MURÂKABE…

MURÂKABE… Bizler kesinlikle BAŞIBOŞ olarak yaratılmadık. *MURÂKABE* bu başıboşluk hâline gem vuran, uçarı ve vurdumduymaz tavırlarımızı dizginleyen, Sonsuz EMEL, İhtiras, ğaye, ideâl ve isteklerimize karşı, gözü doymaz nefsi beklentilerimizi AKIL süzgecimizden geçirme işlemidir. Kâlbimizi, gönlümüzü, bütün bedenimizi olabilecek her türlü kötülüklerden korumak için kendi nefsimizi kontrol altında tutma çaba ve ğayretlerimiz ancak MURÂKABE ile mümkündür. Hani bir söz vardır; Allahtan korkmuyorsan, Allahın kulundan utanmıyorsan istediğini yap derler… İşte MURÂKABE her istediğimizi yapmamak için her türlü ihtiraslarımızı iç âlemimize sorup cevabını bir ADIM sonrasını düşünerek alacağımız kendi nefsimiz hakkında kararımızdır. Rabbimiz Ahzab Suresi ayet. 36. da mealen şöyle buyurmaktadır: *** Allah ve Resûlü bir işe hüküm verdiği zaman, inanmış bir erkek ve kadına o işi kendi isteklerine göre SEÇME hakkı yoktur. Her kim Allah ve Resûlüne karşı gelirse, apaçık bir sapıklığa düşmüş olur…*** Rabbim, bizleri her türlü işimizde itidalli davranan kullarından eylesin…

 

2.  MURÂKABE… Yaşantımızın her anında kendi ÖZ benliğimiz için bazı çekincelerimiz mutlaka vardır. Kendi kendimizi yapacaklarımız ve yapmayacaklarımız hususunda her an teyakkuz hâlinde bulundurmamız icab eder. Dünyanın bin bir hâli var, toplum içerisinde BİREY olarak yaşıyoruz. Kimi zaman neşe, sevinç ve eğlencenin doz’unu kaçırdığımız an’lar olduğu gibi; Korku, endişe, ürküntü ve nereden geleceğini bilemediğimiz tehlike sinyali her an bizleri bulabilir. MURÂKABE bir bakıma kendi iç ve dış dünyamızı denetleme mekanızmasıdır. MURÂKABE önce kendimize karşı, sonra bizim dışımızdaki insanlara yönelik hâl, tavır ve hareketlerimizi göz önünde bulundurma, gözetleme pozisyonudur. Kesinlikle her an VESVESE içerisinde bulunma eylemini kast etmiyorum lâkin Cenabı hakkın ayetlerle inananlardan istediği yaşantının gerçekleştirilmesi ayrıca her birimize vermiş olduğu AKIL niğmeti ile bulacağımız iyi, güzel, doğru ve hakikate yönelik eylem, âmel ve fiillerimizi gözden geçirme fiilleri öncelikle kendi nefsimizi ilgilendiren olması gereken çaba ve gayrete MURÂKABE diyoruz…

 

3.  MURÂKABE… Bizler İÇ HUZURU diye anlatmaya çalıştığımız ASUDE hâlimizi her an yaşamanın ğayretini ğüden bireyleriz. En ufak bir rahatsızlıkta, hastalık, gönül darlığı, bunalım, stres, beden kırgınlığı…gibi durumlar MORÂL dünyamızı alt üst eden olumsuzluklardır.  MURÂKABE fiili ise her hanği bir tehlike daha oluşmadan O fiili önleme, engelleme, kâlbi sıkıntıya yol açacak hususları tabir caizse kontrolde tutma hareketlerimizdir. Örneğin, Rabbimiz Nur suresinde İslam dinine inanmış Müslüman bir hanımın giyim kuşamında nelere ve kimlere karşı dikkatli olmasını tek tek ifade buyuruyor, ayrıca Ahzab suresinde ise; evinin dışına çıkarken nasıl ve ne şekilde giymesi gerektiğini şayet böyle giyinmezse KÖTÜ gözlerin, incitici hareket sergileyebilecek nobran insanların zararlarından bahsediyor. İşte MURÂKABE fiilimiz bu çirkinlikler olmadan ÖNLEM alma ve korunma iç güdümüzdür diyebiliriz… Rabbimiz Ahzab Suresi ayet. 29. da mealen şöyle buyurmaktadır:*** Eğer Allah’ı, Peygamberini ve ahiret yurdunu diliyorsanız, bilin ki, Allah, içinizden güzel davrananlar için büyük bir mükâfat hazırlamıştır…*** Rabbim, bizleri nefsimizin azgınlıklarını dizginleyenlerden eylesin…

 

4.  MURÂKABE… Kardeşlerim, Her MÜSLÜMAN mutlak surette iyi, doğru, dürüst, iffetli, ahlâki değerlere önem veren, edebini takınan, haramlardan kaçınıp HELAL olana yönlenen… kısaca Allahu Tealanın emri doğrultusunda hayatını sürdürme ğayretiyle yaşar. Müslüman birey bilir ki; Allahu Tealayı göremiyorsa da; Allahu Teala kendisine ŞAH damarından daha yakındır ve kendisini her an görüyor gerçeğini hesab eder. Gece başını yastığa koymadan önce O günün muhasebesini, murakâbesini yapar; Yanlış, hatalı ve olmaması gereken hareketlerinden dolayı üzüntü duyar, bir daha O tür fiilleri, hareketleri işlememeye söz verir. İHSAN hâlinde olduğu gibi yani Allahı Tealayı görüyormuş gibi hayatına şekil vermeye, düzeltmeye çalışır. Kendi nefsini başıboş bırakmaz, denetlemeyi, gözetmeyi, kontrol altında tutmayı en güzel surette MURÂKEBEYİ sürdürür… Sahihi Buhari’nin bizlere ulaştırdığı hadiste, Peygamber Efendimiz (sav) mealen şöyle buyurmaktadır: **Ey insanlar. Amellerden gücünüz yettiği kadarını alın. Siz bıkıp usanmadıkça Allah da bıkmaz. Allahın en çok sevdiği amel, az da olsa DEVAMLI olanıdır…**   Sallu alâ Rasulina Muhamm…

 

Sermedkadir…              

Schreibe einen Kommentar

Deine E-Mail-Adresse wird nicht veröffentlicht.