Kategorie: Tervihalar

CİN’LER…

CİN’LER… Gizli SIR’LARLA dolu yaratıklardan birisi de CİN TAİFE’SİDİR. *CİN*:  Gizlenmek, GİZLİ KALMAK, GÖZLE GÖRÜLEMEYEN gizli kuvvetler gibi manâ’lara gelmektedir. Cinlerin bir tek ferdine *CİNNİ* denir. *CAN* kelimesi CİN kelimesi ile eş anlamlıdır. İFRİT CİN’LERİN değişik tür’üdür. CİN’LER LÂTİF varlıklardır. Insanlar gibi sorumludurlar. Onların da MÜSLÜMANI VE KAFİRİ vardır. Cinlerin kafirleri şeytanlardır. İBLİS de bunlardandır. […]

FELÂH…

FELÂH… İfade ettiği manâ olarak *FELÂH* Arzu edilen şeyleri ELDE ETME, istenmeyen şeylerden kurtulma, GAYE’YE ULAŞMAK, HAYIR, NİMET, REFAH VE SAADET içinde bulunma gibi güzellikleri ve özellikleri içerisinde saklayan bir İbare’dir. FELÂH, bir terim olarak; kişinin DİNİ VE ÂHLAKİ yükümlülüklerini yerine getirmesinin sonucunda dünyada elde edeceği BAŞARI VE MUTLULUK’LA, âhirette ulaşacağı EBEDİ KURTULUŞ ve SAADETİ […]

TÖVBEESTAĞFİRULLAH…

TÖVBEESTAĞFİRULLAH… Manâ olarak *TÖVBE*, ya da TEVBE, DÖNMEK anlamına gelen bir kelimedir. TÖVBE, Allah Teâlâ’nın kullarına bağışladığı en büyük LÜTUF kabul edilir. Çünkü TÖVBE; KİR’DEN, PAS’TAN TEMİZLENME, hastalıkların TEDAVİSİ, kötü KOKU’LARIN giderilmesi ve karanlıklardan NUR’A; sapkınlıktan SIRATI MÜSTÂKİME dönüştür. *MÂNEN ARINMA* ve yeniden doğuştur. Günahkâr bir kul için bundan daha büyük bir LÜTUF düşünemiyoruz. Kıyamet […]

UBUDİYET… 

UBUDİYET… Her yönüyle ALLAHIN emirlerine İTTİBA etme, UYMA, İTAATLA BAĞLANMA, koyduğu  YASAKLARDAN, HARAMLARDAN, nehiylerinden de içtinâb etme yani uzaklaşma hâlisdir *UBUDİYET*… Tabiidir ki; Müslümanlar Rabbimizin Emirlerini yapmak ve yasaklarından kaçınmak zorundadırlar. UBUDİYET, Kul’luk  bilincinin  ÖZ’ÜNÜ TEŞKİL EDER. Kulluk ifadesi sadece NAMAZ, ORUÇ, ZEKAT, HACC ibadet’lerini içine  almaz. Mükellefin kul ile, Allah Celle Şanuhu ve toplum ile […]

MUCİZE…

MUCİZE… Sadece ve SADECE Peygamberlere HAS HARİKULADE, OLAGANÜSTÜ hâl’dir *MUCİZE*… Gerçekte MUCİZE; tabiat kanunları ve âdetler üstü, FEVKALADE, MUHTEŞEM BİR OLAY’DIR. Allahu Teâlâ Mucize ile inkârcıları, bir benzerini getirmekten ÂCİZ bırakır; peygamber olarak SEÇTİĞİ ZAT’I TASDİK EDER, peygamberlik iddiasının doğruluğunu İSPAT etmek için onda âdetler üstü HARİKA bir şey gösterir. İşte bu, onun peygamberliğini ispat […]

GAYB…

GAYB… Manâ itibariyle *GAYB*: Hazır bulunmayan, GİZLİ OLAN. Duyu organlarıyla doğrudan ya da dolaylı olarak ULAŞILAMAYAN bilgiyle kuşatılamayan, müşâhede alanının DIŞINDA kalan her şeydir. Kur’anı Kerimde GAYB kelimesini, insanların içlerinde taşıdıkları şeyleri, gelecekleriyle ve dönecekleri yerle ilgili hususları, geçmişte kalmış kişi ve olayların bilgisini, İNSAN DIŞI VARLIKLAR dünyasını, AHİRET HAYATINI ve GELECEK olayları içine alacak […]

SAHABE…

SAHABE… manâ itibarıyla *ASHAB*: Arkadaş anlamına gelen – SAHİB – kelimesinin çoğuludur. *ASHAB*: İslami ıstılahta Peygamber efendimizin (sav) Allahın Rasulü, Peygamberi olduğuna İMAN ederek ONU GÖREN ve Müslüman olarak ölen kimselerdir. Sahabi sayılabilmek için AZ DA OLSA Peygamber efendimizle görüşmek şarttır. Peygamber Efendimizi (sav) RÜYASINDA görenler Sahabi sayılamazlar. Peygamber efendimizi henüz kendisine Peygamberlik gelmeden önce […]

DAVA….

DAVA…. Hemen ifade edlim ki; DAVA’DAN kasdımız, EN MUKADDES dava, en HAYIRLI MÜCADELE, en GÜZEL UĞRAŞ tabii ki İSLAM DAVASI’DIR. Dava lügatte; Takip edilen FİKİR, İDDİA, bir kimsenin hakkını aramak üzere UĞRAŞ VERMESİ, hakkı olanın İDDİA ETMESİ, kendini haklı görüp veya zannedip ÜSTÜN FİKİR beyan etmek, Cenabı Haktan HAYIR VE RAHMET dilemek. Bir kimseyi bir […]

ALLAHUEKBER…

ALLAHUEKBER… İnanıyorum ki *ALLAHUEKBER* kelâmını anlamak EZAN’I anlamaktan geçer. Ya da şöyle de diyebiliriz; *ALLAHUEKBER* lafzı en güzel şekliyle, MİNARE’LERDE, ŞEREFE’LERDE ve EZANI MUHAMMEDİYYE ile  ifade edilmektedir. *ALLAHUEKBER* Lafızlarıyla Mutlak ve Siyasi hakimiyetin ancak ALLAHA AİT oldugunu  Dünyaya ilan eden Ezanı Muhammedi, İslam toplumunun  YÖNETİM ŞEKLİNİN, ancak İslam dininin hayat kurallarına, DÜSTURLARINA dayalı olabilecegini bildirir […]

ELHAMDULİLLAH…

ELHAMDULİLLAH… Allahu Teala’yı ve O’nun Rabliğini anlayan samimi bir müslüman hamdi’ni yalnızca Allah’a yapar. O her zaman *ELHAMDULİLLAH* diyerek Yaratıcıyı hakkıyla ÖVER VE YÜCELTİR.  *HAMD*, bir nimetin veya güzelliğin KAYNAĞI ve sahibi olan gücü, övgü ve yüceltme sözleriyle anmaktır. Bir başka deyişle *HAMD*; isteğe bağlı bir iyiliğe veya onun başlangıç noktası olan bir yardıma karşı, […]