OLMASI GEREKEN…

Bazı meziyetler vardır ki; İnsan olmanın getirdiği bir yükümlülüktür. Aynı zamanda İslam dininin de hükümlerini yaşadığının kanıtı ve dililidir. doğruluk, dürüstlük, sadâkat, istikamet, hidâyet bulma eş manâları içerir. Sıratı müstâkim üzere olma gibi kelimelerle izah edilen doğruluk, yüce Allahın emrine ve koyduğu kurallara uyğun bir yol izlemenin gereği, insanların haklarına riâyet etme güzelliğidir. İman eden insan inandığı doğruları hayatına aktaran ve inandıgı gibi yaşama gayreti içerisinde olan Müslüman birey, Peygamber efendimizin (sav) güzel ahlâkını örnek almak mecburiyetindedir. Kur’anı kerim’de, doğruluğa dair birçok âyeti kerime yer almaktadır. Örneğin, Rabbimiz Yunus suresi ayet 108. de mealen  şöyle buyurmaktadır: ***De ki: Ey insanlar Rabbinizden size gerçek gelmiştir. Dogru yola giren kendisi için dogru yola girmiş , sapan da, kendi zararına sapmış olur. Ben, sizin bekçiniz degilim…İnsanlar, Polis, asker, bekçi, zabıta olmadan da doğru yaşayabilir…

Allahu teâla, hâlis, samimi ve sadakat ehli, dogru sözlü  kullarını azmış şeytanın şerrinden mutlaka ve her zaman korumaktadır. Sözünde doğru olması için uyarılan müminler, doğrulukları karşılığında inanıyoruz ki Cennete gireceklerdir. Onlara korku yoktur ve onlar üzülmeyeceklerdir. Şu nokta çok iyi bilinmelidir ki; Sadakatin, samimiyetin doğruluğun karşısında yalancılık, dalâlet gibi vasıflar yer almaktadır. Muttakiler, dindar insanlar, dinini her şeyin üzerinde tutan insanlar asla yalan söylemezler. Bilindigi gibi Peygamber efendimiz (sav)  *El Emin* olarak tanınmıştı. Müminler söz söylerken doğruyu söyler, gereksiz yere konuşmaz, kötü söz söylemezler; ya hayır konuşurlar yahut susarlar. Doğruluk, dürüstlük; düşüncede, hâl, harekette, sözde, niyette, iradede, azimde, vefâ ve âmelde doğru olmalıdır. Düşünce ve eylem birliği doğruluğun, dürüst olmanın, fazilet sahibi olarak yaşamanın esaslarındandır. Unutmayalım doğru ve dürüst olmak kur’an Ahlakına sımsıkı yapışmanın temel ilke’sidir…

Örnek ve önderimiz, Peygamber efendimizin (sav) en önemli vasıflarından biri doğruluk üzere olmasıydı. Bilindiği gibi doğruluk peygamberlerin en belirğin ahlâkıdır. Rabbimiz Hüd suresi ayet.112. de mealen***Emrolunduğun gibi dosdoğru ol…***buyurmaktadır. Peygamber efendimizin (sav) şahsında ümmeti olma şerefini taşıyan Müslümanların da doğru olmaları istenmektedir. Allahu teâla, müminlerin kendisinden korkmalarını, saygılı olmalarını, sözlerinde olduğu kadar özlerinde de doğru olmalarını emretmektedir. Abdullah İbni Mes’udun (ra) rivâyetinde, Peygamber  efendimiz (sav) mealen şöyle buyuruyor:** Şüphesiz ki sözde ve işte doğruluk iyiliğe yöneltir. İyilik de cennete iletir. Kişi doğru söyleye söyleye Allah katında sıddîk, doğrucu diye kaydedilir. Yalancılık, yoldan çıkmaya, fücûra sürükler. Fücûr da cehenneme götürür. Kişi yalancılığı meslek edinince Allah katında çok yalancı yani kezzâb diye yazılır.**Mümin yalan konuşmaz ve yalan ile iş yapmaz. Bilindigi gibi Yalan söylemek haramdır. Ne yazık ki esnafımız bu konuda çok düşüncesiz hareket etmekte hatta yemin etmektedir…

Kardeşlerim, toplumun birbirine emniyet içinde güven duyması, itimad etmesi, inanması esastır. Eğer bu hasletler bir defa kaybedilirse Allah korusun güvensizlik duyğusunun sonu gelmez. Ana baba evlada, Eşler birbirine itimad edemezlerse hayatımız zehir olur. Mümin, hata işleyebilir ancak, hainlik yapamaz ve yalan söyleyemez. İçi dışına, sözü işine uymamak, nifak alametidir. Nifakın temeli ise yalandır. Ashabı kiram nezdinde yalandan daha kötü bir şey yoktur. Çünkü, onlar, yalan ile imanın bir arada bulunamayacağını bilerek kendilerinden sonra gelen müslümanlara örnek  olmuşlardır…Kur’anı kerim âhlakı ve  Sünneti seniyye her zaman gözümüzü ve gönlümüzü adınlatmalıdır şöyle ki:Ebû Amr Süfyân İbni Abdullah (ra) mealen şöyle anlatıyor: Yâ Resûlallah. Bana İslâmı öylesine tanıt ki, onu bir daha senden başkasına sormaya ihtiyaç hissetmeyeyim, dedim. Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem:** Allah’a inandım de, sonra da dosdoğru ol…**buyurdu. Her an doğru sözlü ve salih âmel  işleme dileğiyle…

Sermedkadir…

Schreibe einen Kommentar

Deine E-Mail-Adresse wird nicht veröffentlicht. Erforderliche Felder sind mit * markiert