DAVAMIZIN ADI İSLAM…

DAVAMIZIN ADI İSLAM… DAVA bir insanın inandığı doğruları hayatına aktarma, yaşama, itikadıyla alâkalı olarak yapmış olduğu fiili ğayret, bedeni efor, topyekün emek verme çabası, inancından almış olduğu manevi destekle; düşünce, fikir, metod, sistem, usül doğrultusunda çalışma azmidir. *DAVA* öncelikle yaşanarak hayata aktarılmalıdır. Dava adamı eğer ihlasla kendi iman, itikad, inanç esaslarını çevresiyle paylaşma ğayretini güdüyorsa, kendi benliğini O davanın merkezine yerleştirmelidir. Dava bütünlüğü içerisinde bireyin öncelikle kendi davası hakkında geniş bir İLMİ konuma sahip olması vazgeçilmez bir usüldür. Ömer Nasuhu bilmen Rahmetli, kendisini sadece İSLAMİ ilimlerde değil DİN VE FEN ilimlerinin hepsinde söz sahibi olarak yetiştirmiştir. Hakeza Muhammed Hamdi Yazır gibi TEFSİR alimlerimiz diğer dilleri Türkçe’ye çevirecek kadar farklı ilimlerden haberdâr idi…Ramuz ul Ehadis’te kayıtlı bir hadiste Peygamber Efendimiz (sav) mealen şöyle buyurmaktadır:**Kul dört şeyden sorulmadıkça bir yere kıpırdayamaz: Ömründen; nerede tükettiğine dair. İlminden; nasıl âmel ettiğine dair. Malından; nereden kazanıp nerelere harcadığına dair. Cisminden; nerede yıprattığı hakkında…**

 

2.  DAVAMIZIN ADI İSLAM… Tevhid inancının temeli İLİM, İlmin temeli de; terbiye  ve saygıdır. Eğer bir kişi inandığı doğruların adamıysa yani inancının DAVASINI güdüyorsa; yaptığı ve yapacağı emek verdiği iş, meslek ya da sanat ne olursa olsun, mutlaka aşk ve sevgi ile meydana gelmelidir. İslami İlimler üzerinde eğitime karar vermiş bir kişi de bu yüce ve kutsal kararı verdiğinde bilmelidir ki; Alimlerin RUHU yerinde olan ilmin, her sanatın üstünde bir değer taşıdığı gerçeğidir. Nasılki ustalarına karşı saygılı olmayan sanatkârlar, ögrendikleri sanattan gerektiği gibi faydalanama imkânına sahip değillerse, İLİM öğrenmeye çalıştığı hâlde, Hocalarına karşı gerekli sevgi, saygı ve hürmeti göstermeyenler öğrendikleri bilgilerden yeterince faydalanamazlar…Yani *DAVA ADAMI* önce kendini yetiştirecek sonra ailesi ile ilmini paylaşacak, yakınlık sırasına göre, Allahın dinini anlatmayı ömür boyu sürdürmeyi kendisine ŞİAR edinecektir…İbni Mace’nin bizlere ulaştırdığı hadis mealen şöyledir:**İlim tâlep etmek her Müslüman ERKEK VE KADINA farzdır…** 

 

3.  DAVAMIZIN ADI İSLAM… Her birey inandığı mukaddes değerlerin hayata hakim olması mücadelesini vermelidir. Bizim Müslümanlar olarak davamız İLÂYI KELİMETULLAH davasıdır. Allahın dininin yeryüzünde HAKİM olması ğaya ve hedeflerin zirve noktasıdır. Kişinin inancına göre çalışması, davasına çalışmaktır, ğayretli olması, inandığı doğrular uğrunda çaba sarf etmesi olması gereken çalışmadır diye düşünüyorum. Bizim davamız dinimizi hurafelerden arındırarak düzgün bir şekilde yaşamak ve anlatmak olmalıdır. Ehli sünnet vel cemaat diye ifade ettiğimiz; Peygamber Efendimiz (sav) asrı saadet döneminde, 23. YIL insanlara söz, fiil ve hareketiyle İslamı nasıl yaşamış, uygulamalar ne şekilde olmuşsa, neleri güzel görmüşse bizim için ebedi güzellikte aynısıdır…Ne eksik ne fazla… Teslimiyet ve İTAATIMIZ; Allahu teala ve onun şanlı Rasulüne… Rabbimiz Enfal Suresi ayet. 46. da mealen şöyle buyurmaktadır:*** Allah ve Resûlüne itaat edin, birbirinizle çekişmeyin; sonra korkuya kapılırsınız da kuvvetiniz gider. Bir de sabredin. Çünkü Allah sabredenlerle beraberdir…***

 

4.  DAVAMIZIN ADI İSLAM… Kardeşlerim, Müslüman için DİN’İ aynı zamanda davasıdır düşüncesiyle hareket ederiz. Müslüman birey, hiçbir zaman iman ettiği ve gereklerini yerine getirmekle sorumlu olduğu dininin, hem kendisi için hem de bütün insanlık için temel bir *DAVA* olduğunu hatırından çıkarmamalıdır. Bizim için bu davanın anlamı, tarafımızdan yaşanılması gereken inancımızın; Müslümanım diyenler tarafından da yaşanabilir olması için üzerimizdeki görev ve sorumluluğun şuur ve  bilinci gereğince hareket etmemize bağlıdır. Buna göre bu davayı birilerine yükleyip kendimiz kenara çekilemeyiz. Sorumluluk ve yükümlülükten kaçmak müslümana yakışmaz…Bu dava için çaba ve gayret harcamak, nâfile ya da farzı kifâye bir ibadet değildir. Herkes için FARZI AYN’DIR. Tıpkı NAMAZ ibadetimiz gibi…Müslüman olduğunu söyleyen herkes gücü yettiğince bu davayı omuzlamak zorundadır inancındayız…Tirmizi’nin zamanımıza taşıdığı hadis mealen şöyledir: **işin başı islâm, direği namaz, zirvesi cihaddır…** Sallu alâ Rasulina Muhamm…

 

 

Sermedkadir…

Schreibe einen Kommentar

Deine E-Mail-Adresse wird nicht veröffentlicht.