PARANOYA…

PARANOYA… Sevilen sayılan, itibâr edilen, saygı ve hürmet gösterilen, sözüne güvenilen, Muhterem olarak kabul ettiğimiz şahsiyetler olduğu gibi; Bir türlü içimiz ısınmayan, uhdemizde güvenilir olma özelliğini kaybeden, gördüğümüzde yolumuzu değiştirecek kadar itibarsızlığına inandığımız, karakter ve kişilik bakımından silik, Selam vermeyi dahi haketmeyen, yalan, hile, düzenbazlıkta mahir yani bir türlü sevemediğimiz tipler de vardır yer yüzünde… Bunun yanında bir de şüpheci, her an vesvese içinde boğulan, kendinden başkasına değer vermeyen, RUHSAL çöküntüyü dışa aksettirmeden içten içe kendi bünyesini kemiren, duygusal stres ve bunalım denizinde çırpınan Psikolojik reaksiyon hastalığına tutulmuş bireyler vardır. Biz bu tiplere PARAYONA hastalığına tutulmuş birey gözüyle bakıyoruz…Rabbimiz Ahzab Suresi ayet. 60.ta mealen şöyle buyurmaktadır: ***Andolsun, iki yüzlüler, KÂLPLERİNDE HASTALIK bulunanlar FUHUŞ DÜŞÜNCESİ taşıyanlar, şehirde kötü haber yayanlar bu hallerinden vazgeçmezlerse, seni onlara musallat ederiz onlarla savaşmanı ve onları şehirden sürüp çıkarmanı sana emrederiz; sonra orada, senin yanında ancak az bir zaman kalabilirler…***

 

2.  PARANOYA… Psikolojik reaksiyonlar, PARANOYA illetinde olduğu gibi, duygusal stres durumlarında gösterilen bir grup ANORMAL tepkilerdir. Tek başlarına olabildikleri gibi, başka psikolojik rahatsızlık durumlarıyla birlikte, hatta gündelik yaşantı sırasında bile ortaya çıkan, PARANOYA illeti sinirsel bir savunma mekanizmasıdır. Bu savunma anında bireyin, kabul edemediği arzu­, uyarı, duyğu ve düşünceleri dış dünyaya maletme isteği sözkonusudur. Ör­neğin başka kimselere karşı amansız KİN ve düşmanlık içinde olan birisi, bu duygu­larını dış dünyaya yansıtır ve kendisinin yok yere bir düşmanlığın, ya da kötülük dü­şüncesinin muhatabı olduğuna inanır. Örneğin kariyer, mevkii, makam bakımından çok başarılı olan birisini çekememezlik durumu, aşırı kıskançlık, nefret ettiği her hangi bir bireyin makamı O kişiyi Paranoid reaksiyonlar gösterecek derecede rahatsız eder. Onun gibi olamamanın müthiş IZDIRABINI duyar. Düşünce, fikir ve idrâkinde artık nefretle kin duyduğu kişinin YARIM yönlerini araştırma, ORTAYA çıkarma, İFŞA etme hastalığı vardır ki; kendi üstünlüğü ayân beyân bilinir olsun, zaten bütün çabası, gayreti  bu doğrultudadır…

 

3.  PARANOYA… Birçok psikolojik rahatsızlık belirtisinde olduğu gibi, PARANOİD tiplerde de kendi içine yönelik RUHİ yapısını rahatlatmak adına kendi ego’sunu tatmin etme amacıyla düşünce eksenini geliştirme yolllarını araştırır. Ör­neğin yalnızlık nedeniyle dayanamayacağı bir RUHSAL çöküntünün ızdırabını duyan biri­si, kendisini, başkalarının büyük bir dikkat sarfettikleri bir ilişkiler ağı içinde görme ar­zusunun suçluluğu içinde bu duygusunu şu şekilde yansıtabilir. Polis her an beni izliyor, Jandarma her an peşimde, telefonlarım dinleniyor, gizli mesajlarım okunuyor, her an her saniye gözetleniyorum, Uyku anında bile gelen sinyallerle bilgilerime ulaşılıyor… gibi kişinin kendi şahsını her an en üst konumda görüp ipe sapa gelmez şüphe, vesvese, boş kuruntusu sebebiyle büyüklük sendromuna girmesi yine bilinen sinirsel PARANOİD vakalardandır diyebiliriz… Rabbimiz Nur Suresi ayet. 50. de mealen şöyle buyurmaktadır: *** Kalplerinde bir HASTALIK mı var; yoksa ŞÜPHE içinde midirler, yahut Allah ve Resûlünün kendilerine zulüm ve haksızlık edeceğinden mi korkuyorlar ? Hayır, asıl zalimler kendileridir…*** Rabbim kalplerimize yerleşen her türlü hastalığın şifasını verir inşaallah…

 

4.  PARANOYA… Kardeşlerim, Sinirsel diye ifade ettiğimiz Psikolojik hastalıkların tümünde olduğu gibi, Paranoid rahatsızlıklar da öncelikle kâlbimizi, ruhi yapımızı, beyin fonksiyonlarımızı ve nihayetinde beden yapımızı esareti altına alır. Psikiyatri dilinde bir NÖTR kavramı vardır, PARANOYA rahatsızlığının pençesindeki birey olayları ve insanları gözlem altında tutarken kendi nefsini devamlı farklı, ayrı, bağlantısız, sanki kendisi olayların dışındaymış gibi  davranır. Örneğin köy muhtarı hiç te kalıbının adamı değildir. Belediye başkanında O beldeye dair Liyâkın zerresi yoktur. A Şehrinin Valisi görev ve sorumluluk bilincinden uzaktır, Şu Parti başkanı yalancı ve düzenbazın teki’dir. Falanca Bakan adam kayırma yöntemiyle iş başına getirilmiş kifayetsiz elemandır. Cumhurbaşkanı O makamın adamı değildir gibi ifadeler sergiler… Paranoid hastalığının tutsakları eğer TENKİT sonunda nedeni, sebebi hakkında yol gösterici izah getiriyorsa makbulümüzdür. Yoksa REFERANS FİKRİ kendi uhdesinde zan ve şüpheye dayanıyorsa İlmi kendinden menkul, ukela, güvensizlik tavırlarıyla PARANOYA illetinin pençesinde kıvranıyor demektir…Hucurat Suresi ayet.12. de mealen şöyle buyuruluyor: *** Ey iman edenler. Zannın bir çoğundan kaçının. Çünkü zannın bir kısmı günahtır. Birbirinizin kusurunu araştırmayın…ilâ ahir*** Sallu alâ Rasulina Muhamm…

 

Sermedkadir…

Schreibe einen Kommentar

Deine E-Mail-Adresse wird nicht veröffentlicht.