NİSA SURESİ ÖĞRETİR… Bugün kısaca bakacağımız NİSA Suresi Medine’de nazil olmuştur. İslami yaşantıda, Medine’de Müslümanların yeni başladıkları bu hayatlarında İslami bir toplum yapısını inşa etmeyi, İslâm cemaatının temellerini en güzel bir biçimde oluşturmayı hedefleyen bir sûredir. Yeryüzünde denge unsuru olarak çıkarılan, tüm insanlığın kendisini örnek alacağı, tüm insanlık problemlerinin kendisine havale edileceği, insanlığın kendisine bakarak sapma noktalarını anlayabileceği, gelmiş geçmiş ümmetlerin en hayırlısı olan bu İslâm ümmetinin yeryüzünün en mukaddes emânetini yüklenebilmesi için, mükellefiyetlerinin, sorumluluklarının neler olduğunu? Bu ümmeti bekleyen tehlikelerin neler olduğunu en güzel bir şekilde ortaya koyarak ümmeti geleceğe hazırlayan bu sure,özde İslam toplumunu arındırmayı esas almıştır…Nisa Suresi ayet. 19. mealen şöyledir:***Ey iman edenler. Kadınlara zorla vâris olmanız size helâl değildir. Apaçık bir edepsizlik yapmadıkça, onlara verdiğinizin bir kısmını ele geçirmeniz için de kadınları sıkıştırmayın.Onlarla iyi geçinin.Eğer onlardan hoşlanmazsanız BİLİNİZ Kİ;Allah’ın hakkınızda çok hayırlı kılacağı bir şeyden de hoşlanmamış olabilirsiniz…***
NİSA SURESİ ÖĞRETİR…Rabbimiz bu Surede; cahiliyenin toplumda var olan fakirlik, yetimlik problemine bakış açıları, kadınlara bakış açıları, kadınlara zulmedişleri, kadınları mîrastan mahrum edişleri, temizlik ve pislik anlayışları, pis olanları temiz olanlara tercih edişleri, fâizi ve tüm haram yollardan, bâtıl yollardan kazanmayı helâl kabul edişleri, emânet mefhumunu kaldırıp HAİNCE bir hayat yaşamaları, aile bağlarını koparıp, akrabalık ilişkilerini bozup birbirlerine zulmedişleri gündeme getirilerek Müslümanların onlar gibi olmamaları öğütlenmektedir. Toplumdaki sosyal dengeyi ve huzuru sağlayan İLAHİ NİZAMI, İslami bakış açısını rabbimiz açıkça duyurup beyân etmektedir. Erkek ve kadınların KULLUK noktasında eşit olduğunu bildiren Rabbimiz, nlaşmazlıklarda nasıl tavır sergileneceğini de TARİF etmektedir…Nisa Suresi ayet. 32. mealen şöyledir:***Allah’ın sizi, birbirinizden üstün kıldığı şeyleri (başkasında olup da sizde olmayanı) hasretle arzu etmeyin. Erkeklerin de kazandıklarından nasipleri var, kadınların da kazandıklarından nasipleri var. Allah’tan lütfunu isteyin; şüphesiz Allah her şeyi bilmektedir…***
NİSA SURESİ ÖĞRETİR… Rabbimiz yarattığı kulundan her hangi bir şey istenmeden önce Peygamberi vasıtasıyla bilgilendiriyor. Tabir caizse Rabbimiz vermeden hiç bir şey istemiyor. Aile, Akıl, Zaman, Fırsat, Mal, Para, Altın, Gümüş, SIHHAT her ne verdiyse bu değerler bir emanettir. Emanete ne şekilde uygulama yapılacağını yine Rabbimiz bizlere belletmiştir. Onu nereden kazanacağımızı, nerelerde harcayacağımızı, kendimizi emânetin sahibine sormak zorunda olduğumuzun bilinciyle yaşamalıyız. Çocuklarımız, Ailemiz bizlere bir emanttir, çocuğumuza vereceğimiz isimden, eğitime varıncaya kadar emânetin sahibine sormak zorundayız. Zamanımızı değerlendirmek, Veya bizlere emânet olarak verilen aza’larımız; göz, kulak, el, ayak, kafa, kâlp…Rabbimizin emri doğrultusunda yerinde kullanılmalıdır her bir azamız emânetin sahibinin razı olduğu yerlerde kullanarak emânetin sahibine teslim etmek boynumuzun borcudur…Nisa suresi ayet. 58. mealen şöyledir:***Allah size, mutlaka emanetleri ehli olanlara vermenizi ve insanlar arasında hükmettiğiniz zaman adaletle hükmetmenizi emreder. Allah size ne kadar güzel öğütler veriyor! Şüphesiz Allah her şeyi işitici, her şeyi görücüdür…***