SAHABE…

SAHABE… manâ itibarıyla *ASHAB*: Arkadaş anlamına gelen – SAHİB – kelimesinin çoğuludur. *ASHAB*: İslami ıstılahta Peygamber efendimizin (sav) Allahın Rasulü, Peygamberi olduğuna İMAN ederek ONU GÖREN ve Müslüman olarak ölen kimselerdir. Sahabi sayılabilmek için AZ DA OLSA Peygamber efendimizle görüşmek şarttır. Peygamber Efendimizi (sav) RÜYASINDA görenler Sahabi sayılamazlar. Peygamber efendimizi henüz kendisine Peygamberlik gelmeden önce gören veya onunla sohbet eden fakat, Peygamber olduktan sonra göremeyen kişide SAHABİ sayılamaz. Bu sebeple Peygamber efendimiz zamanında yaşamış, onun Peygamber olduğuna İman etmiş, hatta onunla HABERLEŞİP YAZIŞMIŞ, ona destek sağlamış kişiler ASHABDAN sayılmazlar. Mesela o dönemin meşhur Habeşistan kralı Necaşi böyledir… İyiyi kötüden ayırt edebilecek TEMYİZ YAŞINDA Peygamber efendimizi (sav) gören çocuklar *ASHABDAN’DIR.* Mesela Peygamber efendimizin (sav) iki torunu, HASAN VE HÜSEYİN efendilerimizin durumu böyledir… Rabbimiz Tevbe Suresi ayet. 100. de mealen şöyle buyurmaktadır: *** İslâm dinine girme hususunda ÖNE GEÇEN İLK MUHACİRLER VE ENSAR ile onlara güzellikle TABİ OLANLAR var ya, işte Allah onlardan RAZI olmuştur, onlar da Allah’tan RAZI olmuşlardır. Allah onlara, içinde EBEDİ kalacakları, zemininden ırmaklar akan CENNETLER hazırlamıştır. İşte bu büyük kurtuluştur…*** Allahım, biz ASHABI KİRAMI seviyoruz. Bizleri seni sevenlerle bir ve beraber eyle…Sallu alâ Rasulüna Muhamm…

 

2.  SAHABE…  İslam Dininin EN GÜZEL VE DOĞRU bir şekilde ögrenilebilmesi için Peygamber Efendimizin (sav) ve bundan dolayı, *SAHABE’NİN* hayatını iyi bilmek gerekmektedir. Çünkü Peygamber efendimiz (sav) ve ONUNLA İÇ İÇE YAŞAMIŞ olan Ashabı Kiramın hayatında Müslümanlar için çok güzel örnekler vardır. ASRI SAADETTE Allahın Rasulü ile beraber yaşamış bu GÜZİDE insanlara, tek tek isimlerini söylediğimizde *SAHABİ* diyoruz. Hepsine birden yani çoğul ifade ettiğimizde ise *SAHABE* terimini kullanıyoruz. Sahabe’nin sayısı kesin olarak tesbit edilebilmiş degildir.  Ancak Peygamber Efendimizin (sav) vefat ettiği zaman: 114. bin Sahabinin bulunduğu kabul edilir. Hayatları kitaplara geçen SAHABİLER tanınan, bilinen, çeşitli özellikleriyle meşhur olan kimselerdir. SAHABE Hayatlarıyla ilgili bilgiler sonraki asırlara intikal etmeyen veya Mekke  – Medine gibi önemli merkezlerden UZAKTA yaşayan Sahabelerin isim ve hayatları KAYNAK eserlerimizde yer almamıştır. TABAKAT ismi verilen eserlerimizde ise Sahabe hayatları geniş şekliyle anlatılmaktadır… Ebedi Hayat Mektebimiz Kuranı Kerimde; Enfal Suresi Ayet. 74. te mealen şöyle buyuruluyor: *** İnanıp HİCRET eden ve Allah yolunda savaşanlar ve onları BARINDIRIP YARDIM edenler; İşte onlar gerçekten inanmışlardır. ONLAR İÇİN BAĞIŞLAMA ve cömerttçe rızık vardır.*** Ne büyük bir müjde… Rabbim bizleri başta Peygamber efendimiz (sav) ve Arkadaşları olan SAHABEYİ ÖRNEK alanlardan eylesin…Sallu…

 

3.  SAHABE… İslamdan ÖNCEKİ ÜMMETLER, Peygamberlerinin HAYATI, SÖZLERİ VE DAVRANIŞLARI ile ilgili bilgileri daha sonraki nesillere SIHHATLİ bir şekilde ulaştıramamışlardır. Lâkin HER HUSUSTA olduğu gibi, Müslümanların bu hususta da ÜSTÜNLÜĞÜ vardır. Ve bu üstünlük *ASHABI KİRAM* sayesinde olmuştur. Peygamber Efendimizin (sav) hayatı ile ilgili EN İNCE AYRINTISINA KADAR bilgileri, Peygamber Efendimizin (sav) sözlerini, davranışlarını, takrirlerini, fiil ve hareketlerini, Ahlâki ve cismani özelliklerini sonraki nesillere SAĞLIKLI BİR ŞEKİLDE AKTARAN Sahabeyi Kiramı saygı, HÜRMET ve sevgiyle anmak bizim için bir MİNNET ifadesidir… Bu sebeplerden dolayı Ashabdan birisinden bahsedilecek olursa ismi zikredilirken hemen arkasından *RADIYALLAHÜ ANH veya RADIYALLAHÜ ANHA* –Allah ondan razı olsun- demek bize düşen saygı görevinin bir gereğidir. İslam Dininin sıhhatli bir şekilde kendilerinden sonrakilere aktarılmasında TEMEL unsur *SAHABE* olduğu için, Kuran ve Sünnetinde övgüsüne nail olan Ashabı Kiram tamamiyle  ADALET VE İTİMAT sahibidirler. Peygamber Efendimiz (sav) Bir Hadisinde mealen :** Benim Ashabım GÖKTEKİ YILDIZLAR GİBİDİR. Hangisine uyarsanız DOĞRU YOLU bulursunuz.** buyurarak onların İslam dinindeki yerini, değerini, SADAKAT’LARINI, doğruluklarını BEYÂN etmiştir. ASRI SAADETİ yaşamış bahtiyâr insanlardır onlar. Allah hepsinden razı olsun…Sallu…

 

4.  SAHABE… Kardeşlerim, Kuranı Kerim’in MUSHAF hâline getirilmesi *SAHABE* eliyle olduğu gibi, Peygamber Efendimizin (sav) Yüz binlerce Hadisi ve Sünneti seniyye’sini SENEDİYLE, METİN’İYLE zamanımıza kadar uzanan YAZILI BELGELER halinde EN İNCE AYRINTILARINA varana kadar SAHABEYİ KİRAM’IN ADIYLA ulaştırılmıştır. Müslüman olarak tabiidir ki; BU EMSALSİZ güzelliği ve özelliği ASHABI KİRAMA borçlu olduğumuzun idrakindeyiz. Sünneti Seniyye’ye muhalif, daha Hadis ilminde CERH VE TÂDİL kavramını anlayıp kavrama kapasitesinden yoksun, İslam dininde TEFRİKA çıkarma çabasındaki BOŞ BOĞAZLAR konumuzun dışındadır. Ahmed bin Hanbelin kayıtladığı bir Hadisi Şerifte Peygamber Efendimiz (sav) mealen şöyle buyurmaktadır: ** Ashabım hakkında ALLAHTAN KORKUN, Ashabım hakkında Allahtan korkun. Benden sonra onları kendinize HEDEF HÂLİNE GETİRİP DÜŞMANLIK ETMEYİN.  Kim ONLARI SEVERSE bana olan sevgisinden dolayı sever. Kim de onlara kin beslerse BANA OLAN KİN’İ dolayısıyla böyle yapar. Kim onlara eziyet ederse BANA EZİYET ETMİŞ OLUR. Kim bana eziyet ederse Allaha eziyet etmiş demektir. Her kim de Allaha eziyet ederse çok geçmeden Allah ONUN BELÂSINI verir…** Rabbim bizleri İSLAM ŞUURUYLA hareket eden Ehli sünnet çizgisinden ayrılmayan MUTTAKİ MÜ’MİNLERLE bir ve beraber eylesin…Sallu…

 

Sermedkadir…

Schreibe einen Kommentar

Deine E-Mail-Adresse wird nicht veröffentlicht.