Kategorie: Şiirler

TUTSAK…

Şehadeti zikreden dil mutlaka doğru söyler. Öz’ün sözünle olursa yalana dönmez diller. Yarattığı kulunu Rabbim mutlaka destekler. Gönül, kalbim, nefsimle islamın tutsağıyım… Ezan  sesi yükselince tabii felaha koşarız. Beş vakit namaz edâsı huzuruyla coşarız. Kıyam, rüku, secde’mizde miraca ulaşırız. Varsın, birsin şuuruyla yaradana tutsağım… Bunca niğmetler içinde boğulmuşuz adeta. Şükrün edâsı gerek zekat, fitre, sadakayla. […]

KARA ATMACA…

Düşmanlar kara bağlar dosta güven aşılar. Daha halâ kavramadı solak  bakan şaşılar. Şahin nazar  bekliyor işte  kara atmacalar. Boş konuşmak çene yorar  üretmek gerek… Ecnebi aşığı çok bıktık  entel dantelden. Savunacak gücün yoksa  talimat el’den. Sünepelik yetti ğayrı efendiyiz ezelden. Osmanlı  ruhu şadolsun bir selam gerek… Allahın izni  gereği  mü’min  daralmaz. Besmeleyle  başlayan iş yarım […]

ELİF…

 İçim huzura  doldu  gönlüme  aşkın düşünce. İnce, naif, rikkat dolu mushaf seni sevdirince. Hadid, Ali imran, Bakara başlarında görünce. Manâ şeref kazanıyor  elif  gibi  dik  durunca… Bir harf değil yalnızca  tefsirine  can kurban. Besmele  gözümü açar izah gelir sonradan. Sanki  zemzem  tadında  taddım  suyundan. Birden  kanım kaynadı; Fussilette  duyunca… Seven, sevdirdi belli ki; bakmadım […]

SİYAH BEYAZ RESİMLER…

Mazi’nin  derinliğini  anı’larla  doldurdu. Benim değil  kendi rengini de soldurdu. Yarım asır geçmiş sanal köprüyü kurdu. Hatırayı  tazeledi  siyah  beyaz resimler… Ne çok suçum  varmış  açık  ifşa eyledi. Dedikodu etmesede bir şekilde söyledi. Hayıflandım gençliğime birşey  demedi. Sükutuyla anlatır  siyah beyaz resimler… Sevincime ortak oldu üzüntüyü anlamaz. Yıllar  acımasız  geçmiş sırrım saklamaz. Nice sevdiğim ayrılmış […]

SECCADEM  PASPAS  DEĞİLKİ…

Çok  zor  günler  geçirdik  imtihan bildik. Bulgar asker postalını düşününce irkildik. Selimiye lekelendi kafir düşmandır dedik. Ayağın  kırılsın, beynin  tümden sulansın… Mü’min için  kutsal  secde mahalli deriz. Beş  vakit  misafirlikte dua, niyaz ederiz. Allahuekber  lafzıyla huzurunda  eğiliriz. Seccademi çığnayan gençliğine doymasın… Yetmiş küsur yıldır edep ahlak duymamış. Sanki umurundamı baş secdeye varmamış. Cenaze’den  başka  yerde  […]

AYAKLAR  BAŞ  OLURSA…

İşte o zaman görürsün  ayaklar baş olursa. Baş koyduğun seccane postalıyla basarsa. Büyük  yalan  söyle  diyen  danışmanıysa. Yaka  silkmek  evlâ  olur  aman  yanaşma… Dinden nasibi olmayan anlık fetva veriyor. Allahuekber lafzından  belli  nefret  ediyor. İnandığınız  Allah  sözleriyle  belâ  okuyor. Çeyrek domuz yiyici müslümana sataşma… İftara sahip çıkan  riyakâr, dönek  bitmiyor. Sabah imsak  bilmez akşam oruç […]

MÜLAHAZA…

Faydasızdır belliyse; hangi dağa yaslanayım. Herkesinki kendine; kime  derdim  anlatayım. Varmı ki  bir  çaresi  umut  olsa  sızlanmayım. Neşe ile dert kaynaşmış; İşte hayatın gerçeği… Çaresizlik  ar  geliyor  Rabbim öyle  dilediyse. Mücadelem sürecek ebediyen ahir  ömrümde. Bende sevi,nci sorma; Ümidim galip geldikçe. Ruh bedenle hemhâl olmuş unutturdu gerçeği… Akıl  sağlığım  yerinde şükür secdesi  yaparım. İbadet aşkı […]

KEVEN’LERİN ARASINDA…

Bahane  aramasın karşılıksız candan seven. Navruz, Menekşe gibi  açıvermiş yedi veren. Cana minnet bilmişim;Kangal,dikenli  keven. Muhabbet diyarında Amarat’a  kavuşmuşum… Hiç memleket sevilmezmi  toprağının mayası. Her nereye gider isem  geçmedi hiç  sevdası. Elli  yıldır  gurbetteyim  kerpiç  evimin  rüyası. Hep  benimle  yaşadı  mutluluktan uçmuşum… Sanki rahmet deryası yağmur ile karşılandım. Sevgi, muhabbet  içinde  sırılsıklam  ıslandım. Dünya bir […]

KEKLİK, KIRLANGIÇ, BILDIRCIN…

Bir  asalet  duruşunda  kendine  özgü  hâli. Ötünce sesi celbediyor yokki başka emsâli. Her evde can yoldaşıydı gençligimin hayâli. Kekliğe muhabbet duyan yaradanı zikreder… Süslü kafesler içinde kınalım diye severdik. Bir  ötmeye  başlayınca  iştiyakla  dinlerdik. Kulağın  pası  açılır  musıki  gıda  bellerdik. Kekliğin soyu tükendi  tüketenler derbeder… Ömrümce av olsamda avcı olmadım canlıya. Yaşayanı  kutsal  bidim  dayanamam  […]

SESİMİ DUYAN OLMADI…

Adeta  bomba  yağıyor nisan ayı ortasında. Savaş mevsimine girdik Avrupa yakasında. İnsanlar  çaresiz   kaldı  tankların ortasında. Niğmet azgını bitmiyor Rus ayısı  kudurdu… Nankörlük özel  insanda  tıynetleri  değişik. İmkan yanlış ellerde zulmet kâlpte yerleşik. Nice  suçsuz  öldürüldü  sinirleri  depreşik. Evi barkı  terkedenler  garip kaldı  doğada… Ümit fakirin  ekmeği  tuzu  kurular  bölüşür. Kadın, çocuk  cefa’da  kuvvetliler   döğüşür. […]