1492. Yılında, ikinci Beyazid döneminde, İspanya ve Portekizden kaçan yüzbinlerce Yahudi, Selanik başta olmak üzere Osmanlı topraklarına yerleştirilmiştir. Aradan geçen 100 sene içinde Osmanlı sarayının bütün hizmetlerini tek elden yürütecek kadar etkili olmuşlar, Birinci Murat’ın kararıyla saraydan çıkarılan Yahudiler, tanınmaları için, padişahın fermanıyla başlarına kırmızı şapka, takke, başlık giymeye mecbur bırakılmışlardır. Orhan Pamuk adlı yazarın 1620.li yıllarda dedeleri *Benim adım kırmızı* kitabını yazmışlar, bilahare bu kitap yakın zamanda aslına uygun vaziyette tekrar kaleme alınmıştır. Bilindiği gibi, Osmanlı toplumunda ğayrı müslim tebeâ askere alınmıyordu. Bu yüzden Yahudi ve Hristiyanlar, hizmet sektöründe ve diğer mesleklere yönelmişlerdi. Osmanlıların hiç bir döneminde gayrımüslimlerin dinine, inancına herhangi bir şekilde müdahâle edilmemiştir. Yahudiler kuvvet bulduklarında emevi, Abbasi dönemlerinde vaad edilmiş topraklar fikrinden hiç bir zaman vaz geçmemişler bu sebebpten dolayı ülkeden koğulunca Avrupa ülkelerine kaçmışlardır…
Selanik’te,17. Yüzyılda, aynı sebepleri bayraklaştıran ve kendisini Mesih olduğunu ileri süren, İzmir doğumlu, Sabatay Sevi adında bir yahudi ortaya çıktı. Bu kişi yahudi kültürü hakkında geniş bilgiye sahipti. Yahudilerin beklenen Mesih’le ilgili bütün rivayetlerini ve sözlerini incelemişti. Sevi, Yahudilerin Avrupa’daki son savaşlarda neler çektiklerini görmüştü. Çocukluğunu ve gençliğini bu savaşın devam ettiği yıllarda geçirmişti. Sabetay Sevi kendini, beklenen Mesih olarak ilan etmek üzere hazırladı. İbadete ağırlık verdi. Değişik beldeleri dolaşmaya başladı. Yahudileri etrafında toplamak için davet çalışmaları yapıyor ve beklenen Mesih’in ortaya çıkma zamanının yaklaştığını söylüyordu. 1666 yılında, Yahudilere yönelik ilk mektubunu açıkladı. Bu açıklama için de yahudilerin oruç ve hüzünle geçirdikleri bir günü seçti. Çünkü bu günün üzüntü verici anılarla bağlantısı vardı. Bu mektubunda şunları söylüyordu: „Allah’ın ilk oğlu, Mesih ve İsrail halkının kurtarıcısı olan Sabatay Sevi den bütün îsrailoğullarına… Selam… diyerek beklenen günün geldiğini Yahudileri harekete geçirecek kişi olduğunu ilan etti…
Sabatay sevi emellerine ulaşamadan yakalandı. Muhakeme sonucu idam cezası verilince, Sultan, dördüncü Mehmedin huzurunda Müslüman olduğunu ilan etti. Tarihimizde *dönme* tabirinin kullanılmaya başladığı dönem 1666. tarihidir. Yahudiler neredeyse toplu vaziyette müslüman olduğunu söylese de Yahudi, Kabalistik inançlarını gizlice korumaya devam ettiler. Bu topluma zamanımıza kadar * Sabatayist* ya da kripto Yahudiler denmektedir. Korku ile sahtekârlığın her türünü başarıyla tatbik eden dönmeler, Yahudi ritüellerini, inançlarını gizli gizli devam ettirdiler. Sabatay Seviyi ise, Yahudi Mesih olarak tanıyıp bağlandılar. Sabatayist, dönme grubunun en büyük kolu Selanikten sonra İzmire yerleşmişlerdir.Sabatay Sevinin hanımının erkek kardeşi olan Yakup guerido, *Yakubi* adlı mezhebi kurmuştur. Selanik ve İzmir kökenli Yakubi yahudileri, Son dönemlerde Emanuel Karasu ve Teodor Herzl gibi ğayretli yahudilerin çalışmalarıyla İkinci Abdulhamid hanın tahtan indirilmesinde bile rol oynamış, İsrail devletinin kurulmasında görüş, fikir ve yön vermesiyle, en etkili olan iki şahıstır…
Kardeşlerim, bilindiği gibi Sabatayist, Yahudiler propağandayı, yayıncılığı, medya örgütlenmesini, banka, finans ve ekonomik dengeleri dünyada çok başarılı kullanan toplumdur. Örneğin Ilgaz Zorlu, bütün faaliyetlerini Türkiyede yapmasına rağmen, 2000 yılında Zvi Publishers‘ adında dev bir yayın şirketini kurmuş İsrail de din değiştirdiğini bildirmiş ve artık Yahudi olarak tanınmak istediğini açıklamıştır. Türkçe isim kullanmayı 300. küsur yıldır adet hâline getiren Sabatayistlerin etkisi sadece Türkiye de değil aynı iman ve itikadla, Polonya da da etkin vaziyettedirler. Bunun yanında; Sabatay Sevi’nin dünyanın belirli merkezlerinde bağlıları mevcuttur. Örneğin, Basel, Amsterdam, Hamburg ve Londra gibi…Başta Türkiyedeki Sabatayistler kendilerini davalarına öylesine adamışlardır ki; mal ve canlarıyla devamlı İsrail devletinin ayakta durmasının desteklemişlerdir. Filistin topraklarını işğal ettikleri gibi vaad edilmiş toprakların sahibi olmak için var güçleriyle çalışmaktadırlar. Şimdiki Filistinli müslümanların soy kırımında sabatayistlerin hepsinin eli aynı zamanda kan’a bulanmıştır…
Sermedkadir…