MİSKİN…

MİSKİN… Yetenek, kabiliyet, ustalık, beceri… ve buna benzer hasletler, kişideki özellikler her bireyde aynı değildir. Birileri eline aldığı her işi en iyi şekilde değerlendirirken bir başkası aynı derecede elinden iş gelmeyebilir. Çok istediği hâlde hiç bir işi yapamayanlar, her işi tabir caizse eline yüzüne bulaştıranlar, bu yüzden hayatı zorluklar içinde geçen, KIT KANAAT hayatını idame ettirenler hiç te az değildir. *MİSKİN*, Hiçbir mal ve gelire sahip olmayan YOKSUL ve bu yüzden FAKİR kalan, ihtiyaç içindeki çaresiz konumda olan kişidir. Bu ölçüdeki yoksulluk ve ihtiyaç, kişiyi çökertip bilinçsiz, hareketsiz ve çaresiz bir duruma getirdiğinden, böylesi düşkünlere *MİSKİN* denilmiştir. Bu nedenle MİSKİN ile fakir arasında önemli bir fark vardır. Fakir, geliri ihtiyaçlarını karşılamayan kişi iken, MİSKİN hiç bir yerden geliri olmayan kimsedir. Miskin kişi ihtiyaçlarını dahi bir başkasıyla paylaşmaz… Rabbimiz İnsan suresi ayet. 8. de mealen şöyle buyurmaktadır: ***Düşküne, yetime ve esire seve seve yemek yedirirler…*** MİSKİN olan kişilerin özelliğini bilip onlara yardım edenler Kur’anı kerimde ve Sünneti seniyyede öğülmüş, FAZİLET içinde oldukları beyân edilmişlerdir…

 

2.  MİSKİN… Zamanımızda DİLENCİ konumunda olan insanlar her adım başı kişiyi RAHATSIZ edecek kadar ziyâde’dir. Allah rızasını esas alan duygu sömürüleri; ne yazık ki, gerçeği yerli yerine ikame etmemizi zorlaştırmaktadır. Kimin ihtiyaç içerisinde olduğu büyük bir soru işaretidir. EKMEK PARASI dilenen birey ON ekmek parası da versen yine mesleğini sürdürmekle meşğuldur. Dilencilik günümüzde büyük bir RANT kaynağını teşkil etmektedir. SADAKA veriyorum huzuruyla elini cebine atanlar az sonra gördükleri karşısında hayali sukuta uğramakta çoğu kere de pişmanlığı yaşamaktadır… Lâkin MİSKİN öyle değildir, öleceğini bilse bir başkasından dilenmez, onurludur, haysiyetini ÖN PLANDA tutar. Miskin, yoksul ve fakir gibi de değildir. Rabbimiz Bakara Suresi ayet. 263. te mealen şöyle buyurmaktadır: ***Güzel söz ve bağışlama, arkasından incitme gelen sadakadan daha iyidir. Allah zengindir, acelesi de yoktur…*** Eğer başarabilirsek MİSKİN konumunda olan bu kişileri kesinlikle incitmeden gönüllerini almaya ğayret edlim inşaallah…

 

3.  MİSKİN… Eğer kavramları yerli yerinde bilir ve mucibince kullanırsak hâl, tavır ve hareketlerimiz inandığımız değerlerle parelellik arz edecektir diye düşünüyorum. *MİSKİN* halk arasında uyuşuk, tembel, zavallı gibi anlamlar kazanmasına karşılık hareketsizlik, durağanlık, elinden ve dilinden yeterince faydalanılmadığı için  MİSKİN kişiler hemen her zaman ikici planda kalma  ortak özelliğini taşırlar. Halbuki *MİSKİN*, ihtiyaç içerisinde bulunduğu halde istemeyen, hele hele dilenmeyi hiç bir zaman aklından dahi geçirmeyen, ONURLU, İffetli, nezih insanlardır. Elinde İmkânları geniş olan, Müslüman birey İMANI gereği Zekat, sadaka, fitre, Hibe gibi paylaşımlarını ihtiyaç içindeki insanlara yardım ederek değerlendirir diye düşünüyoruz. Rabbimiz Nur Suresi ayet. 22. de mealen şöyle buyurmaktadır: *** İçinizden faziletli ve SERVET SAHİBİ kimseler akrabaya, yoksullara, Allah yolunda göç edenlere MALLARINDAN vermeyeceklerine yemin etmesinler; bağışlasınlar; FERAGAT göstersinler. Allah’ın sizi bağışlamasını arzulamaz mısınız? Allah çok bağışlayandır, çok merhametlidir…***  

 

4.  MİSKİN… Kardeşlerim, Aslında yapacağımız bu tür yardımlar keyfi ve sıradan bir davranış değil; iman esaslarından sonra, uygulayacağımız âmellerimiz cümlesindendir. Bu tür paylaşımlarımız, NAMAZ, Zekat ve AHDE VEFA’DAN önce düşünülmesi gereken önemli, TAKVA ve doğruluğun gereği olan görevlerimiz içerisindedir… Miskinlerin ihtiyaçlarının karşılanması İmkânları olan, zengin Müslümanlar için zorunlu bir görev kabul edilmelidir. Miskinlere yardım, yalnız İslâm şerîatına özgü değil, İNSAN olma hasletinin getirmiş olduğu kadir bilir, nimetşinas, sağduyulu meziyetlerimizden dolayı, tüm beşeriyetin yerine getirmekle, yükümlü oldukları değişmez bir görevdir. Tabii ki Müslümanların daha DUYARLI hareket etmeleri cümlemizi sevindiren bir olgudur. *Komşusu AÇ yatarken TOK yatan bizden değildir…* hadisini belki bilmeyenimiz yoktur. Rabbimiz Bakara Suresi ayet. 273. te mealen şöyle buyurmaktadır: ***Yapacağınız hayırlar, kendilerini Allah yoluna adamış, bu sebeple yeryüzünde kazanç için dolaşamayan fakirler için olsun. Bilmeyen kimseler, İFFETLERİNDEN DOLAYI onları zengin zanneder. Sen onları SİMALARINDAN tanırsın. Çünkü onlar yüzsüzlük ederek istemezler. Yaptığınız her hayrı muhakkak Allah bilir…*** Sallu alâ Rasulina Muhamm…

 

Sermedkadir…

Schreibe einen Kommentar

Deine E-Mail-Adresse wird nicht veröffentlicht.