ZINDIKLIĞIN  LÜZUMU  YOK…

ZINDIKLIĞIN  LÜZUMU  YOK… Bazı orijinal FİKRİ yapılar vardır ki; çıktığı yer esas alınarak anlatılmaya çalışılır. ZINDIK inancını temsil eden tabir ilk İran yörelerinden dünyaya yayılmıştır. Her ne kadar Kur’anı Kerimde anlatılan ve Peygamber Efendimizin de (sav) izah ettiği Münafık terimi ile mana birliği olsa da; ZINDIK inancını taşıyanları biraz daha özel olarak anlatmak icap etmektedir. İster ACEM diyelim ya da FARS veya İranlı aynı toplumu anladığımız için fark etmiyor. Hatta genel olarak, umumi manâda KÜFÜR TEK MİLLETTİR esasıyla anlattığımızda ise küfrün, kafirliğin şube’lerine değinmek lüzumu hasıl oluyor. Farisi kökenli ZINDIK itikadında bu inancın bağımlısı olanlar; Allahu Tealanın varlığını inkâr eden, NUR VE ZULMET kavramlarına sarılan, Kafirliğini gizleyip Allahu Tealaya inanıyormuş riyâ ve sahtekârlığına sığınan bir anlayışı temsil etmektedirler. Kısaca bu itikadı savunanlara MÜNAFIK bir toplum üyesi gözü ile bakmak yanlış olmayan bir ifade biçimidir… Rabbimiz Mücadele Suresi ayet. 20.de mealen şöyle buyurmaktadır:***Allah’a ve Peygamberine düşman olanlar, işte onlar en aşağıların arasındadırlar…***Rabbim, Zındıkların, bozuk fikirlerinden bizleri muhafaza eylesin…

 

2.  ZINDIKLIĞIN LÜZUMU  YOK… Ne yazık ki; günümüzde çeşitli fikri yapı, ideolojik kavram, inanç çeşitliliği, bilgi kirliliği insanların kafalarını, kâlplerini  iyice bulandırmaktadır. Örneğin ATEİZM sadece Allahu Tealayı reddeden bir oluşumu temsil etmiyor, kendi içinde belli bir felsefe ile kuram ve nazarariyeler ortaya koyma çabasını sürdürüyor. ŞEYTANA TAPANLAR grubu ha keza  düşünce ve fikri yapılarını fiiliyata aktarıp FECİ diyebileceğimiz olaylarla karşımıza çıkabiliyorlar. DEİST’LER aynı derecede anlatmaya çalıştığımız *ZINDIK’LAR* gibi toplum bünyesinde fikri yaralar açmaya devam ediyorlar. Müslümanlar, toplumu İFSAT eden hiç bir konuda kayıtsız kalma boşvermişliği içinde davranamazlar. Çünkü eğer gece bir meydana bir LEŞ yerleştirilmişse O PİS KOKU yörede yaşayan herkesi rahatsız edecektir… Rabbimiz Mü’min Suresi ayet. 56. da mealen şöyle buyurmaktadır: ***Kendilerine gelmiş kesin bir delil olmaksızın, Allah’ın âyetleri hakkında münakaşa edenler var ya, hiç şüphe yok ki, onların kalplerinde, asla yetişemeyecekleri bir büyüklük hevesinden başka bir şey yoktur. Sen Allah’a sığın. Kuşkusuz O, işiten ve görendir…***Amenna ve Saddakna…

 

3.  ZINDIKLIĞIN LÜZUMU YOK… İslam AKAİDİNİ, inanç sistemini, sosyal ve siyasal yapıyı kirletmeyi, içten çürütmeyi amaçlayan, İslamın kutsal saydığı İMANİ gerçekleri zedelemeyi hedef edinen, Müslümanlar DİN bağlamından çıkartıp şeytani planlarla fikir ve düşünce yapısına kasteden ZINDIK taifesi daha çok Emeviler döneminde yabancı kültürlerden etkilenerek kendini belli etmiş, Siyasi ve sosyal yapıya zarar vermesi ise; daha da geliştiği, Sistem ve Metotlarıyla Abbasi dönemlerinde zararlı olmaya başlamışlardır. Fikir, düşünce ve ideolojik eylemler hemen her toplumda, yaşanılan her çağda TARAFTAR bulmuştur. ZINDIK tayfası da FİTNE yayacağı ortamı hazırlayınca İnançlarını yaymaya başlamış bu konuda belli ölçülerde başarı kaydetmişlerdir. Bu konuda başka inanç sistemlerinden örneğin İsrailiyat, Yunaniyat ve ateşperest toplumlardan yaratılış, tenakuz, tenasüh ve ibadetlerin sürekli olmadığı fikirleri ile FİTNE ortamını alabildiğine bulandırmışlardır…Rabbimiz A’raf Suresi ayet. 186. da mealen şöyle buyurmaktadır: *** Allah kimi şaşırtırsa, artık onun için yol gösteren yoktur. Ve onları azgınlıkları içinde şaşkın olarak bırakır…*** Rabbim, azgın, şaşkın ve sapkınlara fırsat vermesin…

 

4.  ZINDIKLIĞIN LÜZUMU YOK… Kardeşlerim, Allahu Tealaya inanmayan, toplum içerisinde belli sebeplerle iman etmiş gibi görünen zındıklığa İslam alimleri ebediyyen hiç bir devirde geçit vermemişler, düşünce yapılarını, fikri temayüllerini, ileri sürdükleri fikri tezlerini çürütmüşlerdir. Bütün İLMİ uğraşlara rağmen; Abbasi halifelerinden Mansur, Mehdi, Hadî, Harun Reşid, Me’mun ve Mu’tasım dönem­lerinde zındıklık hareketi devletin birinci planda ilgilendiği hatta ordusunu kullandığı bir mesele hâline gelmiştir. Bilhassa Mehdi, Me’mun ve Mu’tasım dönemlerinde büyük bir ZINDIK kitlesi öldürülmesine rağmen bu fikri yapı çeşitli aralıklarla mücadelesini devam ettirmiştir. İslam inancını içten çürütmeye, yok etmeye ve kemirmeye and içmiş olan Zındıklık hareketi kimbilir belki de KIYAMETE kadar devam edecektir…Rabbimiz İsra Suresi ayet. 89. da mealen şöyle buyurmaktadır:*** Muhakkak ki biz, bu Kur’an’da insanlara her türlü misali çeşitli şekillerde anlattık. Yine de insanların çoğu inkârcılıktan başkasını kabullenmediler…*** Rabbim bizleri Kur’anı kerimin ve Sünneti seniyyenin NURU ile yolunu bulanlardan eylesin, Sıratı müstâkimden ayırmasın …Sallu alâ Rasulina muhamm…

 

Sermedkadir…

Schreibe einen Kommentar

Deine E-Mail-Adresse wird nicht veröffentlicht.