HIRSIZ  VE  HIRSIZLIK…

HIRSIZ  VE  HIRSIZLIK… Yüz kızartıcı hareketlerin başında gelen HIRSIZLIK kavramı İnsanlık tarihi kadar uzun  geçmişi olan bir meslektir. Başkasının malını gizlice ÇALMA anlamında yakışıksız insanlık ayıbıdır hırsızlık. Hırsızlığın sadece İSLAM Şeriatında değil, bütün DİN ve toplumlarda SUÇ teşkil ettiği bilinen bir gerçektir… Bütün hukuk sistemlerinde Hırsızlıkla mücadele esastır. İnsanlık âlemi binlerce yıldır HIRSIZ ve Hırsızlıkla akla gelen gelmeyen mücadele sistemleriyle YÜZ kızartıcı bu ahlaksızlığı YOK etmek için uğraşmıştır. İslam dini de EN şiddetili cezai müeyyidelerle hırsızlığın yok olması çabasını sürdürmüştür… Başkasının koruma altındaki malını gizlice alan, temyiz gücüne sahip, büluğ çağına gelmiş bir kimsenin, başkasının korunan ve bozulmayan şeylerden olan ve belli bir değer miktarda malını gizlice ÇALAN Hırsıza çok şiddetli cezalar uygulanmıştır. Dinimizde HIRSIZLIK; Kitap, Sünnet ve İCMÂ delilleriyle yasaklanmıştır… Rabbimiz Maide Suresi ayet. 38.de mealen şöyle buyurmaktadır:***Hırsızlık eden erkek ve kadının, yaptıklarına karşılık Allah’dan bir ceza olarak ellerini kesin. Allah daima üstündür, HİKMET sahibidir…***İslam Şeriatı hırsızlığı kökten çözmüş EMİN ve güvenilir hayatı insanlığa sunmuştur, Ne mutlu teslimiyet gösterene…

 

2.  HIRSIZ  VE  HIRSIZLIK… İçinde yaşadığımız MODERN toplumda HIRSIZ ve hırsızlığın o kadar çok çeşidi var ki; Firavun, Nemrut, Karun ve Haman gibi bütün güzellikleri, zenginlikleri, Refah seviyesini, İlmi değerleri, iktidarı GASPEDEN modern hırsızlar, DEDELERİNİN pabucunu dama atmışlar, akla hayale gelen gelmeyen yöntemlerle hırsızlığı profesyonel hâle getirmişlerdir. Milyarlara MÂLİK olan zengin ve güç sahibi İnsanları çok kısa süre içinde soyup soğana çevirecek bilgi birikimini, beceriyi, yeteneği sergiler olmuşlardır. Hırsızlık O kadar REZİL bir meslektir ki; sadece PARA, ALTIN, GÜMÜŞ gibi değerlerle iktifa etmeyip; İnsanların DİNİNİ, İMANINI, Hayâ, İffet, Nâmus ve faziletini, âhiretlerini, İnsan şerefli kılan her şeylerini çalmak için plan, proje ve yöntemler geliştirmektedirler…Ancak İSLAM dini bu rezilliği bitirecek müeyyideler getirmiştir…Rabbimiz Mümtehine Suresi ayet. 12. de mealen şöyle buyurmaktadır: *** Ey Peygamber. İnanmış kadınlar, Allah’a hiçbir şeyi ortak koşmamak, HIRSIZLIK yapmamak, zina etmemek, çocuklarını öldürmemek, elleriyle ayakları arasında bir İFTİRA uydurup getirmemek, iyi işi işlemekte sana karşı gelmemek hususunda sana biat etmeye geldikleri zaman, biatlarını kabul et ve onlar için Allah’tan mağfiret dile. Şüphesiz Allah, çok bağışlayandır, çok esirgeyendir…*** Evet İNSAN, İslama bağlanır TESLİM olursa yücelir yoksa ZELİL olarak çukurlaşır…

 

3.  HIRSIZ  VE  HIRSIZLIK… 21. Yüzyılda Hırsızlık O kadar REVAÇ bulan bir MESLEK olmuştur ki; Bazı yerlerde DEVLET erki dahi bu kişilere SÖZ geçiremez konuma düşmüşlerdir. Paralel DEVLET mahiyetinde adları MAFİA türü eşkıya odağı olan yıkılmaz güçler, akla hayale gelen gelmeyen her türlü değeri ÇALARAK gün geçtikçe büyümeye devam etmektedirler. HIRSIZIN adı büyük BABA olmuş, Devlet başkanından esinlenerek REİS olmuş, Üniversite Rektöründen üstün kabul görerek HOCA olmuş, gemisini yürüten kaptanı saf dışı ederek ARMATÖR olmuş ve sonu gelmez iştahı neticesinde dünya HAKİMİYETİNE soyunmuşlardır. Kanun, YASA, Nizam tanımazlığı ile bilinen HIRSIZ; soyacak ne varsa, hırsızlığa giden hangi YOL VE YÖNTEM varsa bütün ANA Arterleri kuşatmış doymak bilmez tamahıyla insanlığın mal ve canına kastetmeyi MESLEK bilmişlerdir… Peygamber Efendimiz (sav) bir hadisinde mealen şöyle buyurmaktadır: **Sizden öncekiler şu sebeple HELÂK oldular, Onlar, şerefli bir kimse hırsızlık yaptığı zaman, HIRSIZI serbest bırakırlar. Güçsüz bir kimse hırsızlık yapınca da, ona cezâ uygularlardı…(Eş-Şevkânî)**

 

4.  HIRSIZ  VE  HIRSIZLIK… Kardeşlerim, her ne türü olursa olsun Hırsızlık, en ILIMLI ifade ile büyük bir insanlık ayıbıdır. Hırsızlık ister bireysel yöntemlerle olsun ya da DEVLET kanalları tarafından TEŞVİK edilsin HARAM kazanç cümlesindendir. Örneğin bir memur eğer; Bu devirde MEMUR maaşına kaldıysak işimiz var diye yüzsüzlüğünü sergiliyor ve RÜŞVET ile iş yapıyorsa hırsızdır. Eğer bir yönetici; Benim MEMURUM işini bilir  diyerek hırsızlığa giden yolu daha da açıyorsa yediği, içtiği her şeyi ile HARAM işliyor demektir. Adı ne olursa olsun; Memur, Amir, Müdür, işbilir ve ya işbirlikçi…Yolunu kanunsuz bir şekilde buluyorsa; Hırsızlık yapıyor demektir. BU ahlaksızlık RESMİ dairelere girerse O MEMUR bir daha *YOLA GELMEZ*, O Amir artık *YOLDAN ÇIKMIŞ* demektir. Eskiden dilimizde YOL’LA ilgili hırsızlık, sadece *YOL KESME* denilen eşkıyâlık olarak bilinirdi. Zamanımızda hırsızlığın, eşkıyalığın, haramiliğin bin bir türlü YOLUNU açtılar. Sadece *YOL* kelimesiyle dilimize yerleşen yolsuzluk çeşitlerini bir çıpıda sayınca ne kadar farklı hırsızlıklar ortaya çıkarki bizim bir sayfalık incelememizin boyutları ne yazık ki bu kanunsuzluğu anlatmaya kifayet etmez… Bu yüzden diyoruz ki; Ülkenin adını lekeleyen hırsıza, uğursuza Lânet olsun…Her türlü hırsızlığı yapanın elleri kurusun…

 

Sermedkadir…

Schreibe einen Kommentar

Deine E-Mail-Adresse wird nicht veröffentlicht.