Kategorie: Tervihalar

BASİRET  BERRAK  OLSUN…

BASİRET  BERRAK  OLSUN… Kur’an ve Sünneti seniyyeden bağımsız hareket etmemek kaydıyla; Kâlp gözlerinin de açık olduğuna inandığımız insanlar her zaman özel bir ilgiye, sevgiye, muhabbet ve HÜRMETE mazhar olmuşlardır.  İDRÂK yeteneği her insanda farklı olduğundan dolayı UFKU geniş, düşünme, anlama, izah etme kabiliyeti bazılarına diğerlerinden daha da geniş yetenekler verildiğini gıpta ile izleriz. Zeka seviyemiz […]

VAKIA  SURESİ…

VAKIA  SURESİ… Rabbimiz tarafından, İnsanların bu dünyada yaşadıkları hayatlarının karşılığı olarak CENNET ya da Cehennem, ceza ve ya mükâfat verileceği ayetlerle beyân edilmektedir. VAKIA suresi, Mekke’de Habeşistan hicretinden sonra, Ömer efendimizin Müslüman oluşu döneminde nâzil olmuş ve 96. ayettir. Genel olarak bu surede; TEVHİD, kıyamet, ölüm ötesi hayat, hesap, kitap etraflı bir biçimde anlatılır. Ondan […]

BARIŞ, SULH, İTİDÂL ARAYIŞI…

BARIŞ, SULH, İTİDÂL ARAYIŞI… Kamplaşma, Ötekileştirme, kendi gibi düşünmeyeni dışlama, her ne yaparsa yapsın fikir birliği içindeki yandaşını koruma gayreti, kendi hırsızının suçunu örtme çabası, eğer benden isen en üstün konumdasın değilsen namert anlayışı… günümüz sosyal hayatını zedeleyen unsurlardan bazı olumsuz örneklerdir.  Her hâlukârde doğruyu, gerçeği, realiteyi ifade etmek bizlerin vazgeçilmez uygulaması olmalıdır. Yumuşak huylu […]

OSMAN YÜKSEL SERDENGEÇTİ…

OSMAN YÜKSEL SERDENGEÇTİ… Şair, Yazar, Gazeteci, Siyaset ve fikir adamı daha önemlisi Muvahhid bir Müslüman olan OSMAN YÜKSEL diyorki: Bir alem özlüyorum ki; Orada kadınlar DIŞ’TAN kızarmasın, boyanmasınlar.Yüzlerine bakınca KIZ’LIK ve gerçek kadınlığın kendine HAS O güzel edepli utancıyla İÇTEN kızarsınlar. Kadın sokakta yırtık yırtık dolaşmasın, erkeklerle dalaşmasın.  Özledigim âlemde kadın, sözde inkılapçıların, sokakta kafeslemek […]

DİN’DEN  TÂVİZ Mİ; ASLA…

DİN’DEN  TÂVİZ Mİ; ASLA… Birilerinin gönlünü hoş tutma gayretiyle, Kibar ve yumuşak davranırsam başka inanç sahipleriyle dostluk köprülerini atarım emeliyle, Müsamahakâr davranırsam şahsımı dışlamazlar endişesiyle, Hoşgörülü hareket edmezsem içinde bulunduğum toplumdaki statüm zarar görür hesabıyla hak ile batılı karıştırma taktiği, Bildiği hâlde muhatabına yalaka’lık maksadıyla bildiğinin aksini İKRÂR, Sırf uzlaşma çabası güderek maslahatçı bir yöntem […]

MUAMELÂT DEYİNCE ANLAŞILANLAR…

MUAMELÂT DEYİNCE ANLAŞILANLAR… Ğayemiz Allah, önderimiz Rasulullah, Düsturumuz Kuran, Yolumuz Sıratı Müstâkim, En büyük emelimiz Allah yolunda şehadettir diyen  ALİMLERE  her  zaman  ihtiyacımız  vardır. İster Âbid olsun, İster Alim olsun ve isterse Muvahhid olsun, İslamın hakim durumda olmadığı zamanımızda İslam alimlerine çok iş düşmektedir. İslam alimlerinin sorumluluk ve mesuliyetleri çok büyüktür. Çünkü onlar toplumun her […]

NİZAMİYE MEDRESELERİ…

NİZAMİYE MEDRESELERİ… Bilindiği gibi, Mukaddes kitabımız Kur’anı Keriminin, ilk ayeti *Allahın adı ile*okumayı emretmektedir. Bu Kitabın gönderildiği Peygamber Efendimiz de (sav) Ümmetine bu yolda gerekli uyarıyı yapmıştır. Kur’ânı Kerim ve Sünneti Seniyyenin bu konudaki emirlerini göz önünde bulunduran MÜSLÜMANLAR, daha İslâm’ın ilk yıllarından itibaren öğrenmek için bütün imkânlarını seferber etmişler, İlmi faaliyetler, başlangıçta bütünüyle DİNİ […]

DİLİMİZDE TEBBET  SURESİ…

DİLİMİZDE TEBBET  SURESİ… Kur’anı kerimde Nazil olma sırasına göre ALTINCI sure olan TEBBET Suresi; Mekke müşriklerinin Peygamber efendimize (sav) ve beraberindeki bir avuç Müslümana, ölsünler, yok olsunlar, aç kalsınlar, dağılıp gitsinler, bu imanlarından vaz geçsinler, İnançlarını terk etsinler diye ekonomik ve siyasal boykota kalkıştıkları bir srada nazil olmuştur. TEBBET Suresinde helâki anlatılan Allah Rasûlulünün amcası, […]

AHLÂKİ  DEJENERASYON…

AHLÂKİ  DEJENERASYON… Ülke idaresini fabrika patronluğuyla karıştıran, Memleket gezileri düzenleyip halkın sorunlarına eğilmeyi çocuk oyuncağı zanneden tuzu kuru, EDEBİ ZAAF içerisindeki sözde bir milletvekili günlerdir kamuoyunu meşgul etmektedir. Bir vatandaşı görünüşte samimi bir şekilde kucaklayıp kulağına zehirini akıtırken gelişmiş MEDYA ağını hesaba katmayan bu şahıs; ÇİRKEF diline mağlup olmuş, Kendini ZEKİ konumundan APTAL seviyesine indirgemiştir. […]

KEHANET  ISRARI…

KEHANET  ISRARI… Müslüman olmadan önce Türkler, ŞAMANİST bir inancın sahibi idiler. Her hangi bir konuda başvurdukları mercii:*KAM* diye bilinen kişiydi. KAM aynı zamanda gelecek zamanda VUKU bulacak olayları anlatan, haber veren KÂHİN idi. İnanç konularında KAM denilen şahıs bütün gizli sırları bildiğini söyler, insanları söz, fiil ve hareketleriyle İKNÂ ederdi. İslam dini NÂZİL olmadan önce ARAP […]