Bütün doğrular gün gibi meydanda olduğu halde, Kur’anı kerim, sünneti seniyye, zamanımıza kadar gelmiş olan islami anlatımlar öz’ünden hiç bir şey kaybetmediği hâlde inadına küfür müdafiiliği, inadına gavurluk, inadına kafirlik eden küfür milleti ve gayrımüslimler, Ebu Cehilin açmış olduğu çığırdan yürümeyi kendilerine meslek edinenler; 1440. yıl önce de vardı şimdi de var. Kitap kendilerine ha ulaşmış ha ulaşmamış, Kur’an diye bir kitap evlerinde ha var ha yok, yeryüzüne böyle bir kitap ha gelmiş ha gelmemiş gavur gibi yaşayan toplum bireyleri için fark etmiyor. Gavur gibi yaşayanlar; dini kavramlara ilgisiz, akaide karşı, mezhebe karşı, hadislere karşı vurdumduymaz, ibadetlere karşı duyarsız vaaz, irşad, tebliğ ve anlatımlara karşı kör ve sağır…Allahu teâla uyarmış uyarmamış, Peygamber efendimiz (sav) doğruları anlatmış anlatmamış gavur, kafir ve küfür ehli için hiç bir şey fark etmiyor…Yahudi gibi duvar seviciler, Hristiyan gibi noel seviciler Halkının ekseriyeti müslüman sanılan bir ülkede sanal çam gölgesinde gayrımüslim adetleri yerleştirmekle meşguller…
Hıristiyan yortusu yaklaştı, çam ağacı süslemeler, yılbaşı kutlamaları artık alenen yapılır hâle geldi. Müslüman olduğunu söyleyenler artık ıstakoz da yedikleri için mahalleden bahsetmemiz yersiz. Domuz yemek ayrıcalık, Rakı içmek millicilik sayıldığına göre artık yüzde doksan dokuza değil hitâbımız sadece müslüman olanlara diyoruz ki; Yeryüzündeki canlıların en şerlileri gavurluk, kafirlik, ateistlik, deistlik yani gayrımüslimlik peşinde koşanlardır. Evet işte bunlar yeryüzündeki mahlukâtın, yaratıkların en şerlileridirler. Hareket eden, canlıların içinde yeryüzündeki varlıkların en kötüsü, en zararlısı, gavurlar, kâfirler, müşrikler ve onların uzantılarıdır. Bunlar diğer zararlı varlıklar gibi sadece çevreyi bozmakla, mahvetmekle kalmıyorlar aynı zamanda nesilleri de mahvediyorlar, ırzları, namusları da mahvediyorlar, can, mal, akıl, nesil ve din emniyeti insanların dünyalarını da, âhiretlerini de mahvedenleri eline geçmiş durumda. Haram nedir, mekruh ne manaya geliyor, müfsidin kişiler üzerindeki etkisi gavurluk peşindekini ilgilendirmiyor. Kendisi kafirlik peşinde koştuğu gibi, iletişim araçları marifetiyle toplumu da ifsat ediyor sapıklığa sürüklüyorlar…
Gayrımüslim, ateist, deist, kafir, gavur ve küfür milleti denildiğinde genelde anlaşılan;İslam akaidinin dışında kalan, islam şeriatını benimsemeyen, İslam itikadında inanılması zaruri olan hususlara zıt eylem ve söylem içerisinde olan insanlar akla gelir. Gavur ya da kafir tabiri; Elfazı küfür yani islam şeriatına sözlü düşmanlık, reddiye veya efali küfür denildiğinde ise fiili düşmanlık ve reddiye anlaşılır. İslam şeriatı her neyi vaaz eylediyse islam dininin aksine, zıddına yapılan eylem ve söylemler gavurluk, kafirlik, küfür gayrımüslim toplumlarının bilinen alâmetlerindendir. Zamanımızda adına ister ateistlik, laiklik, deistlik, gavurluk, kafirlik ya da küfür toplumu denilsin; şu hakikat bir kere daha gün gibi ortaya çıkmıştır ki; *küfür tek millettir…*Rabbimiz Enfal Suresi ayet. 55. te mealen şöyle buyuruyor:***Allah katında, yürüyen canlıların en kötüsü kâfir olanlardır. Çünkü onlar iman etmezler.***Adı Yahudi, Hristiyan olmuş fark etmiyor, gayrımüslimler, müslümanlar adına hiç bir insan hakkı tanımaz, müslümanları istedikleri gibi öldürme hakkına sahip, bu konuda kendilerini sınırsız bir özgürlüğün tarafı sayarlar…Hiç bir babayiğit te onlardan hesap soramaz…Irak, Afganistan, Doğu Türkistan ve Suriye de olduğu gibi…
Kardeşlerim, gayrımüslim, Yahudi, Hristiyan, gavur, kafir, müşrik, küfür ehi ya da İslam şeriatından habersiz vurdumduymaz… adı ne olursa olsun; asla iflah olmayacaklar dünya hayatında da ahiret’te de kaybetmeye mahkum olacaklardır. Bu hakikati bilmek için kâhin olmak gerekmez. Zira tarih çöplüğü gavur, kafir, müşrik ve Allaha isyan içinde olan zalimlerle doludur. Nemrut, İbrahîm Aleyhiselama karşı kaybetti. Firavun, Musa aleyhiselama karşı yenilerek yok oldu. Ebrehe, ebabillerin hışmıyla kül oldu. Nuh, Lut, Hud, Salih Aleyhiselamlara karşı gelen inatçı kafirlerin, gavurların hepsi ve nice peygamber düşmanları da sapık davalarında eridi bittiler. Belki de, Firavun, Nemrut, Şeddat ve benzeri zalimler, bu günkü zalimlerden kat kat daha güçlü ve daha gaddar idiler. Ama hepsi de ilahi kudret karşısında bir hiç oldular. Onların torunları olan gavur gibi yaşayan kafir ve müşrik torunları zalimler de kaybetmeye mahkumdurlar…Bu günlerde Hristiyan özentileri İstanbul, Ankara, İzmir, Adana, Mersin başta olmak üzere çam ağacı dibini kendilerine kurtuluş simgesi seçmişler…Yazık…Çok yazık…
Sermedkadir…