SEKÜLARİZM  İSLAMA YABANCIDIR…

SEKÜLARİZM  İSLAMA YABANCIDIR… Dünyevileşme. Sekülerleşme, Beşerileşme. Din adına her ne varsa veya İlahi iman ilkelerini basite alan kutsal adına ne varsa itikâdi değer ve ilkeleri bireysel ve toplumsal yaşantının dışına iten, sadece bu dünyayı yaşanabilir kabul edip, öte dünyadan İlişkisini ko­parma temeline dayalı insan merkezci düşünme ve yaşama bi­çimidir sekülarizm. Aynı zamanda, İlahi olanla bağların koparılması ideolojisi; İnsanı ken­di kendine yeter kabul etme felsefesi. Birbiriyle eş anlamlı olarak da kullanılan sekülarîzm ve laiklik, birincisi belirli bir hayat anlayışını diğeri de o hayat tarzının siyasal örgütlenme biçimini ifade etmektedir. Siyasi anlamda, sekülarizm kilise ve devletin ayrılmasıdır ki bu kilise ve devletin birleşmesi olan teokrasinin zıttıdır. Sekülarizm terimi farklı bağlamlarda kullanıldığı için, belirli ve kesin bir tanımını yerden yere, konudan konuya değişiklik gösterir. Demokrasi, laiklik, sekularizm batılın dayattığı din dışı terimlerdir. Sekülarizm Batıdan alınmış dini inancı bitirdiğini zanneden bir kavramdır. İslam inancıyla bağdaşır hiç bir tarafı yoktur. Kamer Suresi ayet. 17. mealen şöyle: ***Andolsun ki onu bir ibret olarak bıraktık, ibret alan yok mudur..?***

SEKÜLARİZM İSLAMA YABANCIDIR… Allah inancını, İlah kavramını, Din olgusunu  hayatın tümünden çıkarma çabasını amaç edinen; Laiklik, Ateizm ve Sekularizm arasında bir fark olmadığı bilinen bir gerçektir. Sekülerizmin bir başka tanımı da; dinin bir toplumun kamusal mesele ve işlerine karışmaması ve bunlarla bütünleşmemesini savunan ve belirten düşüncedir. Genelde Avrupa’daki Aydınlanma hareketiyle ilişkilendirilen sekülerizm, Batı toplumu ve siyasi gelişimi açısından çok önemli bir yere sahiptir. ABD’deki kilise ve devletin ayrımı ve Fransa’daki laiklik pratik anlamda olmasa da prensip bakımından büyük oranda sekülerizm kaynaklıdır. Ayrıca, sekülerizm din ve doğaüstü inançların dünyayı anlamak ve günlük hayat için temel teşkil etmediğini savunan sosyal ideoloji olarak da tanımlanmıştır.Rabbimiz İsra Suresi ayet. 89. da mealen şöyle buyuruyor:*** Muhakkak ki biz, bu Kur’an’da insanlara her türlü misali çeşitli şekillerde anlattık. Yine de insanların çoğu inkârcılıktan başkasını kabullenmediler…***  

SEKÜLARİZM İSLAMA YABANCIDIR… Sekülerizm, siyasi, toplumsal veya felsefi konuların savunulması ve ortaya konmasına verilen isim olarak kullanılan ilah kavramını dışlayan bir terimdir. Sekülarizm hakkındaki genel bir kanaat ta ateizme denk tutulmasıdır. Aslında birçok seküler birey, bireysel anlamda kendilerini dindar saymakta olsa da Dini kavramları yüzeysel olarak değerlendirmek tedirler. Ateizm tanrının varlığını sorgularken, sekülarizm dini otoritenin dünyevi işlerde yargıç olup olamayacağını sorgular. Sekülarizm siyasi, felsefi ve toplumsal alanlara nüfuz ettiği için birçok farklı olgu ve kavramda bulunmaktadır. Sekülarizmin özü nedeniyle nüfuz ettiği farklı kavramların bir kısmı bu maddede incelenmiştir. İslâm inancında seküler, sekülarizm ve sekülarizasyona karşılık olacak hiçbir terim mev­cut değildir. İslâm dini itikadi olarak, bunların kendisine uygu­lanmasına karşı çıkar. İslam toplumunda seküllarizmin  yerleşmesinde misyonerlerin büyük  etkisi  olmuştur  diyebiliriz… Fussilet Suresi ayet. 26. mealen şöyle:***İnkâr edenler: Bu Kur’an’ı dinlemeyin, okunurken gürültü yapın. Umulur ki bastırırsınız, dediler…***

SEKÜLARİZM İSLAMA YABANCIDIR… Kardeşlerim,Sekülarizm; semavi dinler yani tek tanrılı dinler öncesi Roma’daki çok tanrılı Pagan toplumu döneminde ortaya çıkmıştır. Paganlar şehir kültürü ile yetişmiş, çok tanrılı topluluklardır. İlk Hıristiyanlıgın  Roma’da yayılmaya başlaması ile seküler eğilimler güç kazanmıştır. Her türlü siyasal faaliyetler Sekülarizm oyunları aralığı ile kitlelere iletilmekteydi. Bu oyunlar sırasında Pagan tanrı ve tanrıçalara adaklar armağanlar sunulur ve taraflara ayrılan gruplar siyasal eylemlerini bu oyunlar sırasında ortaya koyarlardı. Sekülarizm, siyasal kültürün vazgeçilmez bir temel taşı haline gelmişti. Paganlara göre Hıristiyanlar *dinsiz* bir topluluktu. Çünkü bilinen tanrılarının dışında mücerred, belli bir tanrıya inanıyorlardı. Felsefi bir açıdan, sekülarizm devletlerin dogmatik bir inanç değil de nedensellik ve deneysellik üzerine kurulu olduğu, somut ve bilimsel temellere dayandığı kavramı ve düzenidir. Halâ laiklik, ateizm ve sekular düşünceye islami kimlik yamamaya ğayret edenler varsa çabaları tamamıyla boş olacaktır…Bizden söylemesi…Kaf Suresi ayet. 45. mealen şöyle:*** Biz onların neler söylediklerini daha iyi biliriz. Sen onların üzerinde bir zorba değilsin; şu halde, Benim kesin tehdidimden korkanlara Kur’an ile öğüt ver…*** Sallu alâ Rasulina Muhammed…

Sermedkadir…

Schreibe einen Kommentar

Deine E-Mail-Adresse wird nicht veröffentlicht.