ÜÇ AYLARIN FAZİLETİ…

ÜÇ AYLARIN FAZİLETİ… Müslüman bireyin her anı teslimiyet ve itaat içinde yaşama şuuruyla dolu olması gerektiğinden dolayı, bizim ibadet için bekleyeceğimiz, sadece o güne ya da geceye özgü davranış şeklimizde fazla bir değişiklik olmamalıdır.  Herbiri başlıbaşına bir feyiz ve bereket kaynağı, birer rahmet ve mağfiret menbaı olan Üç Aylar diye bildiğimiz; Recep, Şaban ve Ramazan aylarında daha hassas, daha dikkatli olmamız gayet doğaldır. Herbiri mü’minlerin şuurlanmalarına vesile olabilecek bu mübarek aylar, her sene mü’minlere hayatın büyük bir sür’atle akıp gittiğini haber vermek üzere gelen:Misafir gibi hatta sıratı müstâkim yolunda ikaz levhası mahiyetindedirler. Biz müslümanlar, misafire nasıl ikramda bulunuyorsak, hürmet ediyorsak, hizmet etmeyi arzuluyorsak; Üç aylarımıza da aynı titizlikle davranmamız icab eder düşüncesindeyiz…Peygamber Efendimiz (sav)bir hadisinde mealen:**Recep Allah’ın ayı, Şaban benim ayım ve Ramazan ümmetimin ayıdır…** buyurmuştur. Ayrıca Peygamber Efendimiz, Receb ayı girince,** Âllahım. Receb ve Şabanı bize mübarek kıl. Bizi Ramazana ulaştır…**diye dua ettiği bilinmektedir…(Kütübi Sitte)

ÜÇ AYLARIN FAZİLETİ… İslam dininin mübarek saydığı hicri kameri aylardan Recep, Şaban,  Ramazan ayları ve diğer dokuz ayın süreleri, ayın hareketlerine göre belirlenmektedir. Kameri ayların süresi, şemsi ayların süresine nazaran değişiklik arzeder. Kamerî sene, şemsi seneden on bir gün daha kısadır. Bu aylar mü’minlerin kendilerine, yaşantı şekillerine, ibadet devamlılığına çeki düzen vermeleri gerektiğinin ikaz levhalarıdır dedik. İkaz, insanın kendisine gelmesine, ne olduğunu, görevinin, mes’uliyetinin, sorumluluğunun önemini, ehemmiyetini bilmeyi ihtar eden kavramdır. Üç aylar bir uyarı, içindeki gecelerden, Regaib, Miraç, Berat ve Kadir geceleri müslümanlara ikaz, uyarı, sorumluluk bilincini hatırlatan zaman dilimi olduğu gibi Cuma günleri de aynı mahiyettedir. Yoksa sadece Cuma namazını kılalım, bu mübarek gecelerde de birbirlerimizi tebrik edelim sen sağ ben selamet düşüncesiyle hareket etmek bizim itikadımızda yoktur…Sahihi Muslimin zamanımıza aktardığı hadis mealen şöyledir:**Ramazan geldiğinde Cennet kapıları açılır, Cehennem kapıları kapanır, şeytanlar da bağlanır…**

ÜÇ AYLARIN FAZİLETİ… Dünyanın neresinde yaşarsak yaşayalım; İlahi adaletin bizleri bulunduğumuz yerde bulduğuna şahid oluruz şöyle ki;kameri ayların diğer bir özelliği şemsi aylarda olduğu gibi senenin aynı mevsimine değil, değişik mevsimlerine tesadüf etmesidir. Mesela, kameri bir ay olan Ramazan ayı, senenin mevsimlerini dolaşır. Böylece, Kanada da yaşayan müslüman ile Yeni zelenda da yaşayan müslüman ilahi adalet mucibince ne eksik ne fazla, 33. senede bir aynı oranda Oruç ibadeti ile dirilirler. Receb ve Şaban aylarının feyzinden bereketinden ve bu aylarda bulunan Regaib, Mirac ve Berat gecelerinin rahmetinden istifade yolunu tutan müslümanlar, Ramazan ayında ise her türlü kötülükten kendini uzak tutmaya gayret gösterir, insanî vasıflarının artmasına çaba sarfederler. Nihayet Kadir gecesinde yapacağı ibadet ve tevbe ile manevî hazza ulaşırlar. Bilindiği gibi, Kadir Gecesi, içinde Kadir Gecesi bulunmayan bin aydan daha hayırlı bir gece olma özelliğine sahiptir…İbni Mace’nin zamanımıza aktardığı hadis mealen şöyle:**Bu ay gelip çattı. Onun içinde bin aydan hayırlı olan Kadir gecesi vardır. Kim onun hayrından yoksun olursa, bütün hayırlardan yoksun olmuş olur. Onun hayrından yoksun olan, ancak saadetten payı olmayan kimsedir…**

ÜÇ AYLARIN FAZİLETİ… Kardeşlerim, nefes alıp verdiğimiz müddetçe fırsatını bulduğumuz her anın değer, kıymet ve kadrini bilmek zorundayız. İmtihanımız için bu gün ve gecelerin hepsi vesile kılınmıştır. Bu minvalde düşündüğümüzde; Mübarek üç aylar içinde öyle feyizli geceler vardır ki, Allahu tealanın sonsuz rahmeti bereketi bu gecelerde daha fazla yağmur gibi mü’minlerin üzerine iner. Regaib, Allahu Tealanın kullarına bağışta bulunduğu bir rahmet gecesidir. Mirac gecesi, dinimizin direği namaz ibadetinin mü’minlere farz olduğu gecedir. Beraat gecesi, Allahu Tealaya şirk koşmayan bütün inançlı kulların günahtan arındıkları kurtuluş gecesidir. Üç Ayların faziletini artıran, bereketine bereketler katan bu gece ve gündüzler eğer inananları, kendilerini bulmaya vesile olmadan geçiriliyorsa mü’minlerin daha çok çekecekleri var demektir. Her şeyden önce bir nefis muhasebesi yapmak mecburiyeti hepimiz için geçerlidir. Nefsimizi, kimin için yaşadığımızı özeleştiri yöntemimizle sorgulayalım inşaallah… Tirmizi’nin zamanımıza aktardığı hadis mealen şöyledir:**Kıyamet gününde bana en yakın olacak kişi, bana en çok salavât getirendir…** Sallu alâ Rasulina Muhammed…

Sermedkadir…

Schreibe einen Kommentar

Deine E-Mail-Adresse wird nicht veröffentlicht.