ŞEYTAN TAŞLARKEN…

ŞEYTAN TAŞLARKEN… İnsanlar inançları gereği ya HİZBULLAH yani Allahu Tealanın safında ya da HİZBUŞŞEYTAN yani Şeytan taraftarıdırlar. Bu iki yolun bir üçüncüsü gibi görünen KENDİ NEFSİNİ putlaştırma hadisesi vardır ki; bu yol zaten İBLİS yani Şeytan karakterini ihtiva eden bir yöntemdir. İnanmış insanlar Allahu Tealanın birliğini her dönemde esas almışlardır. Yalnız bazı dönemlerde insanlar sapıklığı seçmiş, küfür bataklığına saplanmış, şirk denizine dalıp TEVHİD inancını unutmuşlardır. Rabbimiz böylesi ARA dönemlerde yeni bir ŞERİAT ile Peygamberini göndermiş ve böylece HAKKIN hakimiyeti sağlanmıştır. Unutulmamalıdır ki; TEVHİD inancı bütün dönemlerde ŞİRK’E galip gelmiştir.Allah inancı gönüllere, kâlplere yerleştikçe küfür, şirk, putperestlik, İNKÂR gibi  ne kadar engel ortaya koysa da; insanlık İSLAM inancına kuvvetle bağlanmış, inkâr hastalığı yerini İMAN kabullenişine bırakmıştır…Rabbimiz, Ahzab Suresi ayet. 21. de mealen şöyle buyurmaktadır:*** Allah: Elbette ben ve elçilerim galip geleceğiz, diye yazmıştır. Şüphesiz Allah güçlüdür, galiptir…***

 

2.  ŞEYTAN TAŞLARKEN… İnanmış insanlar olarak tabiidir ki; Şeytan taşlayacağız, İblisin ne gibi karakteristik özelliği varsa reddedeceğiz, Şeytan taraftarı olan zavallılar güruhuna kesinlikle inancımızdan TAVİZ vermeyeceğiz, küfür, şirk, putperestlik, İNKÂR namına her ne varsa elimizin tersiyle iteceğiz, İnkârcı zihniyetin her türlü felsefi yaklaşımlarını basit göreceğiz çünkü; İnanmış insan Allahu Tealanın safını paylaşmış demektir. Rabbimizin bütün emir ve yasakları bizim için MUTLAK doğrudur. Rabbimizin İLAHİ sözünü gerçekleşmiş bir hakikat olarak kabul ederiz. Eğer belirli bir zaman diliminde veya dünyanın sınırlı bir bölgesinde DAR kapsamlı bir uygulama bu gerçeğe ters düşüyorsa, bu uygulama tutarsız, temelsiz ve geçici olan bir uygulamadır. Onun yeryüzünde bir dönem varlığını sürdürmesi özel bir hikmete bağlıdır diye inanırız. Çünkü şeytan bu dünyada insanları saptırmak için her türlü VAAD tuzaklarını kurmuş beklemektedir…Rabbimiz Nisa Suresi ayet. 120. de mealen şöyle buyurmaktadır:***Şeytan onlara vaad eder ve onları boş umutlarla oyalar. Oysa şeytanın onlara vaadi, aldatmadan başka bir şey değildir…***

 

3.  ŞEYTAN TAŞLARKEN…Allahu Teala ve onun şanlı Rasulünün VAADİ ise MUTLAK surette gerçekleşecek hakikattir. Allah’a ve onun şanlı Rasulüne bel bağlayanlar mutlaka sonunda galip geleceklerdir. Şeytanı ve şeytanın askerlerini sembolik olarak taşlamak, İblisin tuzaklarına düşmemek, bizleri neticede İLAHİ mükafaatın en güzellerine ulaştıracaktır. Yeterki şeytanı yanımızdan uzaklaştıralım. Şeytan taşlama ameliyesi biz Hanefilere göre; Arefe günü ARAFAT vakfesinden sonra, Müzdelifeye doğru yola çıkılır SABAH Namazını Müzdelife’de, ilk vakti olan alaca karanlıkta kılarlar  vakfenin ardından güneş doğmadan Mina’ya hareket ederler. Mina’ya vardıkları zaman KURBAN bayramının birinci günü şafağın sökmesinden sonra; Akabe cemresinin yanında, ihrama girdiklerinden beri söyledikleri TELBİYE’Yİ kesip büyük cemre için hazırladıkları NOHUT tanesi büyüklüğündeki yedi taşı *BİSMİLLAHİ ALLAHUEKBER* diyerek teker teker Akabe cemresine atarlar. Birinci gün diğer cemrelere taş atılmaz…Şeytan taşlama işinin müstehab olan vakti güneş doğduktan sonra yapılmasıdır…

 

4.  ŞEYTAN TAŞLARKEN…Kardeşlerim, Kurban bayramının ikinci, üçüncü günü güneş batmadan önce her üç CEMRE yani şeytana TAŞ atılmaya devam edilir. Hanefî mezhebine göre hacıların dördüncü gün şafak sökmeden, MİNA sınırlarından ayrılmış olmaları şarttır. KURBAN bayramının birinci günü Akabe cemresine, diğer üç gün de her üç cemreye taş atılması FIKIH alimlerimizin ittifakı ile VACİP’TİR. Eğer bu ameliye terk edilirse CEZA kurbanı kesmek icap eder, konu FIKIH kitaplarımızda detaylı bir şekilde anlatılmaktadır. Bizler, Rabbimizin emrini dinleyip kesinlikle şeytanın tuzaklarına düşmemeye bakacağız. Şeytanın apaçık düşmanımız olduğu gerçeğini hiç bir zaman unutmayacağız. Şeytani vesveseleri kulak ardı edip özellikle BEŞ vakit namazlarımızı eda edip, secdeye varacağız…Evet hem şeytana TAŞ atacağız, hem de ibadetlerimize devam edeceğiz…Bakara Suresi ayet. 168. mealen şöyledir:*** Ey insanlar. Yeryüzünde bulunanların helâl ve temiz olanlarından yeyin, şeytanın peşine düşmeyin; zira şeytan sizin açık bir düşmanınızdır…*** Rabbim bizleri Kur’anı kerim ve Sünneti seniyyenin nurundan ayırmasın… Sallu alâ Rasulina Muhamm…

 

Sermedkadir…

Schreibe einen Kommentar

Deine E-Mail-Adresse wird nicht veröffentlicht.