SÜNNETULLAH, ÂDETULLAH…

سُنَّةَ مَنْ قَدْ أَرْسَلْنَا قَبْلَكَ مِنْ رُسُلِنَا وَلَا تَجِدُ لِسُنَّتِنَا تَحْوِيلًا

SÜNNETULLAH, ADETULLAH… Cenabı hak İsra Suresi ayet.77.de mealen şöyle buyurmaktadır: *** Senden önce gönderdiğimiz peygamberler hakkındaki kanun (da budur). Bizim kanunumuzda hiçbir değişiklik bulamazsın… *** Muhterem  Müslümanlar… Adetullah kısaca Allah’ın kanunu, sünneti manasına gelmektedir. Âdet, Kur’an-ı Kerim’de *SÜNNET* lâfzı ile teblîğ buyurulmuş ve Tefsir  Alimlerimiz tarafından düstûr, kanun, yasa diye izah edilmiştir. Şu  husus iyi  bilinmelidirki; İlâhî âdetler, KEVNİ yani Kainat ilmine  dair  sünnetler ve ilâhî sünnetlerdir. Kainat’taki  zerre’den  kürre’ye  her  şeyi  yaratan  Cenabı  Hak olduğundan  dolayı örneğin, Tabiat kanunları Âdetullahtır. Kevnî sünnetler, Allah celle  şanuhunun  genel hikmeti gereği değişmez. Kuranı Kerimin birçok surelerinde ÂDET, hep sünnet ifadeleriyle ifade  edilmiş ve Allah’ın âdet’lerinden, kanun’larından sözedilmiş ve Âdetullah’ın değişmesinin mümkün olmadığı bildirilmiştir. Âdetullah ile ilgili ayetlerin çoğunda, bilhassa geçmiş ümmetlerin müşriklerine, dünyevî ve uhrevî ceza tayininde geçerli bulunan ilâhî kanun tebliğ edilmiştir. Allah Resûlü(sav) bir hadisinde mealen şöyle: **Size iki şey bıraktım, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece asla sapıtmazsınız: Allahın KİTABI ve Allah Resûlünün SÜNNETİ.**(Mâlik.)

Muhterem  Mü’minler… Âdet; selim tabiatlarda makbul olup, devamlı yapılan işlerde insanların içinde istikrar bulmuş hususlardan ibârettir. Âdet üç çeşittir: Genel örf âdetleri, Özel örf ve adetleri; Şer’î örf ve adetleri bu adete örnek, Namaz, Oruç,Zekât ve Hacc ibadetlerimiz gösterilebilir. Cenâb-ı Hakk, Kur’an-ı Kerim’de Âdetullah’ı ve hikmetlerini zikrederek Müslümanlara, daha önce bilmedikleri her şeyin varlığını bildirdi ve kendisinin yaratıklar üzerinde kanunları olduğunu haber verdi. Bu gerçekten hareketle, bu sünnetleri bir ibret ve nasihat olmak üzere en güzel bir şekilde *ALLAHIN SÜNNETLERİ  İLMİ* diye bir ilim dalında toplayan Alimlerimizin eserlerini okuyup  incelemek biz inanan insanlar için yerinde  bir  güzelliktir. Ögrenmiş oldugumuz bu bilgileri hayatımıza tatbik ederekte Allahın razı oldugu kullardan olmaya gayret sarfetmeliyiz. Örnek ve önderimizin (sav) bir duasını  Sahihi Muslimden mealen şöyle okuyoruz: ** Allahım. Günahlarımın tümünü, küçüğünü, büyüğünü, ilkini, sonunu, gizlisini, açığını bağışla…**

Muhterem Kardeşlerim, Adetullaha, Sünnetullaha baglı kalmamız ve o dogrultuda teslimiyet göstermemiz bizlerin ana ğaye ve hedefi olmalıdır  inancını  taşıyoruz. Kurtuluşumuz ancak itaat ve inkiyad ederek dinimize sımsıkı sarılarak yaşamamızdadır. Rabbimiz hakikatleri  ifade  ederken  örneğin önceki toplumların üzerine uygulanan  yasa’lara,  kanunlara Allahın  değişmez hükümleri Sıratı  Müstakimden yani  dosdoğru  yoldan çıkan, sapan kavimler  anlatılıyor…Örneğin deniliyorki; öncekilere uygulanan yasaları bilmiyorlar mı bu kâfirler? Dertleri ne bu adamların? Ne yapmaya çalışıyor bu kâfirler? Allah’ın değişmez yasa’sını mı çabuklaştırmaya çalışıyorlar? Belâlarını, helâklerini mı hızlandırmaya çalışıyorlar? Kendilerinden öncekilerin tarihlerine bakmıyorlar mı? Buyurularak Âd kavminin, Semûd kavminin, Firavun, Nemrut, Bel’am, Karun  ve  benzerlerinin başına gelenlerden  ders  çıkarılması ifade  buyuruluyor. Güç, kuvvet, medeniyet artık  her  ne  ise ZİRVE noktasınada  gelse Allahın  kanunlarına  ZIT  hareket  edenler HELÂK  olmaktan  kurtulamayacakları ikaz  ediliyor…

 

Kardeşlerim… Adetullah’ta, Sünnetullah’ta değişiklik bulunmaz. Allah yasalarının dışındaki tüm yasaların bir alternatifi hattâ birçok alternatifi olabilir. Ama Allah Celle  celaluhu bir yasa koymuşsa, Cenabı  hak bir şeyi  irade  buyurmuşsa onun alternatifi yoktur. Rabbimizin İlahi yasa’sına göre tüm toplumların helâk olmalarının sebebi Allah’a isyan ve Allahın gönderdiği  Peygamberlere icabet etmemek, peygamberlerin Rabbinden getirdiği hayat programını  kabul  etmeme  hadisesidir. Allah  celle  şanuhu  irade buyuruyorki; *MÜSLÜMANLAR  KARDEŞTİR* Müslümanlar Allah’ın istediği gibi kardeş oldukları zaman, Allah’ın yasalarına riâyet ettikleri zaman, yeryüzünde gerçek İslâm ümmeti gerçekleşecek ve Müslümanlar kesinlikle İslâm izzet ve şerefine ulaşmış olacaklardır. Ama ne zaman ki insanlar bu Allah yasasına  alternatif  bir bedel getirirler, İslâm kardeşliğini terk edip onun yerine farklı  farklı  ideolojiler  yerleştirerek suni, kanunlar  üretirlerse İZZET  ve  ŞEREFLERİNİ  kaybedip hedeflerini  şaşırır  ve  Ray’dan  yani  dosdoğru  yol  olan  Sıratı  Müstakimden çıkarak  kaybedenlerden  olacakları  aşikardır. Üstün  olan,  bâki  olan,  değişmezliği  olan  Allah  celle  şanuhunun yasaları ve İlahi  kanun’larıdır  yani  Adetullahtır,  sünnetullahtır  diye  inanıyoruz…

 

Sermedkadir…LU…DAR’UL  ERKÂM…08.09.2017…

Sermedin  sayfası: ( www.sermedkadir.de  )

 

Schreibe einen Kommentar

Deine E-Mail-Adresse wird nicht veröffentlicht.