لَتَجِدَنَّ أَشَدَّ النَّاسِ عَدَاوَةً لِلَّذِينَ آمَنُوا الْيَهُودَ وَالَّذِينَ أَشْرَكُوا وَلَتَجِدَنَّ أَقْرَبَهُمْ مَوَدَّةً لِلَّذِينَ آمَنُوا الَّذِينَ قَالُوا إِنَّا نَصَارَى ذَلِكَ بِأَنَّ مِنْهُمْ قِسِّيسِينَ وَرُهْبَانًا وَأَنَّهُمْ لَا يَسْتَكْبِرُونَ
YAHUDİ’LER HEP AYNI…Muhterem Müslümanlar Yahudiler ve onun bilinen destekçileri sadece günümüzde değil tarihi süreç içerisinde sürekli olarak gönüllerinde Müslümanlara, İslâm’a ve Peygamber efendimize (sav) karşı bitmez tükenmez bir kin beslemişlerdir. Bu yahudilerin bilinen çirkin, iğrenç karakteridir. Bu nedenle Allah şanlı Peygamberini ve müslümanları onlardan sakındırmıştır. Yahudilerin bu çirkin ve iğrenç karakteri ile İslâm ve İslâm’ı en güzel biçimde yaşadıkları sırada müslümanlardan başkası baş edememiştir. Bu çirkin ve şirret karakterden dünyayı ancak İslâmi gerçekler ve Müslümanlar kurtarabilir diye inanıyoruz…Rabbimiz Maide suresi ayet.82. de mealen şöyle buyurmaktadır: *** İnsanlar arasında müminlere en acımasız düşman olanların yahudiler ve Allah’a ortak koşanlar olduğunu göreceksin *** İnanıyoruz ki; Müslümanlar Tarihin her döneminde; Mukaddes kitapları olan Kuranı Kerime ne zaman canla başla sarıldılarsa Allahın izni ile en şerefli mevkileri elde etmişlerdir. Bu İslâm ümmeti, Kur’an-ı Kerim’in direktifleri emir ve yasaklarına göre âmel edip sahiplenmek zorundadırlar… Kuranı kerim, İslâm ümmetine yön veren, Müslümanları harekete geçiren, Müslümanların her adım atışına kılavuzluk eden ve yol gösteren bir kitaptır. Onun içindir ki bu ÜMMET tarih boyunca hep galipti, mağlup olmamıştı. Zira bu dinin şanlı Peygamberi yüce ilahî direktifler doğrultusunda ona liderlik ettiği andan itibaren, düşmanıyla giriştiği savaşlarda, sürekli olarak doğrudan Rabbanî bir liderliğe bağlı olarak hareket etmiştir. Bu Rabbanî direktifler ve Kur’an-ı Kerim’in kapsadığı açıklamalar halâ tazeliğini korumaktadır.
Peygamber efendimiz (sav) Sahihi Muslim’in zamanımıza ulaştırdığı bir hadisinde mealen şöyle buyurmaktadır: ** Allah’tan başka ilah olmadığına, Muhammed aleyhisselamın Allah’ın Resulü olduğuna, şehadet edinceye kadar Yahudilerle savaşın…** Muhterem Mü’minler… Dün olduğu gibi, Bugün de yarın da İslâm’ın mesajını yüklenenler, bu direktiflerle – emirlerle, yönlendirmelerle ve açıklamalarla sanki şu anda kendilerine hitap ediliyormuş gibi, Ayet ve hadisler BİZZAT kendilerine sesleniyormuş gibi bu nassları muhatap olmak zorundadırlar. Bu direktiflerin ve açıklamaların ışığı altında çeşitli inanç kesimlerine, çeşitli görüşlere, ekollere, uygulamalara, çeşitli kurumlara ve düzenlere, çeşitli değerlere ve ölçülere, usül ve metodlara karşı tavırlarını belirlemek mecburiyetindedirler. Bu uygulama Asrı saadetten beri dün böyle idi, bugün böyle olduğu gibi yarın da böyle olacak ve kıyamete kadar da öyle devam edecektir inşaallah… Daha çok kısa diyebilecegimiz bir zaman dilimi içerisinde Bir spor müsabakasında başı üzerine düşerek felç olan Müminlerin ilk kıblesi mescidi aksa da dünyaya gözlerini açan, yahudinin kanlı çizmeleri altında büyüyen Ahmed Yasin Rahmetullahi aleyh: On beş yaşından itibaren Cihad ruhunu hem yaşamış ve hemde yaşatmaya gayret sarfetmiş, Müslümanları şimdiki bilinen cemaatı adıyla bilinçlendirmiş, bir güç haline getirmiş elli yıldır felçli haliyle Yahudinin en büyük kabusu olmuş ve Allahın rahmetine kavuşmasına ragmen hala Yahudinin en büyük kabusu olma durumunu sürdürmektedir…
Muhterem kardeşlerim…Ahmed YASİN Rahmetullahi aleyh gibi,ayakları üzerine dogrulamayan, kalkamayan, yürüyemiyen, koşamayan birisi Kuran ahlakı ile yetişince ve Cihad ruhunu içine sindirince Neredeyse Rabbine kavuştugu ana kadar hiç çıkmadıgı hapishanede bile o haliyle Müslümanlara önder, lider ve imam olmasını bilmiş vaaz, sohbet, ikaz,nasihat, irşad ve yol göstericilik faaliyetleriyle bu davayı yürütmüştür. Son dönem, Yüz küsur yılı aşkındır Filistin yurdu ve tabiiki Kudüsü şerif kan gölü olma halinde anılır olmuştur…1947.yılından itibaren Yahudilerin Kudüsü şerif ve Gazze başta olmak üzere belli başlı Filistin yurdunda bir soykırım yapmış oldugu bilinen bir gerçektir. Bu günlerde Kudüsü şerifi başkent yapmak isteyen İsrail ve onun yardımcıları ne yazıkki Tabir caizse bombanın fitilini ateşlemişlerdir. İşgal edilmiş Filistin yurdunda Yahudiye karşı bütün olumsuzluklara ragmen tavizsiz bir direniş ve karşıdaki düşmana karşı mücadele şeklinin mimarı Ahmed Yasin örneğinde oldugu gibi müminler bu mücadeleyi sonuna kadar devam ettireceklerdir…
Kardeşlerim… Bizler Elhamdulillah müslümanız ve Peygamber efendimizin mealen buyurduğu: ** Müslümanlar Yahudilerle savaşmadıkça kıyamet kopmaz. Hatta taşlar bile, gizlenen Yahudi’yi „Ey Müslüman şu arkamda gizlenen Yahudi’yi öldür“ diye haber verir…**(Buhari) Müjdesine imanımız tamdır. Bu zor dönemde, birligimiz, dirligimiz, vahdetimiz için DUA edelim ve elimizden ne geliyorsa onu yapmaya çalışalım inşaallah. Öncelikle sevgiyi, saygıyı, birligi, hoşgörüyü, merhameti, vahdeti, Müslümanlarla paylaşmaya gayret sarfedelim…Görelim mevla neyler, neylerse güzel eyler…
Sermedkadir…LU…DAR’UL ERKÂM…15.12.2017…