MÜSLÜMANIN ÖZELLİĞİ…

MÜSLÜMANIN ÖZELLİĞİ… İnanıyoruz ki bütün milletler kendi nesillerini yetiştirmenin, hayata hazırlamanın, genç nesilleri topluma kazandırmanın mücadelesini verirler. Eğitimde formasyon mutlak surette gerekli ve hatta zaruridir. Müslümanlar eğitim ve öğretimin değer ve kıymetini bilen bir inancın müntesipleridir. Daha konuşmaya başlar başlamaz çocuklara verilen Kur’anı Kerim ve Hadisi şeriflerin O PIRIL PIRIL beyinlerde hiç bir zaman özelliğini kaybetmeden edebi, ahlâki, sosyal, siyasal, hukuki, askeri, maddi ve manevi her hususu en gerçekçi biçimde özümsenmesi aynı zamanda İmani bir gereksinimdir. Bu ihtiyacı, Çocuk daha ANA karnında iken hesab eden EBEVEYN yerinde ve zamanında eğitim ve ögretim meselesinin hâlli taraftarıdır…Tirmizi’de bizlere ulaştırılan bir hadiste, Peygamber efendimiz (sav) mealen şöyle buyurmaktadır: **Kıyamet günü, müminin terazisinde, güzel ahlâktan daha ağır bir şey yoktur. Allah teâlâ, çirkin konuşan ve ne konuştuğunu bilmeyenlerden nefret eder…**Kin, nefret ve kötülük peşinde değil, Âhlaki değerleri koruma çabası gösterenlere selam olsun…

 

2.  MÜSLÜMANIN  ÖZELLİĞİ… Müslümanlar bütün güzellik ve özellikleri Kur’anı kerimden ve Sünneti seniyyeden aldıklarından dolayı âhlak, edeb ve her türlü yaşantılarında güzel bir AHENK VE ÖLÇÜ vardır. Karakteristik yapıları tamamıyla Kur’an ve sünnete uyan müminler özellikleri bakımından diger insanlardan mutlaka farklıdırlar. Allahu teala, Kur’anı Kerim’de her inancın ve inançsızlığın özelliklerini beyan eder. Mü’minin özellikleri budur, kâfirin özellikleri budur, münafıkların özellikleri budur diye bir bir sayar. Ayrıca  Peygember Efendimiz de (sav) nasıl anlamamız gerektigini güzelce BEYÂN eder. Bilindiği gibi İnsanın yaradılışı Allaha kul olma üzerine kuruludur. Kul olmanın ilk adımı şüphesiz tertemiz bir inançla inanmak ve teslim olmaktır. Rabbimiz Enfal suresi ayet. 2. de mealen şöyle buyurmaktadır: *** Müminler ancak, Allah anıldığı zaman YÜREKLERİ TİTREYEN, kendilerine Allah’ın âyetleri okunduğunda imanlarını artıran ve yalnız Rablerine dayanıp güvenen kimselerdir…***

 

3.  MÜSLÜMANIN  ÖZELLİĞİ…Zamanımızda hiç bir ilmin şifreleri insanlığa gizli değidir. Akla hayale gelen bütün meseleler İslami terbiye doğrultusunda cevabını bulmuştur. Tabiidir ki; kıyamete kadar insanlık gereksinim duyduğu her dalda ilmini artıracak, durağanlık tanımayan ilmi verileri zirveye taşıma ğayreti güdecektir. Burada asıl olan ANA hatlarda sapma yaşamadan ilerlemeyi neticelendirmektir. Hakiki, gerçek, realiteye uygun, Sıratı müstâkimden şaşmadan yürümesini bilen birey ilmin özünü, nüvesini tabiidir ki Kur’anı Kerim ve Sünneti seniyye bütünlüğünden alacaktır. Gerçek mü’min kimdir, Hangi hasletleri yaparak gerçek mü’min sıfatına sahip olabiliriz, Önümüze çıkan her hangi bir meseleyi nasıl çözeriz…gibi soruların cevabını Kuran ayetlerinden ve Sünneti seniyyeyi TETKİK ederek öğrenmemiz mümkündür. İslamı öğrenmeden TAHSİL yapma gayretleri kişiyi bilgi küpü yapsa da, sahibine bir fayda sağlamayacaktır. Rabbimiz Cuma Suresi ayet. 5. te mealen şöyle buyurmaktadır: *** Tevrat’la yükümlü tutulup da onunla amel etmeyenlerin durumu, CİLTLERLE KİTAP TAŞIYAN MERKEBİN durumu gibidir. Allah’ın âyetlerini yalanlamış olan kavmin durumu ne kötüdür. Allah, zalimler topluluğunu doğru yola iletmez…***

 

4.  MÜSLÜMANIN  ÖZELLİĞİ… Kardeşlerim, Müslümanların özelliği herkesin bildiği gibi Haramlardan uzaklaşmak helâl olan ne varsa tutunarak ancak helâl dairesinde kalma eylemini sürdürmek eğiliminde olmalıdır. Örneğin her mü’min; Zina’dan kaçınmalı, Şirk bataklığına saplanmamalı, yalan illetinden uzakta kalmalı, hile, desise, talan, fitne, fesat, gıybet, iftira, Malayâni, boş lâflardan arınmalıdır. Müslüman birey mutlaka helâlinden para kazanmak için çalışacaktır, İsraf etmeden, saçıp savurmadan, dengeli bir yaşantının sahibi olacaktır; ancak paylaşım kültürünüde iyice özümsemeli Zekat, fitre, sadaka yöntemleriyle ihtiyaç içinde olanları da unutmamalıdır. Müslüman Altını, gümüşü, PARAYI putlaştırmamalı bu değerlere AMAÇ olarak değil ARAÇ olarak bakmasını bilmelidir. Yoksa dünya malını MÂBUD olarak tanır vazgeçmesi zor olur, sadece kazanma AMAÇ ve gayesiyle yaşar ve öylece ölür. Unutmayalım DÜNYA hayatı geçici, AHİRET hayatı ise ebedidir… Sahihi Buhari’de bizlere ulaştırılan Hadis mealen şöyledir:***İnsanın iki vadi dolusu altını olsa, üçüncüsünü de ister. Onun karnını ancak TOPRAK doldurur. Bununla beraber, Allah, tevbe edenin tevbesini kabul eder…***Sallu alâ Rasulina Muhanmm…

 

Sermedkadir…

Schreibe einen Kommentar

Deine E-Mail-Adresse wird nicht veröffentlicht.