KADER… AMENTÜ esaslarımızın birisi de *KADER’E İNANMAKTIR.* Allah Celle şanuhu her şeyi meydana gelmeden önce EZELİ İLMİ ile bilip, Onların vasıf ve özelliklerini , yerini ve zamanını takdir ve tesbit ederek *LEVHİ MAHFUZ’A* yazmıştır. ÖZEL olarak bilinmesi ve inanılması gereken husus; Bu alemde VAR VE YOK OLAN HER ŞEY, Allahu tealanın KAZA VE KADER’İ iledir. Her şey bu İLAHİ İRADE, ezeli ilim ve MUTLAK KUDRET’E uygun olarak var veya yok olur. Yani kainattaki her şey bu İLAHİ KANUN’A tabiidir. Her şeyde ve her yerde KADER, yani onu vücuda getiren VASIF ve ölçüler ile belirli sebepler mevcuttur. Bunlar ezeli olan Allahın İLMİNE VE İRADESİNE baglıdır. Rabbimiz Tegabun suresi ayet. 11. de mealen şöyle buyurmaktadır: *** Başa gelen HİÇ BİR musibet ALLAHIN İZNİ olmaksızın olmaz…*** Bizler tabii ki bu MUTLAK doğrulara Amenna ve saddakna yani *İNANDIK VE SADIK KALDIK* diyoruz…Sallu alâ Rasulüna Muhamm…
2. KADER… İtikad’ımız ve İmanımzla diyoruz ki; KADER: Allahu tealanın EZELDEN EBEDE yani sonsuzluğa kadar olmuş ve olacak şeylerin ZAMANINI, MEKANINI, SIFAT’LARINI ve her türlü özelliklerini BİLMESİ, ezelde o mahiyet ve şekilde TAKDİR VE TAHDİT etmesidir. Hazreti Ali efendimizden (ra) rivayet edilen bir hadisi serifte, Resuli Ekrem (sav) şöyle buyurmustur: **Kişi şu dört şeye inanmadıgı müddetçe mümin olamaz. Allahu Tealadan başka İLAH olmadığına, Benim O’nun KULU VE RESULÜ olduguma, bütün insanlara HAK’LA gonderilmiş bulunduğuma şehadet etmek, ölume ve ÖLÜMDEN SONRA TEKRAR diriltileceğine inanmak, KADERE İMAN etmek…** İnancımız o’dur ki; Allahu tealanın İLMİ, DİLEMESİ ve yaratması söz konusu olmadan KAİNAT’TA HİÇ BİR OLAY meydana gelmez… bunu bilir, böyle ifade ederiz…Sallu…
3. KADER… Şurası bir gerçektir ki; Kainatta görülen HER ŞEY’DEKİ NİZÂM, Allahın bilgisine DELÂLET EDER. Çünkü her şeyi O EZELİ BİLGİSİYLE yaratmıştır. Eğer bilmediği bir şey olsa, onu bilmeden yaratmış olur ki, BU MUHÂL’DİR, böyle bir şey düşünülemez. Bilmeden bu DÜZEN VE İNTİZÂM içerisindeki KAİNAT yaratılamaz. Şu hususu özellikle belirtmek gerekir ki, KADER’İN MAHİYETİNİ ancak Allahın bileceği bir SIR olarak inanırız. İnsanların KIT BİLGİSİ VE ACİZ OLAN AKLI böyle bir problemi çözmekten yoksundur…Peygamber Efendimiz (sav) mealen şöyle buyurmaktadır: **KADERİ TARTIŞMA KONUSU YAPANLARLA ne oturun, ne de onlarla bu konuyu konuşun** Rabbimiz Kamer suresi ayet 53. te mealen şöyle buyurmaktadır: *** Bununla beraber işledikleri bütün işler DEFTER’LERDE KAYITLI’DIR…*KÜÇÜK VE BÜYÜK HEPSİ *LAVHİ MAHFUZDA* yazılıdır…*** Bu İLAHİ EMİRLERDEN sonra bizlere düşen güzelce EDEBİMİZİ TAKINIP KADERE İMANIMIZI tekrar tekrar dile getirmektir. Rabbim bizleri VESVESE ehlinden UZAKLARDA bulundursun…Sallu…
4. KADER… Kardeşlerim, İmanımız ve inancımız odurki; Dünyada meydana GELMİŞ VE GELECEK OLAN HER ŞEY Allah’ın ilmi, dilemesi, takdiri ve yaratması ile olur, her şeyin bir KADERİ VARDIR. Bunun anlamı ise, insanların HÜR İRADELERİYLE seçecekleri şeylerin nerede ve ne şekilde seçileceğini Allah’ın ezelî, zamanla sınırlı olmayan mutlak ilmiyle bilmesi, bu bilgisine göre dilemesi ve bu dilemesine göre TAKDİR buyurup, zamanı gelince kulun SEÇİMİNE GÖRE yaratmasıdır. İnanıyoruz ki; Hayır ve şerri ile kaderin Allahtan olduguna, Kainatta olan her şeyin Allahın kaderi ile olduguna inancımız tamdır. İnananların Kaderin Allahtan olduguna kesin kes inanması gerekir. KADERE inanmak farz olmakla beraber, insanlar KADERİ BAHANE EDEREK kendilerini sorumluluktan kurtaramazlar. Rabbimiz Âli İmran Suresi ayet. 145. te mealen şöyle buyurmaktadır: *** Hiçbir kimse yok ki, ÖLÜMÜ Allah’ın İZNİNE bağlı olmasın. ÖLÜM, belli BİR SÜREYE GÖRE yazılmıştır. Her kim, dünya nimetini isterse, kendisine ondan veririz; kim de ahiret sevabını isterse, ona da bundan veririz. Biz şükredenleri mükâfatlandıracağız.*** Allahu Tealanın her şeye gücü yeter inancındayız… Sallu…