FIRSATLARIN EN GÜZELİ…

Bir Ramazan ayı ile daha şereflenmek üzereyiz. Rabbimizin kuluna vermiş olduğu en büyük fırsat kulluk bilinci ve ibadet etme ameliyesidir.İmanımız en büyük zenginliğimizdir. Allaha  inananlar çok güçlüdür. Çünkü onların safında Allahu teâla vardır. Çünkü mü’minler Allahu teâlanın desteğindedirler. Çünkü müslümanların ellerinde kâfirlerin ellerinde olmayan manevi kuvvetleri vardır. Allaha karşı hangi güç, hangi kudret baş edebilir ki ? Müslümanların desteğinde Al­lah’ın melekleri vardır, meleklere karşı hangi güç durabilecektir…Müslümanların desteğinde dağlar, taşlar, semalar, rüzgarlar vardır. Rüzgarlara karşı, depremlere karşı kim karşı durabiliyorki. Suları kim durdurabiliyorki. Önceki toplumları helâk etmek üzere Rabbimizin gönderdiği o müthiş helâk âyetlerinin önüne kim geçebi­lir ki. Bu güne kadar kim geçebilmişki. İmanlıyız, inançlıyız bu sebepten dolayı, hem dünyada hem de ukba’da gerçekten üstün olanlardanız… İzzetimizi artıran rabbimize şükürler olsun… Ramazan ayı bereketiyle cümlemizi nurlandırsın inşaallah…

Ramazan ayı kurtuluşumuza, yeniden dirilişimize bir fırsattır. Oruç Rabbimizin bizleren sunduğu şükrümüzün bir nişanesidir. Niyet etmek gönlümüzün huzurunu artıran sıhhat iksiridir. Sahura kalkmak mü’min olma safımızın en güzel göstergesidir. Sabah namazı için hazırlanmak, yönüm kıbleye, kıblem kâbe’ye diyerek Allahu teâlanın büyüklüğünü ifade etmek, Rabbimizin bizleri huzuruna kabulünün manevi kuvvet kaynağıdır. İftar zamanına sağ salim kavuşmak, rabbimizin vermiş olduğu nimetlerle nefes alıp vermek hamdü senamızı ne kadar artırsak ulaşamayacağımız güzellik ve özelliklerdendir. Gecenin sonunda Teravihlerle kuvvet tazelediğimiz için Rabbimize şükrediyoruz. İnanan insanlar olarak son günlerde çok zor günler yaşadığımız bir gerçektir. Bir yandan zorba  devletlerin Müslümanları yok etme çabası içinde elinden gelen bütün imkanlarıyla saldırdığına şahit  oluyoruz öte yandan kendi içimizdeki münafık karakterli işbirlikçi hainlerin söz, fiil, hareketleriyle mahzun oluyoruz, bir başka taraftan, Sünneti seniyye cahillerinin din adına şaşırtıcı âhkam  yürütmeleriyle Müslümanların kafa karışıklığını artırdığını görüyor,  yürütülen ters mantık’tan rahatsız oluyoruz. Her şeye rağmen Allah var gam, keder yok bu günler de geçer diyoruz Allahın izni ile…

Sahihi Muslim’in bizlere ulaştırdığı hadiste,Peygamber efendimiz (sav) mealen şöyle buyurmaktadır:**Müminin durumuna şaşılır…Her hâli kendisi için hayırlıdır. Bu durum yalnız mümine mahsustur. Başına sevinecek bir hâl geldiğinde şükreder; bu onun için hayır olur. Başına bir sıkıntı geldiğinde ona sabreder; bu da onun için hayır olur…** Rabbimizin, ruhumuzu, gönlümüzü, kalbimizi serinleten, huzur veren, mukavemetimizi artıran morâl dünyamızı rahatlatan Rabbimizin buyruğu, Alklah rasulünün ümmetine olan sevgisi bizleri güç, kuvvet bakımından zirveye taşımaktadır. Şu hususu hemen arz edelim ki, ilk defa sıkıntıya düşen, üzülen, huzuru bozulan zamanımız Müslümanları  değildir. Örnek ve  önderimiz peygamber efendimizin (sav) yaşadıgı saadet asrı döneminde, Uhud  savaşı sonunda mahzun olan müslümanlara dolayısıyla aynı itikada sahip olan ümmeti muhammede  Rabbimiz, ilahi emriyle buyuruyor ki; Gevşemeyin, Uhut’ta Rabbinizin bir imtihanı gereği başınıza gelenlere bakarak gevşeyip, korkup Allah yolunda cihaddan geri dur­mayın. Üzülmeyin, Allah yolunda başınıza gelenlere, verdiğiniz kur­banlara, cennete gönderdiğiniz şehidlerinize, kaçırdığınız fırsatlara, elde edemediğiniz zafere, elinize geçmeyen ganimetlere üzülmeyin. Gerçekten inanıyorsanız üstün olan sizlersiniz…

Kardeşlerim, Ramazan ayı Rahmet, bereket ve mü’minler için aynı zamanda günahlardan kurtulmak için fırsatlar ayıdır. Çünkü bu ayda şeytan bukağılarla bağlanmakta, inanan insanları gaflete, dalalete, sapıklığa düşürmek için düşmanlığı elinden alınmaktadır. Unutmayalım ki, bizler Mü’miniz,  bizim saflarımız belli, yolumuz sıratı müstâkim yani yolların en doğrusudur. Müslüman şahsiyyet, izzet sahibidir. Zillete, hor’luğa, esarete, kafir’lerin, müşrik’lerin, Putçuların, tağut’ların, zalimlerin, münafık’ların, kol kola yürümeleri mü’mini inandığı doğrulardan ayıramaz. Filistinde üç yaşındaki çocukların bile zamanımız insanına aşıladığı korkusuzluk imaının tezahürüdür. Değilmi ki; bizim destekçimiz Rabbimiz. Zaman mahzun olma  zamanı değil mücadele etme elimizden ve dilimizden gelediği şekilde inancımızı âmel sahasına aktarma zamanıdır. Şeytan ve şeytanın safını kuvvetli, güçlü  ve iktidarda görenler  Rabbimizin izniyle en sonunda zelil olacaklardır. Mü’min ise izzet sahibidir. Bu mübarek günleri kurtuluşumuza vesile, ramazanı dirilişimiz için fırsat bilelim…Allahın selamı, rahmeti, bereketi cümlemizin üzerine olsun, Ramazan ayının nuru ile aydınlanalım inşaallah…

Sermedkadir…

Schreibe einen Kommentar

Deine E-Mail-Adresse wird nicht veröffentlicht. Erforderliche Felder sind mit * markiert