YALAN…

YALAN… Gerçeğe, hakikate ve Realiteye uymama hâli. *YALAN* mana  olarak, Doğru olmayan, veya doğrunun KARŞITI olan. Bir kural’a, ilke’ye uymama durumudur. Bu terim dilimizde çeşitli şekillerde ifade edilmektedir örneğin; HATA, bâtıl, SAHTE, yanlış bilgi, GALAT, dalâl, mugalâta gibi… YALAN, doğrunun  AKSİNE  söylenen  söz’dür. YALAN, Hakikatin karşıtı  olan YANLIŞ hareketlerdir. YALAN ve hata’lı davranış ve  ifadeler aynı  zamanda  gerçeğin  SAPTIRILMA hadisesidir. YALAN, yanlış uygulamalar Vakıa’ya uymayan, fakat sabit ve değişmez bir inanç haline gelmiş olan yanlışlara, hata’lara büyüklerimiz; Cehl-i Mürekkep yani *KATMERLİ  BİLGİSİZLİK*  ifadesini  kullanmışlardır. Yalanı iş edinme, YALAN  söze  sarılma, çok yalan söyleme, Yanlışta, hatada ISRAR etme, kişinin gerçeği saklayıp bildiğinin aksini söylemesi yüz kızartıcı suç’tur.  Yalancılık çok ÇİRKİN bir huydur. Dinimiz yalanı HARAM kılmış ve şiddetle yasaklamıştır… Rabbimiz Saf Suresi ayet. 2. de mealen şöyle buyurmaktadır: *** Ey iman edenler. Yapmayacağınız şeyleri niçin söylüyorsunuz..?*** Gerçeğin, hakikatin, SAHİH olanın peşine düşenlere SELAM olsun…

 

2.  YALAN… Hastalıklar gündeme geldiğinde BEDENİ ve RUHİ hastalıklar olarak izah edildiğine şahit oluruz. *YALAN* RUHİ bir hastalıktır, müslümanların kendilerini bundan korumaları gerekir. Çocuklar daha küçükken DOĞRU sözlülüğe alıştırılmalı, yalanın zararları kendilerine anlatılmalıdır. Büyüklerimiz İMAN İLE YALAN  aynı  kalbte  EĞLEŞMEZ, durmaz  demişlerdir… Bu HAKİKAT içeren söz üzerinde ne kadar durulsa yeridir. İnsan; HER KÖTÜLÜĞÜN ANASI olan yalana asla bulaşmamalı, kendisine söylenmesini istemediği yalanı, bir başkasına ASLA söylememeli ve insanları aldatmamalıdır. YALAN; gerçekleri saklayıp yerine aksini söyleme yüzsüzlüğüdür, Hakikati GİZLEME sahtekârlığıdır, Gerçek değerleri SAPTIRIP yerine İLLETLİ ifadeleri  yerleştirme, Aslı astarı olmayan SANAL VE FANTEZİ düşünceleri  realitenin  yerine  yerleştirme utanmazlığıdır. SAHİH VE ESSAH olmayan değerleri öne çıkarma âmeliyesidir, doğruları EĞRİ gösterme hile’sidir. Var olanı YOK; yok olanı da VAR SAYMA âhlaksızlığıdır…

 

3.  YALAN söyleyene yazıklar olsun…YALAN… İşimizi hakikate, gerçeğe, realiteye UYGUN bir şekilde halletmeye ğayret edelim. İnanıyorum ki; MUTLAK surette faydasını  göreceğiz  inşaallah. Zamanımızda ne yazık ki; En ufak bir menfaat, çıkarı için YALAN yere YEMİN ediliyor. Günümüz insanı yalanı GERÇEK gibi konuşuyor. Öyle ki, gerçekleri o kadar rahat ifade edemiyor. Ticari muamelelerde YALAN söyleniyor. Satıcı müşteriyi; müşteri de satıcıyı KANDIRMAYA, aldatmaya çalışıyor. Uyanık geçinmeyi meziyet zannedenler; YALAN söylemeyi, gözü açıklık ve akıllılık olarak tanıtıyor ve karşı tarafı ETKİ altında bırakmak, duygusal veya parasal SÖMÜRÜ sağlamak için YALANA başvurabiliyorlar. Ruhsal dünyaları bozuk kimseler, kendilerini tatmin için, olur olmaz yerlerde YALAN söylüyorlar. YALAN söylerken de, Allahu Tealadan ve Allahın kullarından zerrece utanmıyorlar…Sahihi Buharinin bizlere ulaştırdığı hadiste, Peygamber Efendimiz (sav) mealen şöyle buyurmaktadır: **Münafığın belirtisi üçtür: Konuştuğu zaman YALAN söyler, söz verdiği zaman SÖZÜNDE durmaz, kendisine bir şey emanet edildiği zaman HIYANET eder…**

 

4.  YALAN… Günümüzde GÜVEN duyacağımız, İTİMAD edeceğimiz, Sözünü SENET bilip bağlanacağımız insanlar ne yazık ki giderek azalmakta. Önceleri sadece Politikacıların YALAN söylediğine inanılırdı, Onlar zaten AYNI YALANLARI şimdilerde de söylemekten utanmıyorlar. Bunun yanında; Aile büyükleri, çocuğuna; çocuk ta, Aile büyüklerine YALAN söylüyor. Bazı Kadınlar doğurduğu 3. çocuğun Nikahlı EŞİNDEN olmadığını 25. sene saklıyabiliyor. Erkek te hanımına YALAN söyleyip senelerce bir başka hanımla İLİŞKİ durumunu sürdürebiliyor. İnsanlar, evet insanlar, AĞLANACAK HÂLLERİNE gülmek  ve güldürmek için YALAN söyliyebiliyorlar. İnsanlar sözü başka, özü başka karekter ve KİŞİLİK, kimlik taşıyabiliyorlar. En ilginç olanı, Yalan’ları açığa çıkanların artık YÜZ’LERİ bile kızarmıyor ne yazık ki…Rabbimiz Nisa Suresi ayet. 50. de mealen şöyle buyurmaktadır: *** Bak, nasıl da Allah üzerine YALAN uyduruyorlar; apaçık bir günah olarak bu ONLARA yeter…*** YALAN SÖZE TEVESSÜL etmeyenlere SELAM olsun…Sallu alâ Rasulina Muhamm…

 

Sermedkadir…

Schreibe einen Kommentar

Deine E-Mail-Adresse wird nicht veröffentlicht.