YASAMA…

YASAMA… kısaca, *KANUN KOYMAK* olarak ifadesini bulan *YASAMA*, Hükümranlık kavramı ile yakından ilgilidir. *YASAMA ORGANI*, İslam ŞERİATI ile genelde AYNI anlamda İZAH edilen bir kavramdır. DİN, YOL ve ASIL KAYNAĞA götüren manâları ifade ederler. Burada *ASIL KAYNAK* Kur’anı Kerim ve Sünneti seniyye’dir. İslam Şeriatındaki ÖLÇÜ içerisinde uygulayıcı; Allah ve Rasulü tarafından HÜKÜM VERİLMİŞ KONULARA kesinlikle dokunamaz, İslam şeriatına BAĞLI olan mü’minler hangi KONUMDA OLURSA OLSUN Allahın SINIRLARINA katiyyen giremezler. Bu konuda ÜMMETİN içerisinde her birey için AYNI STATÜ geçerlidir. İdareci de olsa, YARGIÇ, HAKİM, Mahkeme üyesi veya başkanı da olsa bu hususta bütün müslüman topluluğun DESTEĞİNE SAHİP olsalar bile İslam ŞERİATININ dışında bir YASA koyamazlar. Bu tür bir CÜRET ancak İNANMAYANLAR tarafından gösterilebilir; çünkü MÜ’MİN Allah ve Rasulü’nün emirlerine karşı gelmeyi DÜŞÜNMEYE BİLE CESARET edemez. Rabbimiz Ahzab Suresi ayet. 36. da mealen şöyle buyurmaktadır: *** Allah ve Resûlü bir işe HÜKÜM VERDİĞİ ZAMAN, inanmış bir erkek ve kadına o işi kendi isteklerine göre seçme hakkı yoktur. Her kim Allah ve Resûlüne karşı gelirse, APAÇIK bir sapıklığa düşmüş olur…*** Rabbim bizleri Kur’anı Kerim ve Sünneti seniyye’ye HARFİYYEN UYAN Mü’minler sınıfına dahil eylesin… Sallu alâ Rasulina Muhamm…

 

2.  YASAMA… Allahu Tealaya ve onun şanlı Rasulüne (sav) İMAN EDEN her Müslüman birey bilir ki; İslâm toplumuna gerekli KANUN VE PRENSİPLER temelde bu iki kaynaktan gelir. Bu da VAHİY VE SÜNNETİ SENİYYE’DEN  ibarettir. Yani İslam şeriatında HÜKÜM KOYUCU Allahu TEALA ve Allahu Tealanın  Rasulüdür. Kim ki; Allah ve Resûlüne İSYAN eder, Allah ve Resûlünün seçimine ALTERNATİF SEÇİMLER arayışı içine girerse o kimse apaçık bir şekilde Allahu Tealanın yolundan SAPMIŞ VE SAPITMIŞ demektir. Allah ve Resûlü bir konuda BİR HÜKÜM vermiş, bir hükümde bulunmuşsa o konuda, Allah ve Resûlünün karar verdiği o işte mü’min erkek ve kadınlara SEÇİM HAKKI yoktur. Allah ve Resûlü bir konuda hüküm vermişse artık inanmış erkek ve kadınların o konuda bir görüş belirtmeleri, bir tercihte bulunmaları söz konusu değildir. İnanmayanlar istediği gibi kendi YASAMA ORGANLARINI kurabilirler. Lâkin inananlar böyle bir uygulamaya tevesül edemezler…Rabbimiz Bakara suresi ayet. 229. da mealen şöyle buyurmaktadır: *** … Bu söylenenler Allah’ın KOYDUĞU SINIRLARDIR. Sakın ONLARI AŞMAYIN. KİM ALLAHIN SINIRLARINI AŞARSA işte onlar zalimlerdir…*** Rabbim bizleri İNANDIM, İMAN ETTİM dedikten sonra haddini aşanlardan eylemesin…Sallu…

 

3.  YASAMA… Şurası kesin olarak bilinmelidir ki; HÜKÜM VERME, HÜKÜM KOYMA üzerinde yapılan mülâhazalar ışığında YASAMA ORGANININ Kur’anı Kerim ve Sünneti Seniyye’ye AYKIRI herhangi bir KANUN, YASA koyamayacağı açıktır. YASAMA ORGANI, Kur’an ve Sünneti seniyye’de or­taya konmuş hükümleri haşa ISLAH ETMEK ya da, bunlara AYKIRI, KARŞI bir kanun ortaya koymak YETKİSİNE SAHİP DEĞİLDİR. Yasama organı, Kur’an ve Sünneti Seniyyenin açık hü­kümlerini kurallar, düzenlemeler, şartlar ve bölümler şeklinde KANUN olarak biraraya top­layabilir. Örneğin SON uygulamalardan MECELLE DE olduğu gibi… Kur’an ve Sünneti Seniyye’de açık emirlerin olmadığı mese­lelerde KANUN vââz yapabilir ki, İslam FIKIH ilminde bunun örnekleri mevcutur. Bu tür kanunların toparlanmasında İSLAM ŞERİATININ GENEL RUHUNU gözönünde bulundurup, bütün gayretini gösteren MÜCTEHİD İMAMLARIN çalışmaları örnek alındığı bilinmektedir. Rabbimiz Nisa Suresi ayet. 59. da mealen şöyle buyurmaktadır: *** Ey iman edenler… Allaha itaat edin. Peygamber’e ve sizden olan ULULEMRE, İDARECİLERE de itaat edin. Eğer bir hususta anlaşmazlığa düşerseniz Allaha ve ahirete gerçekten inanıyorsanız onu Allaha ve Resûl’e götürün (onların talimatına göre halledin); bu hem HAYIRLI, hem de netice bakımından daha GÜZELDİR…*** Rabbim bizleri Teslimiyet AHDİNE sımsıkı bağlı kalan, İSLAM ŞERİATINA RİAYET eden Mü’minlerle bir ve beraber eylesin…Sallu…

 

4.  YASAMA… Kardeşlerim, Biz Müslümanlar Tüm hayatımızda, YEME, İÇME, GİYİM, KUŞAM, KAZANIP, Harcamamızda, EVLENME, BOŞANMA, EĞİTİM, BİREYSEL, AİLEVİ VE SOSYAL YAŞANTIMIZDA Allahu Teala ve onun Şanlı Rasûlü (sav) bize neyi emretmişse, bize neyi vermişse onu alacağız, ona SAHİP ÇIKACAĞIZ, O’NU İCRA edeceğiz. Bizleri hangi konulardan MENN etmişse, neleri YASAKLAMIŞSA onlardan da KAÇINACAK, uzaklaşacağız. Allahu Teala ve onun Şanlı Rasûlü (sav) bize ne VERMİŞSE O’NU ALACAK, O’NA KABUL diyecek, neleri yasaklamışsa ondan kaçacağız. Hayatımızın tüm birimlerinde Allahu Teala ve onun Şanlı Rasûlü’nün (sav) emirlerine TESLİM olacağız. Bazı sünnetsizlerin dediği gibi; Bize sadece Kur’an yeter, Kur’andan  başka bir itaat merciimiz yoktur, Kur’an’da görmediğimiz bir emir bizi bağlamaz demeyeceğiz. Kur’ana, Kur’anın emirlerine İTAAT ettiğimiz gibi, Peygamber Efendimizinde (sav) emir ve yasaklarına da İTAAT EDECEĞİZ…Rabbimiz Haşr Suresi ayet. 7. de mealen şöyle buyurmaktadır: ***…Peygamber size ne verdiyse O’NU ALIN, size ne yasakladıysa ondan da SAKININ. Allah’tan korkun. Çünkü Allah’ın azabı çetindir… *** Rabbim, Kur’anı Kerim ve Sünneti seniyye HÜKÜMLERİNE SIMSIKI bağlanmamızı nasib eylesin…Sallu…

 

Sermedkadir…

Schreibe einen Kommentar

Deine E-Mail-Adresse wird nicht veröffentlicht.