UMUDUN GÖLGESİNDE…Bazı ÖZEL VE GÜZEL sözler vardır, her zaman ümidimiz CANLI, ZİNDE ve yemyeşildir, hiç bir zaman kurumaz. *İMAN VARSA ÇARE VARDIR* sözü de böyle bir ümidin ölümsüzlük aşısıdır adeta… İnancımız O’dur ki; Allahû Teala’nın ilmi, takdiri, dilemesi ve yaratması sözkonusu olmadan, kâinatta herhangi bir hadisenin meydana gelmesi düşünülemez, mümkün değildir. Bu Âlem’de var veya yok olan her şey, Allahu tealanın KAZA VE KADERİ iledir. Her şey bu *İLAHİ İRÂDE,* ezeli ilim ve mutlak kudrete uygun olarak var veya yok olur. Yani kainatta ki her şey bu İLAHİ KANUNA tabiidir. Tirmizi’nin zamanımıza taşıdığı bir hadis’te, Peygamber Efendimiz (sav) mealen şöyle buyurmaktadır: ** Kişi şu dört şeye inanmadığı müddetçe MÜ’MİN olamaz. Allahü Teâla’dan (cc) başka ilâh olmadığına, Benim O’nun kulu ve RESÜLÜ olduğuma, bütün insanlara hakla gönderilmiş bulunduğuma ŞEHADET etmek, ölüme ve ölümden sonra TEKRAR diriltileceğine inanmak, KADERE İMAN etmek…** Bizler NEFES alıp verdikçe bu İMAN Kâlbimizden, dilimizden, gönlümüzden eksilmez İnşaallah…
2. UMUDUN GÖLGESİNDE… Ömür boyu bizleri tâkip eden İKİ güzellik vardır bunlar KADER VE KAZA diye bildiğimiz hususulardır. Adem Aleyhiselam ile birlikte başlayan insanlık tarihini; Allahu Teala’nın TÂKDİR ettiği kazaya ve kadere RAZI olan mü’minlerle, hevâ ve heveslerini İLAH edinen kimselerin mücadelesi buna ASLİ ifadesi ile: EL MİLEL VE’N NİHÂL de diyebiliriz, bir bakıma HAKKIN BATIL ile mücadelesi şeklinde KIYAMETE kadar devamlılığı olan yapılan TERCİH çatışması şeklinde sürüp gidecektir. Bizler şükürler olsun ki tercihimizi AMENTÜ esaslarımızda zikrediyor ve İTİKÂDEN bağlı kalıyoruz… İnşaallah bu tercihimiz bizleri *HİDAYET EHLİ* sınıfında zikredilmemizi sağlayacaktır. Çünkü bizler *UMUDUMUZUN GÖLGESİNDE* yaşayan ve KAZA İLE KADERİMİZE razı olan bir İMANIN sahibiyiz…Rabbimiz Kamer Suresi ayet. 49. da mealen şöyle buyurmaktadır: ***Haberiniz olsun ki, biz her şeyi bir KADERE göre yarattık…*** Ezelden EBEDE yani sonsuzluğa kadar olmuş ve olacak her şeyin mekanını, sıfatlarını ve her türlü özelliklerini İLAHİ İLMİ ile bilen Rabbimize şükrediyor, hamd ediyoruz…
3. UMUDUN GÖLGESİNDE… Rabbiz bizleri İBADET etme fiilinden, ameliyesinden güzellik ve özelliğinden MAHRUM eylemesin. İslam Şeriatına TABİİ olan Mü’minler olarak, Allahu tealanın, Takdiri, dilemesi, yaratması söz konusu olmadan Kainatta hiç bir olay meydana gelmeyeceğine inananlardanız. Elhamdulillah Kadere inanıyoruz, Rabbimizin her neleri yarattı ise bir HİKMETİ olduğunu düşünüyoruz, bazı hususların içeriğini, detaylarını, mahiyetini tamamıyla çözemesek te, Allahu Tealanın her bir ZERRE’Yİ yerli yerinde yarattığına inancımız tamdır. Aynı zamanda Hakimi mutlak diye bildiğimiz Rabbimizin İLAHİ TAKDİR VE İRADESİYLE oluşan KAZASINA ise RIZA göstermemiz gerektiğinin bilincinde, şuurunda ve TASDİK makamında olduğumuz için de ayrıca Rabbimize binlerce kez şükrediyoruz. Rabbimiz Tevbe Suresi ayet. 51. de mealen şöyle buyurmaktadır: *** De ki: Allah’ın bizim için YAZDIĞINDAN BAŞKASI bize asla erişmez. O bizim mevlâmızdır. Onun için müminler yalnız Allah’a dayanıp güvensinler…*** Bizleri DÜNYA hayatında HELÂL nimetlere ulaştıran Rabbimize hamdederken AHİRET hayatımızda da güzelliklerin ve özelliklerin devam edeceği UMUDUMUZU sürdürüyoruz…
4. UMUDUN GÖLGESİNDE… Kardeşlerim, İnanıyoruz ki, Allahu Tealanın vermiş olduğu AKIL NİĞMETİNİN ESERİ olarak, İnsanların büyük bir çoğunluğu İLİM, HİKMET VE BİLGİ ile dopdoludur. Ne yazık ki verilmiş olan bu zeka, idrâk ve anlayış bütünlüğünü AKSİ yönde HEBÂ edenler hiç te az değildir. İnancımız O’dur ki; ancak yalnızca samimi DİN ğayreti güdenler Allahu Tealanın vermiş olduğu PAHA biçilmez bu eşsiz niğmetinin künhünü, hakikati, realiteyi, gerçeği derinlemesine kavrayıp, bu gerçeğe uyğun yaşarlar. Çünkü insanın EDEB, AHLÂK, TAVIR olaylara bakış açısı, verdiği tepkiler, olayları değerlendirişi, RUH HÂLİ bu gerçeği ne derece kavradığının göstergeleridir. Kader, Kaza gerçeğini kavrayan insan hiç bir zaman hayata ve dünyevi yükümlülüklere sorumsuz davranmamalıdır, Mü’min inancı doğrultusunda, huzurun, saadetin, mutluluğun olumlu insani taraflarını ön plana almasıyla UMUTLANACAKTIR inşaallah… Sahihi Muslimin zamanımıza taşıdığı bir hadisi şerifte, Peygamber Efendimiz (sav) mealen şöyle buyuruyor: **Kıyamet günü Müslümanlardan bir kısmı dağlar gibi günahlarla gelirler de Allah onları bağışlar…**Rabbim bizleri UMUTSUZLUK hastalığından muhafaza eylesin…Sallu alâ Rasulina muhamm…