NE  İNCİT,  NE  DE  İNCİN… 

İncinmesin dilerim kalpler malayani  SÖZ  ile.
Şu  dört   günlük  dünyamız  ZEHİR  olmasın.
Ne  dögüş  ne  kavga  FİKİR’LER  gelsin  dile.
Hışımla   kalkan  eller  MUHATABA  vurmasın…

 

Sinir  harbi  diyorlar  soguk  SAVAŞIN  adı.
Her  melanet  YİNE   mazlumları  bulmasın.
Mümin  mümin’e  muhtaçtır  KOLU, kanadı.
Gözler  baka  baka  bir  tek  DAL  kırılmasın…

 

Dost  kalbine  ulaşmanın  bir   YOLU  olmalı.
Samimi  SOHBET’LE  kâlbin  huzur  bulmalı.
Paylaşıp  dertlerimi  yükü  üzerimden  ALMALI.
Hak   adını   zikredip  ALLAH  diyen  kul  gerek…

 

Yıkılmalı  menfaatin köprüsü  YER  ile yeksan olup.
Sahte   SIRITIŞLAR  silinsin  içten, samimi  dilek.
Gerçek  sevgi   yerleşsin   gönüllere  TAHT kurup.
Söyle   GÜNÜBİRLİK
 yüzsüzlükler  nemize  gerek…

 

Kapımız   çalınmasın  öfkeyle  BİLİNMEYEN   saatte.
Sade  insan  gibi  yaşayalım  GECE, gündüz  korkusuz.
işkence, Eza, Cefa  edilmesin  götürülen  NEZARET’TE.
Sonra  hakkın   HUZURUNDA  perişan,  pişman  oluruz…

 

Bir  ebedi  âlem  vardır  MUTLAK  inanırız  şüphesiz.
İmtihandır   hayatımız   hazırlıklar   O EN  son  güne.
Bilirizki; Gurur, KİBİR  sahipligi  aptallıktır  düpedüz.

Neticede  Sırat  vardır  Mizanda  KİTAP  gelir  önüne…

Sermedkadir…LU…11.10.1999…

Schreibe einen Kommentar

Deine E-Mail-Adresse wird nicht veröffentlicht.