Cenabı hak Bakara Suresi ayet.2.de mealen şöyle buyurmaktadır: *** Ey Rabbimiz! Onlara, içlerinden Senin âyetlerini kendilerine okuyacak, onlara Kitap ve hikmeti öğretecek, onları temizleyecek bir peygamber gönder. Çünkü üstün gelen, hüküm ve Hikmet sahibi olan, her şeyi yerli yerince yapan yalnız Sensin..*** Kardeşlerim Hikmet ve hüküm sözcükleri aynı kökden gelen bir kelimelerdir ve aynı kökten gelen kelimeler içerisinde en zengin anlam sahasına sahiptir. Hikmet mana olarak, kötülükleri ortadan kaldırmak, iyilikleri elde etmek, gerçeği yakalama noktasında ilim ve akılla hareket etmedir. Hikmet, Allah (c.c.) açısından, eşyanın bilinmesi, tutarlı ve anlamlı bir şekilde icad edilmesi; kul açısından ise, varlıkların bilinmesi ve hayırlı iş yapılmasıdır.Hikmet ile hükm kelimeleri Kur’an’da bazen aynı anlamda kullanılmaktadır. Hikmet, hem ilimdir, hem de isâbetli, tutarlı iş yapmadır. Peygamber efendimiz (sav) mealen şöyle buyurmaktadır: **Adil davrananlar, Allah katında, Rahmanın sağındaki nurdan minberler üstündedirler. Onlar, hükümlerinde ve ailelerinde, başta bulundukları sürece âdil davrananlardır…(İbn Amr ra. Müslim)** Rabbimiz bizleri hikmet sahibi, güzel sözlü, ameli salih kulları içerisine dahil eylesin.Amin…
2. Rabbimiz Yusuf suresi ayet.40.da mealen şöyle buyurmaktadır: *** Allah’ı bırakıp da taptıklarınız, sizin ve atalarınızın taktığı birtakım isimlerden başka bir şey değildir. Allah onlar hakkında herhangi bir delil indirmemiştir. Hüküm sadece Allah’a aittir. O size kendisinden başkasına ibadet etmemenizi emretmiştir. İşte dosdoğru din budur. Fakat insanların çoğu bilmezler…*** Kardeşlerim, Hikmet, hüküm, hükûmet ve ihkâm mânâlarıyla ilgili olduğundan; hikmette bir işi sağlam yapmak, iyiliği, düzen ve sistemi getirmek anlamı vardır. Bozukluğun kaldırılıp iyiliğin sağlandığı, düzenin korunduğu her şeyde bir hikmet vardır. Bundan dolayı hikmet denince mutlaka bir sebep ve sonuç hatıra gelir. Yani hikmet, sonucun sebebe bağlanması, iki şey arasında bir ilginin kurulması, sebep ile sonuç arasındaki ilişkinin bilinmesi demektir. Bir işi başka bir işe bağlamağa, yani bir yargıya varmaya hüküm dendiği gibi; doğru olan herhangi bir yargıya da hikmet denilir. Demek ki bilgiye dayanan amel, yararlı bir sonuç veren bilgi hikmettir. İnsanın teorik bilgileri öğrenip gücü oranında üstün işler yapma yeteneği kazanması hikmettir. Cenabı hak bizleri ifade ettigimiz sözlerimize uyan, yapmış oldugumuz amellerden ise razı oldugu kulları zümresine dahil eylesin… Amin…
3. Cenabı Hak Yusuf Suresi ayet.22.de mealen şöyle buyurmaktadır: *** (Yusuf) erginlik çağına erişince, ona (isabetle) hükmetme (yeteneği) ve ilim verdik. İşte güzel davrananları biz böyle mükâfatlandırırız…*** Kardeşlerim, hikmet, teorik bilgileri öğrendikten sonra, onların gereğine uygun davranıp teori ile pratiği birleştirmek ve böylece üstün gayeye ulaşmaktır. Hikmet, yapılan işin, ilmin gereğine uymasıdır. Hikmet, derin ve yararlı bilgidir. Bu bilgi, ancak düşüncenin ürünü olmalıdır. Hikmet, mantıklı düşünmek ve gerçekleri araştırmak ve hakka tâbi olmaktır. Kâinatın birtakım yasalarını keşfetmek ve bunları insanlığın yararına kullanmak hikmettendir. Hikmet, bir şeyi lâyık olduğu yerine koymaktır. Hikmet, Allah’ın kitabından anlaşılan güzelliklerdir. Hikmet, kendisinde eşyanın hakikatinden bahsedilen bir ilim; aklın aşırılıklardan uzak, itidal yani denge halindeki bilme gücü; ilim, icad ve fiiller; helâl ve haramın bilinmesi; hakka uygun söz; akla uygun ve gereksiz doldurmalardan arınmış sözdür; Yani kısaca hikmet amelle beraber ilimdir. Cenabı hak bizleri hakkıyla teslim olan, itaatkar bir kul olmayı ve ögrendiklerimizi hayata tatbik etmeyi nasib eylesin…
4. Rabbimiz Yasin Suresi ayet. 2-4.te mealen şöyle buyurmaktadır: *** Hikmet dolu Kur’an hakkı için, Sen şüphesiz peygamberlerdensin. Doğru yol üzerindesin…*** Kardeşlerim, Elmalılı Muhammed Hamdi (Rh.a), ‘hikmet’ kelimesine verilen anlamlardan yirmi üç tanesini sıralamaktadır. Bunların en önemlileri şunlardır:Söz ve fiilde doğruyu tutturma, isâbet, Bir şeyin özünü kavrayan sağlam ilim ve bununla amel etmek, İlim ve o ilmin amacını kavramak, Varlıkların özündeki mânâları, eşyanın hakikatini anlamak, Allah’ın emirlerini anlamak, Allah’ın emrindeki akıl,İcad etmek (Allah’ın varlıkları icad etmesi, yaratması hikmettir),Varlık düzeninde her şeyi yerli yerine koymak,Doğru ve güzel işlere yönelmek, fiilleri güzel şeylere yöneltmek, Siyasette, Yaratıcıya uymak, Hâkim olunan kimselere iyi muâmele, icraatı zulümden, ikramı cimrilikten, ilmi bilgisizlikten, hoşgörüyü bunaklıktan ayırmak,İlâhî ahlâkla ahlâklanmak, Allah’ın emirlerini düşünüp onlara uymak,Allah’a tâat, fıkıh, din ve amel,Kendisiyle vesvese ile makam fark edilen bir nur,Doğruya isâbet eden hızlı cevap, hazır cevaplılık, Din ve dünya salâhı, sâlih amel Ve hikmet Bunların hepsidir. Cenabı hak bizleri bu dogrulara hakkıyla tabii olan ve ilmiyle ameli birbiriyle örtüşen şuurlu kullarından eylesin…Amin…
Sermedkadir