Hayırda Yarışmak

Cenabı hak Bakara suresi ayet.148.de mealen şöyle buyurmaktadır: *** Herkesin yöneldiği bir kıblesi vardır. (Ey müminler!) Siz hayır işlerinde yarışın. Nerede olursanız olun sonunda Allah hepinizi bir araya getirir. Şüphesiz Allah her şeye kadirdir…*** Kardeşlerim Rabbimize binlerce şükürler olsunki bugün Ramazan ayının beşinci gününü ve ilk cumasını idrak etmiş bulunuyoruz. Bilindigi gibi, Ramazan ayı Rahmet, bereket ve yardımlaşma ayıdır. Allahın rızasını umarak, Bugün burada iftar veren kardeşlerimizden Allah razı olup keselerine bereket versin. Allah (c.c.) biz Müslümanlara „Hayır işlerinde yarışın“ emrini vermiştir. Müslüman hayır ve hizmet ehlidir. İyilik severdir. Tabiidirki, İnsanlar birşeylerin peşinde koşarlar. Müslümanlara ise hayır işlerinde koşmak yaraşır. Çünkü en büyük ödül, mükafat bu yarıştadır. Şükürler olsunki Müslümanlar her konuda hiç bir şekilde darda kalmayacak kadar bilgi sahibi edilmişlerdir. Kuran ve Sünneti seniyye bizleri aklımıza gelen ve gelmeyen her konuda bilinçlendirmiştir. Örnegin Rabbimiz Kuranı kerimde Müslümanların, yardım edilen değil yardım eden kişi olmalarının daha iyi olduğunu bildirmiştir. Rabbimiz cümle müslümanlara veren el olmayı nasib eder inşaallah…

2. Rabbimiz Ali imran Suresi ayet.134. de mealen şöyle buyurmaktadır: *** O takvâ sahipleri ki, bollukta da darlıkta da Allah için harcarlar; öfkelerini yutarlar ve insanları affederler. Allah da güzel davranışta bulunanları sever…*** Kardeşlerim, Yardımlaşma, toplum hâlinde yaşamanın doğal bir sonucudur. Hem başkaları ile yaşamak, hem yardıma ihtiyaç duymamak imkânsızdır. Bunun için İslâmiyet yardımlaşmayı, bütün maddî ve mânevî hayatımızı kapsayacak şekilde en geniş sınırları ile ele almış ve dinî-ahlâkî bir görev olarak ortaya koymuştur. Kur’an-ı Kerîm’in pek çok âyetinde bu konuya temas edilerek, müslümanlar yardımlaşmaya teşvik edilmiştir. Peygamber de sayısız hadislerinde maddî ve mânevî yardımın insan hayatındaki önemini dile getirmiştir. İbni ömer radıyallahu anhtan rivayet edilen hadis mealen şöyle:**Müslüman müslümanın kardeşidir. Ona zulmetmez, onu yalnız bırakmaz. Kim kardeşinin ihtiyacını giderirse, Allah da onun ihtiyacını giderir.Kim bir müslüman kardeşinin bir sıkıntısını giderirse, Allah da, onun kıyamet sıkıntılarından bir sıkıntısını giderir.Kim müslüman kardeşinin ayıbını örterse, Allah da kıyamet gününde onun ayıbını örter…**
Cenabı hak bizleri yardım etmekten geri bırakmasın. Elindeki nimetleri ihtiyaç içindekilerle paylaşmayı nasip eylesin…Amin.

3. Peygamberimiz Efendimiz(sav) mealen şöyle buyurmuştur:** Yararlı işler görmekte acele ediniz… Zira yakın bir gelecekte karanlık geceler gibi bir takım fitneler ortalığı kaplayacaktır. O zamanda insan, mü’min olarak sabahlar, kâfir olarak geceler, Mü’min olarak geceler, kâfir olarak sabahlar. Dinini küçük bir dünyalığa satar… (Müslim)** Kardeşlerim, Müslümanlar herşeyde orta yolu tutmaya dâvet edilirken, hayır işlerinde yarışa çağrılması çok mânidardır, anlamlıdır. İyilik yarışı öylesine mukaddestir ki, bu yarış cennetle sonuçlanır.İyilik yapmayı, faydalı işler görmeyi şeytan ve nefis istemez. Onun için nefis ve şeytan bu tür işlerin daima tehir edilmesini isterler. Onlara asla itibar etmemek lâzım. Bugünkü hqaberlere baktıgımızda sadece 5 günde Somalinin güneyinde beş yaşın altında 29.bin çocugun öldügü ifade ediliyor. 1,5 milyarlık, çok geniş bir coğrafyaya yayılmış İslam âleminde büyük, korkunç, yürek parçalayıcı facialar yaşanıyor. Dilleri, renkleri, ülkeleri, kültürleri nasıl olursa olsun, onlar bizim kardeşlerimizdir. Biz Müslümanlar dinimizin emirleri dogrultusunda hareket etmek mecburiyetindeyiz. Elimizden geldigince ve dillerimizdeki dualarımızla kardeşlerimiz le beraber olalım. Cenabı hak bizleri elinde olan nimetleri muhtaç olanlarla paylaşanlardan eylesin.Amin

4. Cenabı Hak Maide suresi ayet.2.de mealen şöyle buyurmaktadır: ***İyilikte ve kötülükten sakınmakta birbirinizle yardımlaşın; günah ve düşmanlıkta yardımlaşmayın…*** Kardeşlerim. Kur’an-ı Kerîm’den öğrendiğimiz her bir gerçeği, her birimiz günlük hayatımızda da görmekteyiz. İnsanlık tarihi boyunca olduğu gibi bugün de hiçbir toplumda, ortak bir hayat ve geleceği paylaşan insanlar aynı düzeyde değildir. Zayıfı, güçlüsü, fakiri, zengini, erkeği kadını, imkanları bol olanı, fakirlik ve zaruret içerisinde kıvrananı… ile insan toplulukları her zaman birbirlerine muhtaçtırlar. Pek çok ve değişik konuda zengin fakire, güçlü zayıfa başvurmak zorunda kalmaktadır. Hiç bir zengin, „Benim kimseye ihtiyacım yoktur“ diyemez. Çünkü servetini çalıştırdığı insanların gücü ile kazanır; „Benim param var, kimi istersem çalıştırırım“ demesi bu gerçeği değiştirmez. Zira, kimi çalıştırıyorsa ona muhtaç oluyor demektir. Ne tarafa bakarsak bakalım bütün sosyal ilişkilerde böyle durumlarda karşılaşırız. Bütün insanların ister istemez bir başkasının gücüne, parasına, fikrine muhtaç olduğunu görürüz. kadın erkeğe, genç ihtiyara Kısacası insanlar birbirine muhtaçtır. Peygamber efendimiz (sav): **Kardeşini güler yüzle karşılamaktan ibaret bile olsa hiç bir iyiliği hor görme…** buyurmaktadır. Cenabı hak bizleri birbirlerini anlıyan ve hakkıyla yardımlaşanlardan eylesin…

Sermedkadir

Schreibe einen Kommentar

Deine E-Mail-Adresse wird nicht veröffentlicht.