VEFASIZLIK ÖRNEĞİ…Vefa duygusu mübarek, fazilet aşılayan insani meziyetlerin en önde gelen davranış bütünlüğüdür. Vefa deyince ahlâki hasletlerin tümü aklımıza gelir. Vefa bir iyiliği, güzelliği, üzerimizde olan hakkı, hukuku, herhangi birisinden gördüğümüz iyilikleri unutmama, iyilikte bulunanlara misliyle veya daha güzeliyle karşılık vermeye devam etme hissimizi kuvvetlendirir. Ömrümüz bir rüzgâr gibi esip giderken, zaman çarkı takvim yapraklarını bir bir kopartırken, bizim olan değerlerin ne kadarının farkında olup olmadığını vefa duygusuyla birebir yaşarız. Bu duyguyu yaşayan, yaşatan iyilik, kadir, kıymet bilen kişilere vefakâr dost gözüyle bakarız. En büyük vefakârlık, yüce yaratıcıyı tanımak, verdiği nimetlerin kıymetini bilmek, kulluk görevlerini eksiksiz yerine getirmektir. Vefa hissiyatının karşıtı, tersi olan vefasızlık ise ne yazık ki yaşantımıza ve kelime dağarcığımıza yaşayarak yerleştirdiğimiz olumsuzlukları yüklediğimiz kelimelerdendir…Tirmizi’nin zamanımıza aktardığı hadis mealen şöyledir:** Kardeşinle düşmanlığa varan tartışmaya girme, onunla kırıcı şekilde şakalaşma ve ona yerine getiremeyeceğin sözü verme…**Ne güzel ifadeler…Her zaman ki gibi…
VEFASIZLIK ÖRNEĞİ… Vefa sözcüğü dilimize geldiği anda bizleri en çok tefekküre sevk edecek hareket tarzı Allahu Tealaya karşı olması gereken sorumluluk ve mesuliyet duygumuz aklımızda yer etmelidir. Rabbimiz, en güzel şekilde yarattığını buyurduğu insanı her yönüyle en şerefli konuma getirmiştir. İnsan bu yönüyle incelendiğinde Rabbine karşı olan vefa duygusunu asla unutmaması gerekir kanaatını taşıyoruz. İnsan akıl baliğ olduktan sonra teklife muhatap olduğunu unutursa en büyük vefasızlık örneğini göstermiş demektir. Dış güzelliğinin yanında bütün organlarının ömür boyunca kusursuz çalışması, nefes alıp vermesi, Allahu tealanın en ince ayrıntısına varana kadar rızkını vermesi kişinin Rabbine duyacağı vefayı unutmaması için yeterli sebeplerdendir, kaldı ki yaradan bizlerin yaratılış gayesini de en sarih, açık, anlaşılır bir şekilde açıklamaktadır. Bu husus akil baliğ olan insan tarafından göz ardı edilir ibadet kavramı unutulursa en büyük vefasızlık yaşanmış olur. Rabbimiz Zariyat Suresi ayet. 56. da mealen şöyle buyurmaktadır:*** Ben cinleri ve insanları, ancak bana kulluk etsinler diye yarattım…*** Allahu Tealaya vefasızlık kulluk bilincini anlamamak demektir…
VEFASIZLIK ÖRNEĞİ… Bilindiği gibi Peygamberler Allahu Teala tarafından seçilmiş insanlardır. Allahu Tealadan almış oldukları emir ve yasakları insanlara tebliğ eden Peygamberler anlattığı her hususu hayatında birebir yaşayıp nasıl, neden, niçin gibi suallere meydan vermeden önder ve örnek olmaktadırlar. Peygamber Efendimiz (sav) 23. Yıllık saadet döneminde inanan insanların her türlü sorularını söz, fiil ve onayı olan sünneti seniyye ile yerine getirmiştir. Etrafında toplanan vefakâr müslümanların ilkleri olan Sahabeyi kiram Peygamber Efendimizin (sav) her sözünü, hareketini, onayını kendinden sonraki insanlara en güzel şekilde anlatmış, asrı saadete uygun yaşantının şifrelerini zamanımıza taşımışlardır. Sünneti seniyyenin yazılşı şekli hadisi şeriflerdir. Hadisi şeriflerden farklı hayat tarzını ortaya koymak, hadisi tanımamak, hadisi şerifleri yok saymak en basit anlatımla vefasızlıktır…Enes bin Malik’in zamanımıza aktardığı bir hadis mealen şöyledir:** Allah’ın Peygamberi (sav) bize hutbe verdiği zaman mutlaka şöyle buyururdu: ‘Emanete riayet etmeyenin imanı yoktur; ahde vefa göstermeyenin ise dini yoktur…**
VEFASIZLIK ÖRNEĞİ… Kardeşlerim, dost, arkadaş, sevdiklerimiz ya da bir şekilde beraberlik yaşadığımız insanların beklentilerimizin zıddına olan tavırlarını gördüğümüzde vefasızlık terimini kullanırız. Vefasızlık hadisesi insanları sukuti hayale uğratan bir sözdür. Üzerimizde hakkı ve hukuku olan insanların zor zamanlarında yanında olamamak, yaşamış olduğumuz günlerin hatırı değer bakımından bizim için ölçüye gelmeyecek kadar kıymetli olduğunu kavrayamamak, nankörlüğü hiç bir zaman üzerimize konduramasak ta, yapılan iyiliğin kadrinin bilinmemesi veya kötülükle güzel bir uygulamaya zıddı ile karşılık verilmesi hadisesidir. Vefasızlık güzelliklere yabancı olduğumuzun vesikası konumundadır. Zor zamanları beraber aşmanın adı vefa duygusu ise; küçük bir çıkar çatışmasında onca emeğin vefasızlıkla tersyüz edilişinden sonra, verilen onurlu mücadelenin etkinliği de saygınlığı da ne yazık ki tükenmeye mahkumdur…Vefa’lı olma erdemini devam ettirmek elimizdedir diye inanıyorum…Muslim’de bizlere ulaştırılan hadis mealen şöyle:**İyiliklerin en değerlisi, insanın babası öldükten sonra, baba dostunun âilesini kollayıp gözetmesidir…**Sallu al’a Rasulina Muhammed…