İslami Duyarlılık

Muhterem müslümanlar
bu Cuma hutbe mevzumuz İslami duyarlılık olacaktır inşaalah.

Rabbimiz ali imran suresi ayet.13. te mealen şöyle buyurmaktadır:*** Karşı karşıya gelmiş iki toplulugun durumunda size ibret bulunmaktadır. Biri Allah yolunda savaşıyordu. Öteki inkarcı topluluk, çıplak gözle bunları, kendilerinin iki katı olarak görüyordu. Allah diledigini yardımıyla destekler. Görebilenler için bunda bir ibret vardır…***

Şurası bir gerçektirki; bütün Peygamberler kendi gönderildigi toplumu, halkları ve en nihayetinde bütün insanlıgı tevhide, Allahın birligine çagırmışlar, ve onların içerisine düştükleri olumsuz durumlardan kurtarmak için, sapıklıktan hidayete gelmeleri için her türlü çaba ve gayreti göstermişlerdir. İnsanlıgın iyiyi, dogruyu, hak olanı anlamaları için bütün güçleriyle ve kararlılıklarıyla mücadele etmişler. Hiç bir zaman şeytanın isyanlarına kapılmalara göz yummamışlar Allahın dininin yeryüzünde hakim olması için çalışmışlardır…

Bu Mücadelenin sahiplerinden bir tanesi de Medyen halkına gönderilen Şuayb Aleyhiselamdır. Günümüzde oldugu gibi Medyen halkının istisna diyebilecegimiz iyileri oldugu gibi, genel olarak fesat çıkarıcı olanlar çogunluktaydı. Bozgunculuk yapıyorlar, anarşiyi topluma yayıp huzursuz ediyorlar, isyan bayragını açıp en büyük günah olan Allahın hükümlerine başkaldırıyorlardı. Şurası bir gerçektirki Allahın hükümlerinin geçerli olmadıgı her alanda fesat ve kötülükler var demektir.

Rabbimiz Medyenlileri kendi hükümlerini tanımadıkları için *Fesat çıkarmayın. Ankebut suresi.a.36.* diye uyarmıştır…Her zaman diliminde geçerli olan dogruluk ve yanlışlık hükümleri pek degişmez aynıdır, çünkü Rabbimiz emretmektedir. Bütün bunlara ragmen Eger bir kimsede Allaha ve Ahiret gününe iman, başka bir anlatım şekliyle Allah korkusu, ihsan ve Ahirette hesap verme şuuru yerleşmemişse, o toplum yapısını oluşturan insanlardan her türlü fenalık, kötülük, şer FİİLLER beklenir diye düşünüyoruz.Bir de bu anlayış ve kavrayış biçimi o toplumun genel karakterlerinde ise, Allaha karşı toplumsal bir suçun ortaklaşa yapılması olayı tam karşımıza dikilir. Kuranı kerimde geçen toplumların, milletlerin sonları incelendiginde şu gerçekle karşılaşırız.

Toplumda genel olarak söz sahibi, lider, önder başkan çıkar ve Allahın hükümlerinden bir hükmü çigner ya da Allahın hükümlerine alenen sataşır günümüzde Kuran ögretim ve egitimine, tesettüre, dini egitimin toplum bünyesine daha çok yayılmasına set çektikleri ve yasakladıkları gibi. Belki bunu yapan ya da yapmaya yeltenen başlangıçta az sayıda insan toplulugudur,Şer de kötülükte önder olan bu isyanın üzerine Cenabı Allah bütün toplumu helak eder. Neden sadece az bir sayıyı sadece önder olanları degilde topyekün bir toplumu helak ediyor diyemeyiz.

Toplumun diger fertleri Allahın hükümlerinin teker teker çignenmesi karşısında suskunluga gömülmüş, dolayısıyla bu tavırlarıyla bu isyanı, bu günahı topluca kabul etmiş oldularda ilahi cezay hak ettiler.Bir şeyi çignemek demek, illada ayaklar altına almak demek degildir, icraattan vaz geçip bir kenara atmak hükmünü yok saymak yeterli sebebptir. Medyenliler ölçü ve tartıda hile yapıyorlardı, Ticari hayatın dürüstlügüne ihanet ettiler.

Allahın alış veriş hususunda koymuş oldugu hükümleri hiçe saydılar. Şuayb aleyhiselam da bir tevhid önderi olarak medyen halkını uyarı görevini şu şekilde yerine getirdi: mealen ***Hileye devam ederseniz, sizi kuşatacak bir günün azabından korkuyorum…hud.s.a.85.*** Bilinmelidirki günahlar toplumsal yıkımların başlıca sebepleridir. Günahlar tevbe ile etkisiz hale getirilemiyecek olursa, saatli bomba gibi vakti gelince patlayacak bir fert yada toplum ebediyyen silinip gidecektir.

Bir hadis mealiyle hutbemizi bitirelim inşaallah. ** Alışverişte fazla fazla yemin etmekten kaçının. Çünkü yemin, gerçi malı sattırır, ama bereketi de kaldırır.** Başka bir rivayet mealen şöyle:** sattıgında, satın aldıgında ve hakkını aradıgında kolaylık gösteren kimseye Allah rahmetini ihsan buyursun…Buhari.** Sözün özü kardeşlerim Allahın hükümlerine ne kadar teslimiyet gösterirsek izzet kazanırız, Allah korusun ne kadar isyan kar davranışlar olursa haktanda o kadar uzaklaşılır. Bizler her zaman itaata ve teslimiyete takva ile yönelelim inşaallah…

SERMEDKADİR

Schreibe einen Kommentar

Deine E-Mail-Adresse wird nicht veröffentlicht. Erforderliche Felder sind mit * markiert