Gönül arzu eder ki; müslümanın her işi özel ve güzel olsun. Doğduğu anda adı güzel olsun. Anne baba dünya ya gelen çocuklarına güzel isim versinler. İsim vermede uyğulanacak en önemli husus çocuğa verilecek ismin başka kültürleri çağrışım yapmaması, ecnebilerin isimlerinden farklı olması, müslüman kimliğine uyğun bir ad’ın verilmesidir. Müslüman Anne, babanın çocuklarına, uğursuzluk, çirkinlik, kabalık, yalancılık, hor ve hâkir görüln, eski inanışları telkin edecek isimlerden mümkün olduğunca kaçınmaları, sakınmaları lâzımdır. Dogum anından sonra yapılması gerekli olan hususları bizler bir müslüman olarak hayatımızın her anında, her konuda uymayı zaruri ve gerekli gördüğümüz bilinen bir gerçektir. Ömür boyunca ve kıyamet gününde aynı isimle çağırılacak olan kişinin ismi dini ile aynı karakteri üzerinde taşıması ne kadar güzeldir. Bu güzelliği ve özelliği her an üzerinde taşıyan kızımız ve oğluumuz inancımızla mütenasip isim sahibi olmalıdır. Ebu Davud’un, zamanımız ulaştırdıpı hadis mealen şöyle:**Şüphesiz ki sizler kyamet günü isimlerinizle, babalarınızın isimleriyle çağırılacaksınız. O hâlde isimlerinizi güzel koyun…**
İmanımız söz konusu olduğunda söz, fiil ve hareketlerimiz, örnek ve önderimiz peygamber efendimizin (sav) ümmeti olduğumuzun belirtisi, şiarı, mutlaka belirleyici olmalıdır. Çocuğumuzun dogum anından sonra yapılması gerekli olan hususları bizler bir müslüman olarak hayatımızın her anında, her konuda uymayı zaruri ve gerekli gördügümüz özelliğimiz olacaktır. İbni Abbas’dan (ra) gelen bir rivayet bu konuda bizlere yol göstermektedir. Bu hadisi şerif, çocugun doğumunun yedinci gününde yedi şey yapmanın sünnet olduğunu beyan buyurmakttadır, mealen şöyle:** 1.) isim verilir ve sünnet edilir. 2.) Ondan eza bertaraf edilir. 3.) doğan çocuk kız ise kulağı delinir. 4.) Akika kurbanı kesilir. 5.) Başı traş edilir. 6.) Akika kurbanının kanı sürülür. 7.) Traş edilen saçın ağırlığınca altın veya gümüş tasadduk edilir yani sadaka olarak dagıtılır. Adını islam’dan alan bir mü’min için ne güzel bir uyğulama. Bu uyğulamaya anne ve babanın itaatli, hassas davranması imanının bir göstergesi olacaktır. Manevi tevatür derecesini bulan rivayetlerin tesbit ettigi üzere Peygamber efendimiz (sav) bir çok kimsenin ismini kötü çağrışımlar yaptığı için degiştirmiştir…
Çocuklarımıza koyacağımız güzel isimle ilgili olarak sünneti seniyye de gelen ısrardan alimlerimiz konulacak olan ismin çocuk üzerinde ltesirli olacagını ileri sürmüşlerdir. Müslümanların kendi şahsiyetlerinin belirgin özelliginin ortaya çıkması ve zati özellikleriyle ortaya çıkması, bilinip tanınması çok çok önemlidir. Örneğin, tarihe şan vermiş müslüman Türkler in daha adı duyulduğunda sadece isimleri bile Avrupayı titretmeye yetiyordu. Çünkü şahsiyet ve karakterlerini imanlarından alıyorlardı. Bizler de şahsiyetimizle, karakterimizle, kişiligimizle, seciye’mizle, anne, babamızın bizlere verdigi ismimizle şerfli, haysiyetli bir yaşantının sahibi olmaya ğayret edeceğimiz açıktır. İmanları zaafa uğrayan, ibadet adına unutulmuş olan toplumlar bile isim hususunda dikkatli davranmışlardır. Örneğin, Bosnalılar neredeyse Sırplarla, Hırvatlılarla aralarında bir fark kalmadan, din ve diyanetlerini unutmuş bir vaziyette yaşamaya başlamışlardı. Ama bir zaman geldiki, bu her şeyini Hıristiyanlara uyduran topluluk isimlerinden başka İslamiyetle hiç bir bağı kalmayan toplum haline geldi. Bosnalılar büyük bir soykırıma ugradı. Sadece adları; İbrahim, Zeynel, Mürsel, Hasan ya da Ayşe, Fatıma, Zehra, Havva, Merve oldugu için…
Kardeşlerim, isim konusunda ana gayemiz şudur ki; anne ve babalar için yapmaları gereken âmel çocuklarına isim koyarken en saglıklı yolu tutmaları, çocuklarını küçük düşürecek, kişiliklerini zedeleyecek ad ve künyelerden sakınmaları; çocuklarına şeref, itibâr, onur sağlayacak, kişiliklerini, şahsiyetlerini, karakteristik özelliklerini sağlamca ayakta tutacak, maneviyat aşılayacak, her zaman yaşantılarında destek olacak isimler seçeceklerdir. Unutmayalım moda ile gelen isimlerin şeref ve itibarı moda kavramı süresince olacaktır. İsim konusunda mü’minlerden beklenen ise: samimi olmak, samimi davranmak, İslam dininin hükümlerine ters düşmeyen, adımızla, şanımızla, şerefimizle harfiyyen uymaya gayret sarfetmek, İslam dininin ilkelerini, düsturunu benimsemek ve ona sımsıkı sarılıp iyice teslim olmaktır. Çünkü müslüman demek teslim olan demektir. Ondan sonrası içinde deriz ki; Bütün bu gayret ve güzelce Hakka sıgnmadan sonra da Allah kuluna vekildir. O ne güzel yardımcı,ne güzel koruyucudur. Güllerin, çiçeklerin, ırmakları, nehirlerin, ağaçların,gecelerin, gündüzlerin, tohumların ve meyvelerin, en güzel isimlerin sahibi olan alemlerin Rabbine hamdolsun…
Sermedkadir…