkını biz veriyoruz. Kötülüklerin açığına da, gizlisine de yaklaşmayın. Haksız yere Allah’ın haram kıldığı cana kıymayın. Düşünesiniz diye Allah size bunları emretti…*** Rabbim bizleri kötü fiillerin AÇIĞINA’DA, GİZLİSİNE’DE uzak duranlardan eylesin…Sallu…

 

2.  MEKRUH…Bizler AKIL BALİĞ olduktan sonra MÜKELLEF sınıfına girmiş bulunmaktayız yani DİN’İ her türlü emir ve yasaklardan sorumluyuz. İslam dininde MÜKELLEF olanın fiilleri kitaplarımızda geniş surette açıklanmaktadır. Biz buna * EF’ÂLİ MÜKELLEFİN* diyoruz. İşte MEKRUH fiili bu sekiz sınıftan birisidir.  Örneğin, HARAM FİİLİ, kesin ve açık deliller ile yasaklanan, yapılmaması istenen fiillerdir. Misal, İÇKİ İÇMEYİN, ZİNA’YA YAKLAŞMAYIN, RIZIK korkusuyla çocuklarınızı ÖLDÜRMEYİN… gibi yasaklar buna örnektir. Haram ve mekruh arasında bazı yakınlıklar vardır. Her ikisi de yasaklanan ya da hoş karşılanmayan veya ÇİRKİN olan fiilleri ifade eder. MEKRUH olan yasaklar ise haram’daki gibi kesin ve açık bir şekilde bağlayıcı değildir. Rabbimiz CUMA Suresi ayet.9.da mealen şöyle buyurmaktadır: *** Ey inananlar… Cuma günü namaz için çağrıldığınız zaman, Allah’ı anmaya koşun, ALIŞVERİŞİ BIRAKIN. Eğer bilirseniz, bu sizin için daha hayırlıdır…*** Rabbim bizleri İyi’ye, Güzel’e ve doğru’ya yönelenlerden eylesin. Tamahkâr olupta tümden kaybeden aç gözlüler sınıfından eylemesin…Sallu alâ Rasuluna Mu…

 

3.  MEKRUH… Kardeşlerim, Bir fiilin MEKRUH oluşu yani KERÂHAT arzetmesi, âyet veya HADİS’LERDE kullanılan ifade ve sözlerden daha AÇIK anlaşılır. Bazı yasaklarda açıkça *KERAHAT* sözü geçer, bazı âyet ve hadislerde geçen yasaklama pek AÇIK OLMAYABİLİR, ya da bir işin yapılmaması özendirilir. Bu gibi durumlarda *MEKRUH* olma hükmü ortaya çıkar. Peygamber efendimizin (sav) bazı hadislerinde haram olan şeylerin ve mekruh olan bazı yasakların aynı anda sayıldığını görürüz. Demek ki bu ikisi arasında farklılık vardır. ANA – BABA’YA KARŞI GELMEYİN kesin emri ile, *ÇOK SORU SORMAYIN* emri arasında açık bir fark vardır. Birisinin hükmü HARAM, diğerinin ise *MEKRUH’TUR*… Sahihi Buhari’de bizlere ulaştırılan bir HADİS mealen şöyledir:** Şüphesiz Allahü Teâlâ, ANA’LARA saygısızlık göstermeyi, KIZ çocuklarını diri diri gömmeyi, verilmesi gereken hakkı önlemeyi ve hak edilmeyen şeyi istemeyi haram kılmıştır. Yine Allah, dedikoduyu, çok soru sormayı ve MALLARI HEDER ETMEYİ SİZİN İÇİN MEKRUH GÖRMÜŞTÜR…**  Rabbim bizleri öğrendiklerimizle güzelce âmel etmeyi nasib eylesin…Sallu…

 

4.  MEKRUH…Kardeşlerim, MEKRUH fiili kendi içinde İKİ’YE ayrılmıştır. Birisi Haram’a yakın diye bildiğimiz *TAHRİMEN MEKRUH’TUR.* Delili kesin olmakla beraber tek yolla gelen hadislere dayanırlar. Diğeri ise; Helâl’e yakın diye bildiğimiz *TENZİHEN MEKRUH’TUR.* Kısaca, Allah ve Rasulünün koyduğu yasak, KESİN DEĞİL ve bağlayıcılığı yoksa buna da tenzihen mekruh denilmiştir. İster AÇIK olsun ister GİZLİ olsun Dinimizin kötü gördüğü kerih gördüğü her şey FAHŞA’DIR. Fahşa, fuhuş; aşırılık demektir. Fahşa haddi aşmak demektir. Örneğin KADIN – ERKEK ilişkilerinde ZİNA dediğimiz aşırılıklar böyledir. Bu aşırılıkların tümünden sakınmamız gereklidir. Meselâ bizim toplumda şu anda bu aşırılıkları kadınlar yaptığı zaman onlara *FAHİŞE* denirken aynı şeyleri erkekler yaptıkları zaman onlara bir şey denmiyor. Halbuki bunları yapan kadına da ERKEĞE’DE fuhuş sahibi yâni fahişe denir ve dinimizde yasaklanmıştır… Müslümanların sosyal düzenlerini bozan, müslümanların DİN, CAN, MAL, AKIL ve NESİL düzenlerini tehdit eden kimselerin bu tür hâl ve hareketleri yapmaları yasaklanmıştır. Netice’de diyoruz ki; Mü’minler; nasıl VACİP olan ibadeti eda hususunda titizlik gösteriyorlarsa, *TAHRİMEN MEKRUH* olan hususlarda da titiz olmak durumundadırlar. Zira Vacib ne ile sabitse, TAHRİMEN MEKRUH’TA* onunla sabittir. Delil noktasında kuvvetleri aynıdır. Rabbim bizleri her türlü HARAM, MEKRUH ve aşırılıklardan, FUHŞİYYAT’TAN muhafaza eylesin…Sallu…

 

Sermedkadir…

Schreibe einen Kommentar

Deine E-Mail-Adresse wird nicht veröffentlicht.